27.08.2015 Views

T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ​

1WQPJ6Jax

1WQPJ6Jax

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

A h i l i k<br />

A n s i k l o p e d i s i<br />

SAFÎ MUSTAFA EFENDİ<br />

(ö. 1120 / 1709 ?)<br />

Gülşen-i Pend adlı Fütüv<strong>ve</strong>tnâme / Nasihatnâme<br />

türünden XVIII. yüzyıl başlarında kaleme aldığı<br />

manzum eseriyle tanınmış âlim <strong>ve</strong> şairdir. Hakkındaki<br />

bilgiye yalnızca Bursalı Mehmed Tahir’in Ahlak<br />

Kitaplarımız ile kendisinin tek eseri Gülşen-i<br />

Pend’deki sınırlı bilgilerden, III. Ahmed’in padişahlığı<br />

(1703-1730) <strong>ve</strong> Sadrazam Damat Ali Paşa’nın<br />

(ö.1716) iktidarı dönemlerinde hayatta olduğu söylenebilir.<br />

Çok iyi Arapça <strong>ve</strong> Farsça bildiği anlaşılan Mustafa<br />

Efendi, şiirlerinde “Safî” mahlasını kullanmıştır.<br />

Nasihatnâme’de birçok meslek erbabına öğütlerde<br />

bulunması, bu meslekler hakkında geniş bir bilgiye<br />

sahip olması, bu nasihatleri ifade etmek için<br />

Kur’an, Hadis, Kelam, Belagat, Kısasü’l-enbiyâ’dan<br />

yararlanması, bunların dışında özellikle tıp, kimya,<br />

simya, müneccimlik, cerrahlık <strong>ve</strong> müzik gibi meslek<br />

alanlarına ait terimleri kullanması buna işaret<br />

etmektedir. Ayrıca eserinde tasavvuf düşüncesini<br />

işlemiş olması, şeyhlere <strong>ve</strong> müritlere nasihatler<br />

sunması, Safî Mustafa Efendi’nin tasavvuf ehli olduğunu<br />

göstermektedir. Zira Mustafa Efendi’nin<br />

Gülşen-i Pend’te menzil, insân-ı kâmil, ayne’lyakîn,<br />

ilme’l yakîn <strong>ve</strong> hakka’l-yakîn gibi tasavvufî<br />

ifadelerinin yanı sıra; mürit, mürşit <strong>ve</strong> şeyh terimlerini<br />

kullanıp bir şeyhe intisap etmenin önemine<br />

dikkat çekmesi, onun herhangi bir tarikata mensup<br />

olduğu ihtimalini güçlendirmektedir. Ancak eserde<br />

bunu kanıtlayacak bilgiye rastlanmamaktadır.<br />

KAYNAKÇA:<br />

Bursalı Mehmed Tahir, Ahlak Kitaplarımız, (haz: Mahmut Kaplan),<br />

Malatya 2002; İbrahim Canan, Kütüb-i Sitte, Muhtasarı Tercüme <strong>ve</strong><br />

Şerhi, Ankara 2001; Hüsameddin Erdem, “Osmanlıda Ahlak <strong>ve</strong> Bazı<br />

Ahlak Risaleleri”, İlahiyat Dergisi, sy. 10 (2000), s. 30; İskender<br />

Pala, “Nasihatnameler”, DİA, XXXII, s. 409-410; Mahmut Kaplan,<br />

“Türk Edebiyatında Manzum Nasihat-nâmeler”, Türkler, XI, s. 794-<br />

798; Mehmet Sait Çalka, Mustafa Safî Efendî <strong>ve</strong> Gülşen-i Pend Mesnevisi,<br />

Celal Bayar Üni<strong>ve</strong>rsitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili<br />

<strong>ve</strong> Edebiyatı Anabilim Dalı Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Manisa<br />

2007; aynı yazar,“Safî Mustafa Efendi’nin Osmanlı Esnaf <strong>ve</strong> Sanatkarlarına<br />

