27.08.2015 Views

T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ​

1WQPJ6Jax

1WQPJ6Jax

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

A h i l i k<br />

A n s i k l o p e d i s i<br />

yer alır. Reşit Rahmeti Arat çevirisinden akı kelimesinin<br />

geçtiği örnek beyitleri aşağıdadır:<br />

akı: cömert, eli açık, âlicenap.<br />

tüzün erdi alçak kılınçı silig<br />

uvutlug bagırsak akı king elig (43. beyit)<br />

(Asil tabiatlı, alçak gönüllü <strong>ve</strong> güzel tavırlı idi;<br />

hayâ sahibi, şefkatli, cömert <strong>ve</strong> eli açık idi).<br />

akı bol bagışla içür hem yitür<br />

kalı eksüse ur yana al yetür (2053. beyit)<br />

(Cömert ol, bağışla, yedir <strong>ve</strong> içir; eğer malın eksilirse,<br />

tekrar vur, al <strong>ve</strong> eksileni tamamla).<br />

kişi bar kalın bod boguz agrukı<br />

köni çın bagırsak yok ol ay akı (5095. beyit)<br />

(Etrafımda geçinen kalabalık bir insan kütlesi<br />

var; fakat bunlar arasında, ey cömert insan doğru,<br />

dürüst <strong>ve</strong> sadık kimse yoktur.)<br />

ukuşlug kerek hem biliglig kerek<br />

akılık kerek hem siliglik kerek (1951. beyit)<br />

(Bey bilgili <strong>ve</strong> akıllı olmalıdır; cömert <strong>ve</strong> yumuşak<br />

huylu olmak da lazımdır).<br />

akılık kerek begke kodkı köngül<br />

bu kodkı köngül birle kılkı amul (2049. beyit)<br />

(Beye cömertlik <strong>ve</strong> alçak gönüllülük lazımdır;<br />

alçak gönüllülük ile birlikte tabiatı da sakin olmalıdır).<br />

KAYNAKÇA:<br />

Reşit Rahmeti Arat, Kutadgu Bilig, III, İstanbul 1979, s. 13-14;<br />

II. 1988.<br />

Aziz AYVA<br />

KUTAY, CEMAL<br />

(d. 1909-ö. 2006)<br />

Türk Emek Nuru / İlk Çağlardan Günümüze Esnaf<br />

<strong>ve</strong> San’atkârlar Tarihi (İstanbul 1975) adlı<br />

eserin yazarı Cemal Kutay, Konya’da doğdu. Babası<br />

Cizre Emiri Bedirhan Bey’in on yedinci çocuğu<br />

Tahir Bey’dir. Babasının <strong>ve</strong>fatı üzerine ailesine<br />

bakmak zorunda kalan Kutay, 1929’da Konya<br />

Lisesi’nin son sınıfından ayrılarak Ankara’ya gitti.<br />

Ortaöğrenimini sonradan Kadıköy Lisesi’nde<br />

tamamladı. Ankara’da Hâkimiyet-i Milliye Gazetesinde<br />

musahhih olarak çalışmaya başladı.<br />

1932 yılında Konya’ya tekrar dönerek Yeni Anadolu<br />

Matbaası’nı kurdu <strong>ve</strong> Yeni Anadolu gazetesi<br />

(1932-1934) ile Terbiye Postası dergisini çıkardı.<br />

1934 yılında tekrar Ankara’ya dönerek Ulus<br />

adını alacak olan Hâkimiyet-i Milliye gazetesinde<br />

çalışmaya başladı. 1940 yılında İstanbul’a yerleşerek,<br />

Turgut Bayar’la birlikte Halk gazetesini<br />

(1941-1942) çıkardı. Daha sonra sahibi olduğu<br />

Millet Dergisi (1946-1950) <strong>ve</strong> Hakka Doğru dergilerinde<br />

1944-1951 yılları arasında başyazarlık<br />

yaptı. Ayrıca Çağımız, Tarih Konuşuyor, Tarih<br />

Sohbetleri (1966-1968) gibi dergileri yayımladı.<br />

Fransızca, Arapça <strong>ve</strong> Farsça bilen Kutay, 4 Şubat<br />

2006 tarihinde İstanbul’da <strong>ve</strong>fat etti. Çeşitli gazete<br />

<strong>ve</strong> dergilerde yazılar kaleme alan Kutay’ın 187<br />

kitabı vardır<br />

KAYNAKÇA:<br />

Salhadin Gök, Bir Tarihçi Olarak Cemal Kutay, Hayatı <strong>ve</strong> Eserleri,<br />

Celal Bayar Üni<strong>ve</strong>rsitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış<br />

Yüksek Lisans Tezi, Manisa, 1996; Komisyon, “Cemal<br />

Kutay”, Anabiritannica Genel Kültür Ansiklopedisi, XX, İstanbul<br />

1994, s. 48; Komisyon, “Cemal Kutay”, Büyük Larousse Sözlük <strong>ve</strong><br />

Ansiklopedisi, XIV, İstanbul 1986, s. 7216.<br />

M. Murat ÖNTUĞ<br />

KÜBREVİYYE<br />

Ahilerle yakın ilişkisi olan Türk tarikatıdır.<br />

Necmeddin-i Kübra (ö. 618 / 1221) tarafından<br />

kuruldu. Otuz beş yaşında medrese eğitimini tamamlayan<br />

Necmeddin-i Kübra, Ammâr Yâsir <strong>ve</strong><br />

İsmail el-Kasrî tarafından irşat edildi. Kurduğu<br />

tarikat, XIII <strong>ve</strong> XIV. yüzyıllarda Orta Asya, İran,<br />

Hindistan <strong>ve</strong> Irak’ta yayıldı. Sultanü’l-Ulema<br />

Bahaeddin Veled (ö. 1231), Şeyh Necmeddin-i<br />

Kübra’nın büyük halifelerinden biriydi. Kübreviyye<br />

Tarikatı, Anadolu’ya Mevlana Celâleddin-i<br />

Rumi’nin (ö. 1273) babası Sultanü’l- Ulema<br />

Bahaeddin Veled ile geldi. Kübrevilerle Mevleviler<br />

arasındaki temaslar Konya’da Mevlana’nın<br />

sağlığında da devam etti. Kübreviyye’nin kurucusu<br />

Şeyh Necmeddin-i Kübra’nın tasavvufa<br />

dair birçok eseri bulunmaktadır. Mustafa Kara,<br />

Tasavvufî Hayat adını <strong>ve</strong>rdiği eserde bunlardan<br />

“Usûlu Aşere”, “Risâle ile’l-Hâim” <strong>ve</strong> “Fevâihu’l-<br />

Cemâl”i yayımladı., Eserlerinde mutasavvıfların<br />

daha çok dünya nimetlerinden uzak kalmasını<br />

öğütleyen Necmeddin-i Kübra, “Usûlu Aşere” adlı<br />

eserinde “zühd” <strong>ve</strong> “uzlet” üzerinde ayrıntılı olarak<br />

durdu. Buna karşılık çalışmanın insan için<br />

79

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!