T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
1WQPJ6Jax
1WQPJ6Jax
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
A h i l i k<br />
A n s i k l o p e d i s i<br />
mız kırk güzel sıfatla sıfatlandığı zaman vilâyet<br />
sahibi olur. Nitekim bir yerde kırk Müslüman<br />
toplanırsa vilâyet hâsıl olur derler. Çünkü biz,<br />
bu kırk sıfatı nefsinde toplamış birisini bulamaz<br />
isek, kırk kişi bir araya toplandı mı elbette her<br />
birinde bir güzel sıfat vardır, böylece de kırk kişi<br />
bir araya gelince bu kırk sıfat herhalde toplanmış<br />
olur <strong>ve</strong> vilâyet meydana gelir”. Burada kırk sayısı<br />
olgunluk <strong>ve</strong> ermişlik alameti olarak yorumlanmıştır.<br />
Benzer şekilde Fütüv<strong>ve</strong>tnâmelerde, şeriat,<br />
tarikat, hakikat <strong>ve</strong> marifet kapılarının onar makamı<br />
sayılarak toplamda kırk makama ulaşılmış<br />
olur. Alevi kültüründe önemli bir motif olan<br />
“Kırklar Meclisi”ne de imada bulunulur. Burgâzî<br />
Fütüv<strong>ve</strong>tnâmesinde bunu sema ile ilgili kısımda<br />
ele alır <strong>ve</strong> fütüv<strong>ve</strong>t erbabının yemekten sonra gülbank<br />
çekmelerini delil olarak zikreder.<br />
KAYNAKÇA:<br />
Razavi, Miftahu’d-Dekâik, Millet Ktb., Şerʻiyye, nr. 902, 2b-3a;<br />
Fütüv<strong>ve</strong>tname, Şerʻiyye 1009/2, 11a-b; Abdulbaki Gölpınarlı, “İslam<br />
<strong>ve</strong> Türk İllerinde Fütüv<strong>ve</strong>t Teşkilatı”, İÜİFM, XI/1-4 (1949-<br />
1950), metin s.133-151, çev. s. 235-261; Abdulbaki Gölpınarlı,<br />
“Burgâzî <strong>ve</strong> ‘Fütüv<strong>ve</strong>tname’si”, İÜİFM, XV/1-4 (1953-1954),<br />
s.136; Annemarie Schimmel, Sayıların Gizemi, (çev. M. Küpüşoğlu),<br />
İstanbul 1998, s. 265; Necdet Bingöl, “Dilimizde ‘Kırk’ Sayısı”,<br />
Türk Kültürü, XX/237, Ocak 1983, s. 26-28. H. Ziya Ülken,<br />
“Anadolu Örf <strong>ve</strong> Âdetlerinde Eski Kültürlerin İzleri”, AÜ İlahiyat<br />
Fakültesi Dergisi, XVII (1969), s.22.<br />
M. Saffet SARIKAYA<br />
KIRKAMBAR /<br />
AHİLİK ANSİKLOPEDİSİ<br />
Araştırıcı yazar Sadık Göksu’nun 2011 yılında<br />
ilk baskısı yapılan <strong>ve</strong> 672 sayfadan oluşan bu<br />
kitabı, Ahi teşkilatı <strong>ve</strong> kültürü ile ilgili ilk ansiklopedik<br />
kaynak niteliğindedir. Geleneksel, alışılmış<br />
ansiklopedi anlayışından farklı tarzda hazırlanan<br />
<strong>ve</strong> içerisinde Ahilikle ilgili birçok farklı<br />
konu yer aldığı için kırkambar özelliği gösteren<br />
kitap; önsöz, sunuş, giriş, 25 bölüm, ekler, kaynakça<br />
<strong>ve</strong> dizinden oluşmuştur.<br />
Uzun yıllar halkla ilişkiler uzmanı, danışmanı<br />
<strong>ve</strong> esnaf danışmanı olarak İstanbul Büyükşehir<br />
Belediyesi’nde görev yapmış olan Sadık Göksu;<br />
resmî kimliğiyle pek çok defa Kırşehir’de düzenlenen<br />
törenlere katılmış <strong>ve</strong> Ahilik teşkilatının<br />
