27.08.2015 Views

T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ​

1WQPJ6Jax

1WQPJ6Jax

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

A h i l i k<br />

A n s i k l o p e d i s i<br />

KEFİL<br />

Müteselsil kefalet de denilen kefil, toplumsal bütünlük<br />

ile üretim <strong>ve</strong> tüketimde asırlarca süren<br />

gü<strong>ve</strong>n ortamının kaynağıdır. Zincirleme kefalet,<br />

bütüncül hayat anlayışının, uygulamada somutlaşmasıdır.<br />

Zincirleme kefalet, sorumluluğun<br />

sonuca dönük irtibatlı olan herkese kademeli<br />

yüklenmesidir. Birinci derecede sorumlu olanın<br />

ihmali halinde, ikinci derecede sorumlu olan devreye<br />

girmek durumundadır. Muallim Cevdet’in<br />

İbn Battuta’dan naklen anlattığına göre, şed törenlerinde<br />

naip, yeni usta için kalfasını “meslekteki<br />

babası” olarak belirleyebilmektedir. Fakat<br />

usta “meslek babası” olarak başka birini seçme<br />

hakkına da sahiptir. Meslek babası olmayı kabul<br />

etme, “kefili olma” anlamına gelmektedir. Kuşak<br />

bağlayan, yeni ustanın yapacağı meslek ihlallerini<br />

kontrol edecektir. Usta, kötü ahlâk sahibi ise<br />

kefalet üstlenecek olan “meslek babası” olmayı<br />

kabul etmeyebilir. Yalnız bu, az rastlanan bir durumdur.<br />

En özel anda meslek babası, biat alır.<br />

Biatın özel şekli vardır. Buna “Ahi tutuşu” denir.<br />

Fütüv<strong>ve</strong>t <strong>ve</strong> Ahi teşkilatındaki hiyerarşi, aslında<br />

aynı zamanda zincirleme kefalet silsilesinin formülüdür.<br />

Şeyhü’l-meşayih bütün zümrelerin temsilcisidir.<br />

Meslekteki Gayrimüslimler de şeyhlik<br />

harcı ödeyerek genel başkan önünde sadakat<br />

yemini edip, Müslümanlar gibi ahitleri yerine getirmektedir.<br />

Yalnız Tanzimat Fermanı’ndan sonra<br />

Gayrimüslimler, kendilerini şeyhler şeyhine bağlılık<br />

yükümlülüğünden kurtulmuş addetmişlerdir.<br />

Zincirleme kefalet, hayatın her alanını kapsar.<br />

Esnaf <strong>ve</strong> halk, dükkânının, evinin önünü, sokağını<br />

temiz tutmaya mecburdur. Sokağa süprüntü<br />

dökülmeyecek, hayvan ölüsü, pis su atılmayacaktır.<br />

Atılırsa, halktan mahalle imamları, esnaftan<br />

esnaf kâhyaları, sonuçta hepsinden İstanbul<br />

kadılığı sorumlu olacaktır. 1894 tarihli irade,<br />

zincirleme sorumluluk anlayışının son devirlerde<br />

de devam ettiğini göstermiştir.<br />

Bekâr uşakların düzeni <strong>ve</strong> kontrolünden öncelikle<br />

çalıştıkları yerlerden dolayı esnaf loncaları,<br />

ardından bostancıbaşı ağa, yeniçeri ağası <strong>ve</strong> İstanbul<br />

kadısı sorumludur. İşsiz, serseri takımı<br />

şehirde toplanmasın diye kefalet zinciri sıkı tutulup<br />

yerleştirilmiştir. İskelelerde ne kadar hamal-kayıkçı,<br />

hamamlarda ne kadar tellak-natır,<br />

dükkânlarda ne kadar “bekâr uşağı esnaf, çırak”<br />

varsa, ihtisap ağalığı ile semtin şer‘î mahkemesi<br />

tarafından tayin edilen gü<strong>ve</strong>nilir kimseler <strong>ve</strong> her<br />