Nasihatleri”, Ahilik, (ed. Baki Çakır-İskender Gümüş),<br />

Kırklareli 2011, s. 79-96; Nurettin Öztürk, “Ahilik Teşkilatı <strong>ve</strong> Günümüz<br />

Ekonomisi Çalışma Hayatı <strong>ve</strong> İş Ahlakı Açısından Değerlendirilmesi”,<br />

Dumlupınar Üni<strong>ve</strong>rsitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,<br />

sy. 7 (2007), s. 43-56.<br />

SALHANE HAMAMI<br />

Edirne’de Mezit Bey İmareti yanında bulunan<br />

Kirişhane’de idi. Eskiden Edirne Salhanesi burada<br />

olduğundan Salhane Hamamı <strong>ve</strong> Yeşilce / Mezit Bey<br />

Camii karşısında yer aldığı için de Yeşilce Hamam<br />

adıyla da biliniyordu. Bânisi Gazi Mustafa Paşa’dır.<br />

Hamam zamanla ortadan kalkmıştır.<br />

KAYNAKÇA:<br />

Osman Nuri Peremeci, Edirne Tarihi, İstanbul 1939, s. 98.<br />

Cemile TEKİN<br />

SÂLİH<br />

Ahilik geleneğinde de<strong>ve</strong>cilerin piri olarak kabul<br />

edilir. Semud kavmine peygamber olarak gönderilmiştir.<br />

Kur’an-ı Kerim’de anlatıldığına göre kavmi<br />

ondan mûcize olarak kaya içinden de<strong>ve</strong> çıkarmasını<br />

istemiş, bu olay gerçekleşince bir kısmı iman<br />

etmiş, bir kısmı ise küfründe devam etmişti. Bir<br />

müddet sonra içlerinden azgın bir grup Hz. Sâlih’e<br />

mûcize olarak <strong>ve</strong>rilen de<strong>ve</strong>yi öldürmüş, bunun<br />

netîcesinde ilâhî gazaba uğramışlardır.<br />

Salih peygamberin soy kütüğü İslam kaynaklarında<br />

Salih b. Ubeyd b. Esif b. Mâşih b. Ubeyd b. Hâzir<br />

b. Semûd b. Âmir b. İrem b. Sâm b. Nûh şeklinde<br />

geçmektedir. Kavminin en itibarlı ailesine mensup<br />

olan Hz. Salih gü<strong>ve</strong>nilir, hastaları ziyaret eden, zayıfları<br />

<strong>ve</strong> yoksulları gözeten, hayır işleriyle uğraşan<br />

bir kişi olarak tanınmıştır.<br />

KAYNAKÇA:<br />

İbnü’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-târîh, I, Beyrut 1987, s. 68-71; İbn Kesîr,<br />

el-Bidâye <strong>ve</strong>’n-Nihâye, I, Cize 1997, s. 304-323; Fütüv<strong>ve</strong>tnâme-i<br />

Ca’ferSâdık, (haz. M. Saffet Sarıkaya), İstanbul 2008, s. 239; Muallim<br />

Cevdet, İslam Fütüv<strong>ve</strong>ti <strong>ve</strong> Türk Ahîliği: İbn Battûta’ya Zeyl,<br />

(çev. Cezair Yarar), İstanbul 2008, s. 338; Cemal Anadol, Türk-İslam<br />

Medeniyetinde Ahîlik Kültürü <strong>ve</strong> Fütüv<strong>ve</strong>tnâmeler, Ankara 2001, s.<br />

103-106; İsmail Yiğit, Peygamberler Tarihi, İstanbul 2004, s. 175-<br />

197; M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, I, İstanbul 2005, s. 125-<br />

135; Cağfer Karadaş, Hidayet Rehberleri Peygamberler, Bursa 2013,<br />

s. 62-65; Ahmet Güç, “Salih”, DİA, XXXVI, Ankara 2009, s. 32-33.<br />

Mehdin ÇİFTÇİ<br />

Mehmet Sait ÇALKA<br />

215

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!