T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
1WQPJ6Jax
1WQPJ6Jax
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
A h i l i k<br />
A n s i k l o p e d i s i<br />
sinin; şeddi çözme; meclise girme âdâbı; revan<br />
etme (yola koyma); şeddin özellikleri; erkân ehli;<br />
Hz. Adem’den itibaren şedd bağlama <strong>ve</strong> bunun<br />
tarihçesi; yeni usta olan birisine icazet <strong>ve</strong>rme <strong>ve</strong><br />
helva gönderme hakkındadır. Daha sonraki bölümlerde<br />
Fütüv<strong>ve</strong>tnâme ile ilgili yorumlar, eleştiriler,<br />
sonuç, ekler <strong>ve</strong> sözlük ile kaynaklar gelir.<br />
Funda TOPRAK<br />
YEDİ KAPI<br />
Ahilerin vasıflarını didaktik olarak ifade eden bir<br />
terimdir. Bu bağlamda Ahi olmak isteyenlerden<br />
yedi güzel hareketi kendisine düstur edinmeleri<br />
beklenir. Bu hareketler, Fütüv<strong>ve</strong>tnâmelerde<br />
çeşitli tasniflerle <strong>ve</strong> çoğu kere didaktik olarak<br />
dile getirilir. Yedi Kapı olarak dile getirilen <strong>ve</strong><br />
bir Ahinin topluma karşı vazifesini, sosyal statüsünü<br />
<strong>ve</strong> dünya görüşünü özetleyen bu hareketler,<br />
daha çok ahlakî bir özellik gösterir. Bu<br />
hareketlerin esas sayısı, Burgâzî’de dördü açık<br />
nesne, üçü bağlı nesne olarak toplam yedidir.<br />
Ancak dört yerine üç nesne de sayılır. Gülşehrî,<br />
bu esasları üç açık <strong>ve</strong> üç bağlı olarak nazm eder.<br />
Seyyid Hüseyin, Razavî <strong>ve</strong> onları kaynak olarak<br />
kullanan Fütüv<strong>ve</strong>tnâmelerde yedi kapı açık,<br />
yedi kapı bağlı olarak zikredilir. Ancak sonraki<br />
Fütüv<strong>ve</strong>tnâmelerde müellif ya da müstensihten<br />
kaynaklanan değişikliklere rastlanır.<br />
Burgâzî’nin gerekçeleri de içeren açıklaması şöyledir:<br />
“Gerek kim ahinin dört nesnesi açık ola <strong>ve</strong><br />
üç nesnesi bağlı ola: 1. Hiç dünyam eksile demeye;<br />
nitekim Rasul Hazretleri buyurdu: ‘Her<br />
kim Tanrı Teâlâ yolunda harcaya, birine yedi yüz<br />
değe’ 2. Eli açık gerek ki Ahi güler yüzlü ola; 3.<br />
Ahinin sofrası açık ola; her kim içeri girse önüne<br />
sofra aça. Bu dört nesne açık ola ki ona dört nesne<br />
açıla. Tanrı Teâlâ’nın nimet <strong>ve</strong> rahmet kapısı<br />
açıla. Amma gerektir kim 1. İki gözü bağlı ola,<br />
hiç kimseye yavuz nazarla bakmaya; 2. Dili bağlı<br />
ola, yavuz keleci söylemeye; 3. Şalvarı bağı bağlı<br />
ola; ardını önünü saklaya. Kim bunu yaparsa<br />
günah kapısı, azap kapısı tamu kapısı bağlana.”<br />
(Burgâzî, s. 132-133).<br />
Razavî’nin yedili tasnifi ise şöyledir: “Pes fütüv<strong>ve</strong>tte<br />
erenlere gerekdir ki üzerine yedi kapıyı<br />
bağlaya <strong>ve</strong> yedi kapıyı aça <strong>ve</strong> yedi bağlamanın <strong>ve</strong><br />
açmanın kişiye hakikati budur: 1- Cimrilik kapısını<br />
bağlaya, cömertlik kapısını aça; 2- Kahır<br />
