27.08.2015 Views

T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ​

1WQPJ6Jax

1WQPJ6Jax

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

A h i l i k<br />

A n s i k l o p e d i s i<br />

MECMÛATÜ’T-TEVÂRÎHİ’L-<br />

MEVLEVİYYE / MEVLEVÎLERİN<br />

TARİHİ<br />

Selçuklu dönemi Ahileri hakkında bilgi <strong>ve</strong>ren<br />

Seyyid Sahîh Ahmed Dede’nin (ö. 1189 / 1775)<br />

yazdığı kitabın asıl adı, Mecmuatü’l-Tevârihi’l-<br />

Mevleviyye’dir. Aslı Mevlana Müzesi Kütüphanesi,<br />

nr. 5446’da kayıtlıdır. Ahmed Remzi Dede (660 /<br />

1267-1363 / 1945) tarafından istinsah edilmiştir.<br />

Cem Zorlu, Yüksek Lisans çalışması çerçe<strong>ve</strong>sinde<br />

günümüz Türk harflerine Mecmûatü’t-Tevârîhi’l-<br />

Mevleviyye / Mevlevîlerin Tarihi ismiyle çevirmiş<br />

olup, İstanbul‘da 2003 yılında neşredilmiştir.<br />

Esasta Mevlevi Tarikatı’nı konu olan eser, Hz.<br />

Peygamber’in çocukluğundan başlayarak hayatını<br />

anlatır. On iki imam, onlarla ilgili olaylardan<br />

bahsederken meşhur pek çok mutasavvıf dervişin<br />

ilim tahsilleri, istinabeleri <strong>ve</strong> kendilerine bağlanan<br />

müritlerin eğitim <strong>ve</strong> terbiyelerini kaleme alır. Bu<br />

bağlamda Selçuklu tarihi <strong>ve</strong> Ahi Hüseyin Urmevi,<br />

Ahi Muhammed Urmevi, Ahi Natur, Ahi Türk<br />

gibi XIII. yüzyılda yaşamış Konya’nın önde gelen<br />

Ahileri ile ilgili bilgiler <strong>ve</strong>rdiği için Ahilik kültürü<br />

bakımından da önemlidir.<br />

Eserde bahsi geçen devrin Ahilerinin kimlikleri,<br />

kişilikleri <strong>ve</strong> özelliklerini tanıma imkânı bulmaktayız.<br />

Sahih Ahmed Dede meşhur tarihî olayları,<br />

ölümleri, doğumları tarih, hatta bazan gün olarak<br />

<strong>ve</strong>rir. Cem Zorlu’nun yayımladığı kitap, 381 sayfa<br />

olup sonuç, bibliyografya <strong>ve</strong> indeksle sona ermektedir.<br />

Bekir ŞAHİN<br />

MEHMED I<br />

(d. 788 / 1387-ö. 824 / 1421)<br />

Osmanlı mü<strong>ve</strong>rrihlerinin Sultan Çelebi <strong>ve</strong>ya Çelebi<br />

Sultan unvanı <strong>ve</strong>rdikleri, Yunan <strong>ve</strong> Arap kaynaklarında<br />

Kirişçi lakabıyla kaydettiği I. Mehmed<br />

beşinci Osmanlı sultanıdır. Babası I. Bayezid’in<br />

Kütahya <strong>ve</strong> Hamidili sancağında şehzade bulunduğu<br />

esnada (788 / 1386 <strong>ve</strong>ya 789 / 1387) Devlet<br />

Hatun adlı bir cariyesinden dünyaya geldi. I.<br />

Bayezid’in dördüncü oğlu Çelebi Mehmed yetiştiği<br />

kültürel taban ki Ahiliğin güçlü olduğu yerler olan<br />

Kütahya, Bursa <strong>ve</strong> nihayet şehzadelik dönemini<br />

geçirdiği Amasya <strong>ve</strong> Tokat’tır. Çelebi Mehmed’in<br />

Ahiliğin temel değerleri olan “civanmerd , yiğit, âlî<br />

cenap <strong>ve</strong> cömertlik ile kahramanlık” gibi temel<br />

vasıfları taşıması bu kültürel tabandan çok güçlü<br />

bir şekilde beslendiğini göstermektedir. Diğer taraftan<br />

sadece bu kültürel tabandan beslenmekle<br />

de kalmayarak Amasya <strong>ve</strong> Tokat’ta beraber devlet<br />

tecrübesini kazandıkları Ahi önderleri Ahi Bayezid<br />

<strong>ve</strong> Ahi İvaz Paşa’yı <strong>ve</strong>ziriazamlık görevine<br />

