T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
1WQPJ6Jax
1WQPJ6Jax
- No tags were found...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
A h i l i k<br />
A n s i k l o p e d i s i<br />
44<br />
günlük alış<strong>ve</strong>rişlerde en çok kullanılan akçenin<br />
içerisindeki gümüş mikdarının azaltılması doğrudan<br />
fiyatlara tesir ederdi. Devletin uyguladığı<br />
narh politikası fiyatların oluşumunda belirleyici<br />
en önemli unsurlardan birisidir. Devlet, iaşeci<br />
yaklaşımı sebebiyle fiyatları uyguladığı narh politikası<br />
ile kontrol altında tutmaya çalışırdı. Ancak<br />
mal arzının yeterli olmadığı durumlarda fiyatları<br />
belli bir seviyede tutmak mümkün değildi. Aksi<br />
halde bir malın resmî fiyatı, bir de piyasa fiyatı<br />
ortaya çıkar <strong>ve</strong>ya kara borsacılık başlardı. Öte<br />
yandan narh politikası daha çok halkın temel ihtiyacı<br />
olan gıda maddeleri <strong>ve</strong> giyim kuşam <strong>ve</strong> çeşitli<br />
kullanım malzemeleri için uygulanırdı. Lüks<br />
tüketime yönelik mallar, sanat eserleri, ince kuyumculuk<br />
işlerinde fiyat kendiliğinden oluşurdu.<br />
Fiyatları etkileyen unsurlardan birisi de uygulanan<br />
gümrük politikasıydı. Dışarıdan ithal edilen<br />
mallardan devlet belirli oranlarda gümrük <strong>ve</strong>rgisi<br />
alırdı. Alınan bu <strong>ve</strong>rgiler de o malın fiyatına etki<br />
ederdi. Gerçi devlet provizyonist politikalar gereği<br />
piyasadaki mal arzını yüksek tutmak için ithalatı<br />
kolaylaştırıcı bir politika takip ederek ithalatta<br />
gümrük <strong>ve</strong>rgilerini sık sık düşürme yoluna gitmiştir.<br />
Bu bağlamda devletin ithalat <strong>ve</strong> ihracat politikalarının<br />
uygulanmasında da kadılara önemli roller<br />
düşüyordu. Devlet içeride halkın temel ihtiyaç<br />
maddeleri olarak değerlendirdiği hububat başta<br />
olmak üzere koyun, deri, bakır, demir, kurşun,<br />
pamuk, pamuk ipliği, yapağı, balmumu <strong>ve</strong> benzeri<br />
mallara ihracat yasağı koyuyor, bu yolla piyasada<br />
herhangi bir malın sıkıntısının yaşanmamasını<br />
sağlamaya çalışıyordu. Buna karşılık ithalata uygulanan<br />
<strong>ve</strong>rgilere mümkün olduğu kadar düşük<br />
gümrük <strong>ve</strong>rgileri koyarak içeride mal bolluğunu<br />
sağlama yoluna gidiyordu. İhracı yasak malların<br />
takibi kadıların vazifesi idi. Bu konuda zaman<br />
zaman bilhassa sahil kadılıklarına <strong>ve</strong> İran sınırındaki<br />
kazalara fermanlarla ihracı yasak mallar<br />
listesi gönderiliyordu.<br />
KAYNAKÇA::<br />
M. Tayyib Gökbilgin, “XVI. Asırda Mukataa <strong>ve</strong> İltizam İşlerinde<br />
Kadılık Müessesesinin Rolü”, IV. Türk Tarih Kongresi, Ankara<br />
10-14 Kasım 1948, Ankara 1952, s. 433-444; İlber Ortaylı, Hukuk<br />
<strong>ve</strong> İdare Adamı Olarak Osmanlı Devleti’nde Kadı, Ankara 1994;<br />
İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Devletinin İlmiye Teşkilatı, Ankara<br />
1984; Yaşar Yücel, “Osmanlı İmparatorluğunda Desantralizasyona<br />
Dair Genel Gözlemler”, Belleten, XXVIII/152 (1974), s. 657-<br />
708; Ahmet Tabakoğlu, Türk İktisat Tarihi, İstanbul 1994; Ömer<br />
Lütfi Barkan, “Osmanlı İmparatorluğunda Esnaf Cemiyetleri”,<br />
Ömer Lûtfi Barkan’a Armağan, İÜİFM, XLI/1-4, İstanbul 1985, s.<br />
39-46; Ömer Lütfi Barkan, “Türkiyede Din <strong>ve</strong> Devlet İşlerinin Tarihsel<br />
Gelişimi”, Cumhuriyetin 50. Yıldönümü Seminerleri, Ankara<br />
1975, s. 86-90; Mehmet Ali Ünal, Osmanlı Müesseseleri Tarihi,<br />
Isparta 2013; aynı eser, Osmanlı Sosyal <strong>ve</strong> Ekonomik Tarihi, İstanbul<br />
2013; Ebülulâ Mardin, “Kadı”, İA; VI, 42-46; İlber Ortaylı,<br />
“Kadı” (Osmanlı Devleti’nde Kadı), DİA, XXIV, s. 69-73; Şenol<br />
Çelik, “Şehir Kethüdâsı”, DİA, XXXVIII, s. 451-453.<br />
Mehmet Ali ÜNAL<br />
KADI KALEMŞAH<br />
MAHALLESİ MESCİDİ<br />
Konya’da günümüzde Gazialemşah olarak bilinen<br />
Kadı Kalemşah mahallesinde idi. XIII. yüzyıl<br />
sonlarında inşa edildiği tahmin edilen mabedin<br />
banisi İbn Battuta’da adı geçen Konya Kadısı Ahi<br />
İbn Kalemşah’tır. Konya Osmanlı sınırları içine<br />
alındığı sırada (1467) ayakta idi.<br />
Halen ayakta bulunan <strong>ve</strong> halk dilinde Gazialemşah<br />
olarak bilinen Kadı Kalemşah Mahallesi<br />
Mescidi orijinal yapı değildir. Fatih (1444-1446,<br />
1451-1481) <strong>ve</strong> II. Bayezid (1481-1512)’in yaptırdıkları<br />
vakıf tahririnde Konya’da iki ev yeri, bu<br />
mescidin vakfı olarak kaydedilmiştir. XVII. yüzyıl<br />
ortalarında Limdeli Mehmed Ağa’nın da bu mescidde<br />
cüz okunması için vakıf kurduğu müte<strong>ve</strong>lli<br />
atamalarından anlaşılmaktadır.<br />
KAYNAKÇA::<br />
İbn Battûta, Seyahatname, (çev. A. Sait Aykut), İstanbul 2004,<br />
s. 412-413; Fatih Devrinde Karaman Eyaleti Vakıfları Fihristi,<br />
(haz. Feridun Nâfiz Uzluk), Ankara 1958, s. 28; , 64; Fahri Coşkun,<br />
388/1483 Tarihli Karaman Eyaleti Vakıf Tahrir Defteri, İÜ<br />
Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk İktisat Tarihi Anabilim Dalı Basılmamış<br />
Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 1996, s. 64; 387 Numaralı<br />
Muhâsebe-i Vilâyet-i Karaman <strong>ve</strong> Rûm Defteri (937/1530), Tıpkı<br />
Basım, I, Ankara 1996, s. 8, 39; KŞS, nr. 1, s. 52; nr. 10, s. 51;<br />
İbrahim Hakkı Konyalı, Âbideleri <strong>ve</strong> Kitabeleri ile Konya Tarihi,<br />
Konya 1964, 360-361.<br />
Yusuf KÜÇÜKDAĞ<br />
KADI KALEMŞAH ZAVİYESİ<br />
(bk. İBN KALEMŞAH DERGÂHI)<br />
KADI SİCİLLERİ<br />
(bk. ŞER’İYE SİCİLLERİ)<br />
KAFADAR, CEMAL<br />
(d. 1954)<br />
Yeniçeri-Esnaf Relations: Solidarity and Conflict<br />
adlı Yüksek Lisans tezini hazırlayan Cemal