tarihî, sosyo-kültürel, ticarî, dinî, tasavvufî,<br />
edebî vb. yönlerini yıllarca araştırmıştır. Bunun<br />
neticesinde Ahilikle ilgili başucu kitabı niteliğindeki<br />
eserini hazırlamıştır.<br />
Kitapta öncelikli olarak Ahiliğin insanlığın doğuşu,<br />
sosyalleşmesi <strong>ve</strong> yazıyı ilk defa kullanmasıyla<br />
başladığı vurgulanır. Yazar, özellikle Anadolu’da<br />
<strong>ve</strong> Mezopotamya bölgesinde farklı medeniyetlerde<br />
Ahiliği anımsatan yapılanmaların olduğunu,<br />
bunların hepsinin insan doğasının gereği olarak<br />
ortaya çıktığını <strong>ve</strong> en medenî hâlinin İslâm kültürüyle<br />
şekillendiğini, fütüv<strong>ve</strong>tnâme yazma geleneğiyle<br />
disiplin haline geldiğini ifade eder. Tarihî<br />
belgelerin ışığında Ahiliğin Anadolu dışındaki<br />
İslam coğrafyasında doğuşu, gelişmesi, dinî <strong>ve</strong><br />
tasavvufî etkisinden sosyo-ekonomik fonksiyonu<br />
üstlenmesi, Anadolu coğrafyasında yayılması,<br />
burada fütüv<strong>ve</strong>tnâme yazma geleneğiyle zenginleşmesi,<br />
ilk fütüv<strong>ve</strong>tnâmeler, bu konuyla ilgili<br />
araştırma yapanların görüşleri, yayınlar, Ahi<br />
Evren’in tarihî <strong>ve</strong> dinî kimliği, Ahiler üzerindeki<br />
tesiri, Ahiliğin Osmanlı yönetimine tesirleri,<br />
Baciyan-ı Rum teşkilatı <strong>ve</strong> fonksiyonları, esnaf<br />
pirleri, Ahi prototipi, ikrar, şedd kuşatma vb. çok<br />
çeşitli konulara kitapta tafsilatlı olarak değinilir.<br />
Farklı bölümlendirmelerin yapılmasına rağmen<br />
herhangi bir ayırt edici kriterin gözetilmediği kitap,<br />
Ahilik teşkilatı üzerine araştırma yapacak<br />
araştırıcılar için bir kaynak eser niteliğindedir.<br />
Kitabın sonunda yer alan Dizin ise kitaptan yararlanmayı<br />
bir nebze olsun kolaylaştırmaktadır.<br />
Sonuç olarak Ahilik teşkilatını tarihsel süreçten<br />
sosyo-ekonomik tesirlerine, doğuşundan çözülüşüne,<br />
Ahi prototipinden benzer yapılanmalara,<br />
İslâmiyette <strong>ve</strong> kutsal kitaplardaki göndermelere<br />
kadar birçok konuyu bünyesinde barındıran kitap,<br />
bu konuya ilgi duyan araştırıcılara rehber<br />
olabilecek bir özelliğe sahiptir.<br />
Aziz AYVA<br />
KIRŞEHİR<br />
Ahi Evran’ın hayatının önemli bir kısmını geçirdiği<br />
<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>fat ettiği şehirdir. Bu bağlamda Ahiliğin<br />
manevî merkezi olan Kırşehir, Kızılırmak’a ulaşan<br />
güney-kuzey doğrultulu Kılıçözü suyu vadisi<br />
boyunda denizden yaklaşık 990 m. yükseklikte<br />
yer alır. Selçuklular döneminden itibaren bilinen<br />
adı Kırşehri’dir. Türkçe olan bu ad şehre kurulduğu<br />
yer <strong>ve</strong> çevrenin tabii özelliğinden dolayı <strong>ve</strong>rilmiştir.<br />
Bu dönemlerde aynı zamanda Gülşehri<br />
adıyla da anılmıştır. Elvan Çelebi, ilim <strong>ve</strong> tasavvuf<br />
erbabı babası Âşık Paşa’nın şehre gelip yerleşme-<br />
63