getirerek adeta onlar da devletin gözü <strong>ve</strong> kulağı<br />

olmuşlardır. Özellikle Osmanlının kaotik süreci<br />

olan fetret döneminde <strong>ve</strong> sonrasında devam eden<br />

dinsel dönüşüm süreci ile azılı düşmanlarının<br />

bütün kollardan saldırıya geçtiği onun saltanat<br />

döneminde Ahiliğin temel değerlerini diplomatik<br />

bir üslupla kullanarak devleti yeniden inşa etmiştir.<br />

Denebilir ki devletin ikinci kurucusu <strong>ve</strong>ya<br />

Hammer’in ifadesi ile “Tatar tufanın tehlikeye<br />

düşürdüğü devlet gemisini kurtaran Nuh” Çelebi<br />

Mehmed idi. Onun dayanmış olduğu değerlerin<br />

merkezinde de ecdadı gibi Ahilik değerleri vardır.<br />

Edirne <strong>ve</strong> Bursa saraylarında çok dilli <strong>ve</strong> kültürlü<br />

ortamda yetişen şehzade 801 Şevvalinde (Haziran<br />

1399) Amasya, Tokat <strong>ve</strong> Sivas ile Ankara’yı<br />

da içine alan, daha önce Eretna hanedanının<br />

toprakları olan Rum vilayetine vali olarak gönderildi.<br />

Özellikle o, daha önce kazandığı çok kültürlülükle<br />

oluşan hoşgörülü yönetim anlayışını<br />

pratikte de gösterdi. Nitekim onun şehzadelik<br />

döneminde paşa sancağı Amasya vilayetinin huzur<br />

<strong>ve</strong> sükun içinde yaşadığı, olgun adaleti ile de<br />

her türlü yaramazlık <strong>ve</strong> zulmün kalmadığı ifade<br />

edilir. Amasya’da bulunduğu esnada Timur tehlikesinin<br />

baş göstermesi üzerine Babası Yıldırm<br />

Bayezid’in Timur ile giriştiği savaşta ordunun<br />

merkezinde artçı kuv<strong>ve</strong>tlerin başına getirilmiştir.<br />

Hatta ünlü Osmanlı tarihçisi Hoca Saadeddin, Ali<br />

Paşa <strong>ve</strong> Malkaçoğlu ile Evrenos gibi Rumeli’nin<br />

namdar beylerinin bunun emrine <strong>ve</strong>rildiğini<br />

kayd eder. Bayezid <strong>ve</strong> oğulları çetin mücadele etmelerine<br />

rağmen istihbarat, strateji <strong>ve</strong> savaş araç<br />

<strong>ve</strong> gereçlerindeki gelişmişlik ile orduların yapılanmasına<br />

bağlı olarak Bayezid’in ordusu savaşı<br />

kaybetti. Bu durumu gören Şehzade Mehmed<br />

birliklerini alarak Amasya’ya çekildi. Kardeşleri,<br />

Mustafa 804 (1402) yılında Timur tarafından<br />

yakalanıp Semerkant’a götürüldü; Çelebi Musa<br />

babasıyla birlikte Timur’un Akşehir’e gelinceye<br />

kadarki Anadolu seferinde onunla beraber oldu;<br />

diğer kardeşi Kasım Bursa’daki sarayda bulunuyordu.<br />

Süleyman <strong>ve</strong> İsa ise “Dârüssaltana” olarak<br />

kabul edilen Bursa’yı <strong>ve</strong> Rumeli’nin merkezi<br />

Edirne’yi ele geçirmek için birbirleriyle mücadeleye<br />

giriştiler.<br />

99

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!