12.02.2018 Views

Norman Davies - Avrupa Tarihi

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ancak 1778'de hem Voltaire hem de Rousseau öldüğünde. Aydınlanma<br />

soluksuz kalmaya başlamıştı. Fakaı etkisi onyıllarca güçlü kalacaktı. Gerçekten<br />

de modern <strong>Avrupa</strong> düşüncesinde kendine kalıcı bir yer edindi. Aydınlanmanın<br />

ilk esin kaynağı olan rasyonalizm ikna gücünü yitirmekteydi. Saf akıl<br />

dünyayı anlama ve ayaklanmanın kehanetlerini okuma konularında yetersiz<br />

kalmaktaydı.<br />

Romantizm, birçok günah kapsayan bir sıfattır. Kültür kuramcıları için o<br />

kadar karmaşıktır ki, bazıları bir değil birçok Romantizm olduğunu iddia etmektedir.<br />

Ancak on sekizinci yüzyılın son çeyreğinde zayıflamakta olan Aydınlanmaya<br />

tepki olarak ortaya çıkan çok büyük bir kültürel hareketti. Biçimsel<br />

dinle hiçbir yönden ilgisi yoktu. Gerçekten faal şekilde Hıristiyan karşıtı değilse<br />

de, son kertede Hıristiyan olmayan olarak düşünülen birçok özellik içermekteydi.<br />

Ancak ana ilgi alanları genellikle insan deneyiminin Aydınlanmanın<br />

sıkça yok saydığı ve dinin de üstünde durduğu ruhani ve doğaüstü alanlarına<br />

yöneliyordu. Bu anlamda bazen Aydınlanmanın önceki Reformasyon-karşı Reformasyon<br />

dönemindeki düşünce alanlarına yönelik aşırı tepkisine karşı bir<br />

tepki olarak görüldü. Belki de her zaman var oldukları halde, Aydınlanmanın<br />

idealleriyle az ortak noktası olan belli moda ve düşünce marjlarının devamı ve<br />

genişlemesi olarak görülebilir. Bu marjlar genellikle "Aydınlanma karşıtı" ve<br />

"Romantizm Öncesi" başlıkları altında bir araya getirildi.<br />

Aydınlanma karşıtlığı üzerine tartışmalar Napolili G. B. Vico'dan (1668-<br />

1744) üç Doğu Prusyalıya, Hamann, Kant ve Herder'e uzanan felsefi konular<br />

etrafında odaklanıyordu. Vico'nun 5den;:« nuova'sı (1725) devrevi tarih kuramından<br />

başka mitolojiye ve ilkel toplumların kullandığı sembolik ifade biçimlerine<br />

büyük önem vermişti. Bu konular birçok filozofun kolayca reddedeceği<br />

konulardı. Vico da, Herder de geçmiş ve şimdiki dünya hakkındaki bilgimizi<br />

oluşturmak için gerekli olan muazzam veri kitlesini insan aklının nasıl inceleyip<br />

yorumladığı sorusuyla uğraşmışlardır, tkisi de tarihsel bakış açısının rolünü<br />

vurgulamışlardı. İkisi de "böylesine türdeş olmayan malzemeleri tutarlı bir<br />

bütün halinde sentezleme rasyonel araştırma yöntemleri için gerekenden çok<br />

farklı yetenekler, her şeyin üstünde yaratıcı bir hayal gücü yeteneğini gerektirdiğini<br />

algılamışlardı." 16<br />

Hayatını Köıtigsberg ve Riga'da geçiren J. G. Hamann (1730-1788) önemsiz<br />

risalelerin dağınıklığı içinde yoğun, dağınık (ve çevrilmemiş) Alman, nesir<br />

yazan, karanlık, önemsiz bir felsefeci sayılarak genel bir kabul görmemiştir.<br />

Ancak irrasyonellikte Hume'un çizgisini geliştiren Aydınlanma eleştirisi çağdaşlarınca<br />

çok iyi bilinmekte ve eleştirisine uzmanlar tarafından yüksek değer<br />

biçilmekteydi. Hamann'ın "başlayan büyük romantik devrimin fitilim ateşlediği"<br />

bile iddia edildi:<br />

Hamann tapanın altındaki karakurbağasının çığlığını duyanlar için konuşuyor,<br />

kurbağanın üzerinden geçmek doğru olsa bile: insanlar bu çığlığı duymazlarsa,<br />

eğer "tarih tarafından mahkûm edildiği" için karakurbağasının işe yaramaz oldu-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!