esnafın kâhya <strong>ve</strong> yiğitbaşıları tarafından isimleri,<br />

yüz şekilleri, vilayetleri <strong>ve</strong> kefillerinin isimleri<br />

yazılıp tespit edilmekte, denetleme yapılırken<br />

gerekirse kefaletler yenilenmektedir. Kayıtsız <strong>ve</strong><br />

kefilsiz hamal, tellak, natır, tellak şakirdi bulurlarsa,<br />

ihtisap ağalığına getirirler. Bunları çalıştıran<br />

hamamın hamamcısı, iskelenin hamallar<br />

kâhyası, derhal İstanbul’dan çıkartılarak hamamı<br />

kapatılır. Ardından hamamcılar yiğitbaşısı da<br />

cezalandırılır. Zincirleme kefalet, müeyyide uygulamasını<br />

getirmektedir.<br />

İstanbul <strong>ve</strong> çevresinde çalışabilmek için zincirleme<br />

kefalet mecburiyeti bulunmaktadır. Gedikler,<br />

zincirleme kefaleti kurumlaştıran, bekâr uşakları<br />

arasından kötülük yoluna sapacak olanların<br />

ayaklarına kuv<strong>ve</strong>tli bir bağdır. Gedik, aynı zamanda<br />

bir iş <strong>ve</strong> işçi sınırlamasıdır. İstanbul’un<br />

bağ, bostan, değirmen sayısı, iş yerleri, içlerinde<br />

çalışan amele, ırgat, yanaşma sayısıyla birlikte<br />

tespit edilmiştir. Bunların dışında, izinle yeni gedik<br />

ihdas edilmedikçe, kimse değirmen, bostan<br />

açıp insanları çalıştıramaz. Yapı amelesi, liman<br />

çalışanları, fırın uşakları, hamam uşakları gibi<br />

her grup, kendi gediği ile irtibatlı çalışmaktadır.<br />

Her gedik mensubu, tavır, hareket, ırz bakımından<br />

zincirleme kefaletle bağlanmıştır. İhtiyaç<br />

olursa, kâhyalar aracılığı ile devlete bilgi <strong>ve</strong>rilerek<br />

taşradan yeni gelen işçi, gedikte boşalan yere<br />

girecektir.<br />

Zincirleme kefalet ya da müteselsil sorumluluk<br />

sivil insiyatifi, uyanık tutma düşüncesinin bir<br />

ürünüdür. Fakat zincirleme sorumluluğun gerisinde<br />

Lonca kurumunun kendi iç denetimini<br />

işletmek vardır. Ayrıca başta merkezî otoriteyi<br />

temsil eden sadrazam olmak üzere devlet adamlarının<br />

denetim <strong>ve</strong> ceza sistemi işi pekiştirmiştir.<br />

KAYNAKÇA:<br />

Bayram Nazır, Dersaadet’te <strong>Ticaret</strong>, İstanbul 2011, s. 37, 131;<br />

Reşat Ekrem Koçu, Tarihte İstanbul Esnafı, İstanbul 2002, s. 75,<br />

83, 95, 135, 137, 163, 169, 175, 183, 195-196, 206; Mahkeme Kayıtları<br />

Işığında 17. Yüzyıl İstanbul’unda Sosyo-Ekonomik Yaşam<br />

/ Socıal and Economic Life in Se<strong>ve</strong>nteenth-Century Istanbul<br />

Glimpses from Court Records, Cilt 4/Volume 4, Devlet-Toplum<br />

İlişkileri (1661-97)/State-Subject Relations (1661-97), (ed. Timur<br />

Kuran), İstanbul 2011, s. 243-244; Muallim Cevdet, İslâm<br />

Fütüv<strong>ve</strong>ti <strong>ve</strong> Türk Ahîliği İbn-i Battuta’ya Zeyl, (çev. Cezair Yarar),<br />

İstanbul 2008, s. 356-366.<br />

Caner ARABACI<br />

59

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!