11.07.2015 Views

dogu-turkistan-sempozyumu

dogu-turkistan-sempozyumu

dogu-turkistan-sempozyumu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

11lemektedir. Bu amaçla onları ya ülkeden sürmekte ya da insan onurunun ayaklaraltına alındığı toplama kamplarına göndermektedir.d) Doğum kontrolü, kadınları kısırlaştırma ve zorla kürtaj uygulamaları,e) Yüz binlerce kadının Çin fuhuş pazarına sürüklenmesi, 27f) Cahilleştirme politikası; Çinli öğrenciler, kalifiye işçiler, uzmanlar ve teknikadamlar Doğu Türkistan topraklarına göçe teşvik edilmektedir. Bütün bu uygulamalarUygurlara yönelik eğitim, hayat şartlarının iyileştirilmesi ve iş imkânlarınoktasında negatif ayrımcılığı da beraberinde getirmektedir.g) Çin hükümeti mahkûm edilen Çinlileri Doğu Türkistan’da kurduklarıhapishane ve çalışma kamplarına göndermektedir. Serbest bırakıldıktan sonrada mahkûmlar Doğu Türkistan topraklarına yerleştirilmektedir. Böylece DoğuTürkistan’da toplumda yozlaşma ve suç oranını arttırmaya çalışmaktadırlar.Ancak daha da kötü olanı demografik dengenin bozulması ile Doğu Türkistanlılarındaha tehlikeli bir noktaya, sosyal marjinalleşmeye sürüklenmeleridir.Öyle ki, siyasi taleplerin çıtası düşürülmüş ve 5 Temmuz 2009’daki Urumçiolaylarında görüldüğü gibi sosyal talepler seviyesine indirgenmiştir. Dünya UygurKurultayı Başkanı Rabia Kadir’in 12.09.2009’da Alman Focus dergisine verdiğidemecinde, şiddet olaylarından Çin hükümetini sorumlu tutmasını bu bağlamdagörmek gerekir: “Çin hükümeti bizlere bir tür özerklik vermiş bulunmaktadır.Ancak bizlere hâlâ insanca muamele etmemekte ve bizleri ikinci sınıf vatandaşolarak kabul etmektedir.” Bu konuya Amerikan Christian Science Monitor gazeteside işaret etmiş ve Uygurların “ikinci sınıf vatandaş olarak görüldüklerini, hükümetkademelerinde en alt seviyede bile temsil edilme haklarının olmadığını ve kendiokullarında dillerini kullanmalarına izin verilmediğini” 28 belirtmiştir. Amerika’dakiUygur Birliği Genel Sekreteri Alim Seyitof ise yayımladığı bir demecinde şunlarıdile getirmiştir: “Uygurların bütün talebi Çin’in etnik ayrımcılığa son vermesidir.Uygur halkı tasavvur dahi edilemeyecek bir baskı ile karşı karşıyadır.” 29 Bu açıklamalarınsosyoloji terminolojisi ile tercümesi “sosyal marjinalleşme”dir. Ancaksosyal marjinalleşme, derebeylik enkazı üzerine oturan Avrupa kapitalizminin, 19.yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başında Avrupa reformcularının karşı koyduğuiçeriği ile değil de, aksine kasıtlı bir şekilde zalim Çin politikalarının zorla dayattığıbir içerikle sosyal marjinalleşme gerçekleşmektedir.19. yüzyılın başlarında Avrupa’da kapitalizmin ve sanayileşmenin tekeri dönmeyebaşladığında doğal olarak, Avrupa ekonomisini elinde bulunduran dere-67

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!