kapısını bağlaya, kanaat <strong>ve</strong> rızâ kapısını aça; 3-<br />
Hırs <strong>ve</strong> heva kapısını bağlaya, lütf kapısını aça;<br />
4- Tokluk <strong>ve</strong> lezzet kapısını bağlaya, açlık <strong>ve</strong> riyazet<br />
kapısını aça; 5- Halktan eminlik kapısını<br />
bağlaya, Hak’tan yana tev<strong>ve</strong>kkül kapısını aça; 6-<br />
Herze <strong>ve</strong> hurâfet söylemek kapısını bağlaya, zikr<br />
<strong>ve</strong> tilâ<strong>ve</strong>t kapısını aça; 7- Şeytan fiilleri kapısını<br />
bağlaya, Allah’a ait fiiller kapısını aça.”<br />
KAYNAKÇA::<br />
Razavî, Miftâhu’d-Dekâik Dekâik fî Beyâni’l-Fütüv<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>’l-<br />
Hakâik, Süleymaniye Ktb, İzmir 337, 16b; Fütüv<strong>ve</strong>tname,<br />
Milli Ktb. A. 4225, vr. 3; Abdulbaki Gölpınarlı, “Burgâzî <strong>ve</strong><br />
‘Fütüv<strong>ve</strong>tname’si”, İÜİFM, XV/1-4 (1953-1954), s. 132-133;<br />
Abdulbaki Gölpınarlı, “Şeyh Seyyid Gaybî oğlu Şeyh Seyyid<br />
Hüseyin’in Fütüv<strong>ve</strong>tnamesi”, İÜİFM, XVII/1-4 (1955-1956), s.<br />
92; Gülşehrî, Mantıku’t-Tayr, tıpkı basım, (haz. A. Sırrı Le<strong>ve</strong>nd),<br />
Ankara 1957, s. 199; Ali Torun, Türk Edebiyatında Türkçe Fütüv<strong>ve</strong>tnameler,<br />
Ankara 1998, s. 105-106.<br />
M. Saffet SARIKAYA<br />
YEDİKULE<br />
DEBBAĞHANELERI<br />
Yedikule Debbağhaneleri, İstanbul’un Fatih Sultan<br />
Mehmed tarafından fethini takip eden yıllarda<br />
kuruldu. Bu esnaf grubu Ayasofya-i Kebir<br />
vakfına bağlı idi. Şehir dışına çıkarmak amacıyla<br />
bu yerin debbağ esnafına kiraya <strong>ve</strong>ri1diği anlaşılıyor.<br />
Yine de burada dağınık bir halde olan debbağ<br />
esnafı, bir birlik oluşturmaktaydı. Fatih’in<br />
vakfiyesinde belirtildiğine göre; bunlara ait yapıda<br />
sekiz yeniçeri meydanı, otuz üç selhhane <strong>ve</strong> üç<br />
yüz altmış adet debbağhane mevcut idi. Yedikule<br />
dışında deniz kenarında olduğu ifade edilen bu<br />
binaların tam yeri şu anda hiç bir maddi kalıntı<br />
olmadığından tespiti edilememektedir. Buradaki<br />
debbağhane sayısı, Fatih devrinde 360 adet idi.<br />
Daha sonraki dönemlerde dükkân sayısında büyük<br />
azalmalar görülmektedir. Nitekim 1728 tarihinde<br />
Yedikule debbağhanelerin sayısı 65’tir. Bir<br />
debbağhane iki ustanın ortaklığı ile idare edilmekte,<br />
geri kalan 64 debbağhane ise bir ustanın<br />
idaresi altında idi.<br />
KAYNAKÇA::<br />
BOA, İstanbul Ahkam Defteri (İAD). nr. 4. s. 23; İAD, nr. 7, s.<br />
23; MD, nr. 9, 43/222; MD, nr.85, 214/491; MD nr. 102, 1-2/3;<br />
MD. nr. 110, 559/2593; MD. nr.180. 81/330; Defteri Başmuhâsebe<br />
(D-BŞM) Tasnifi, nr. 43157, s. 4-8; D-BŞM. nr. 41157, s. 4-20;<br />
Mâliyeden Müdev<strong>ve</strong>r Tasnifi (MAD), nr. 10351, s. 27-33; İKM,<br />
nr. ll, vr. 80b; Kepeci Tasnifi, Divân-ı Hümayun Kalemi s.<br />
339; İKM. nr. ll, vr. 82b; İKM, nr. 9, vr. l45b; İKM, nr.13, vr.<br />
347