01.02.2015 Views

istanbullasmak_scrd

istanbullasmak_scrd

istanbullasmak_scrd

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İSTANBULLAŞMAK<br />

SAYFİYE<br />

Yılın belli dönemlerinde, özellikle yazın kullanılan<br />

konut ve bu konutların çoğunlukta<br />

olduğu kentsel alan.<br />

İstanbul bağlamında 19. yüzyıl başından 20. yüzyılın<br />

ilk çeyreğine kadar olan zaman diliminde,<br />

kentin sınırları içinde yer almakla birlikte, gerek<br />

ulaşım ilişkileri gerekse de belirlediği yaşam şekli<br />

nedeniyle çoklukla yaz aylarında gidilen semtlere<br />

ve bu semtlerde yer alan konutlara verilmiş olan<br />

isimdir. 19. yüzyıl öncesinde saray çevresinin kentin<br />

uzak noktalarında yer alan yazlık edinme geleneği,<br />

yeni yerleşim alanlarının yaratılmasıyla yalnızca<br />

saraya ait bir ayrıcalık olmaktan çıkarak, kentin<br />

prestijli bölgelerinde yaşayan üst düzey bürokrat,<br />

tüccar gibi halkın varlıklı kesimine de yayılmıştır.<br />

İstanbul’un 19. yüzyıl başında en önemli sayfiyesi,<br />

karşılıklı iki kıyı boyunca sıralanmış yalılarıyla<br />

(bak. Yalı) kentin ortasından geçen bir<br />

suyolu olan Boğaz’dır. Yalnızca denize bağlı bir<br />

ulaşımın varlığı, Boğaziçi’nin bir kıyı yerleşimi<br />

olarak gelişmesine olanak vermiştir. Boğaziçi’nin<br />

bu sayfiye niteliği denize ve mevsimlere bağlı<br />

özgün bir yaşam biçimini de beraberinde getirir<br />

(bak. Denize Girmek). Yaz başlarında Boğaz’a taşınılması,<br />

yaz aylarının doğa ile iç içe geçirilmesi<br />

ve sonbaharda “İstanbul”a geri dönüş, kentte<br />

ayrıcalıklı bir kesime ait olan lüks ve törensel<br />

bir göç niteliğindedir. Her ne kadar 19. yüzyılın<br />

ikinci yarısında deniz ve kara ulaşımının güçlendirilmesi<br />

ile Boğaz köylerinin sınırları genişlemiş<br />

ve Boğaziçi kentle bütünleşerek bir banliyöye<br />

(bak. Banliyö) dönüşmeye başlamışsa da, bu yalı<br />

boyunun sayfiye niteliğini değiştirmez. Ancak<br />

dönemsel kullanıcıların profili ve kozmopolit<br />

nüfus yapısı bu Boğaz köylerinin gelişimini etkiler.<br />

Kentin varlıklı gayrimüslim nüfusunun ve<br />

yabancı elçiliklerin yazlıklarının Boğaziçi’nde yer<br />

almaya başlamasıyla Avrupai yaşam biçimleri bu<br />

semtlere de yayılacaktır. Daha çok Pera’da yaşayanların<br />

sayfiyesi olan Boğaziçi dışında, kentin<br />

Marmara sahilleri ve Adalar da (bak. Ada) benzeri<br />

bir gelişim gösterir. Yeşilköy, Erenköy gibi semtlerin<br />

sayfiye olarak kullanılması neredeyse 20.<br />

yüzyılın ilk çeyreğine kadar devam eder.<br />

İstanbul’un yoğun ve karmaşık yapısında, her<br />

dönem kentten çok uzaklaşmadan, bir nefes alma<br />

olanağı tanıyan sayfiye geleneği, 1950’ler sonrasında<br />

nüfus artışı ve kent sınırlarının ötelenmeye<br />

başlamasıyla, kentiçi sayfiye alanlarından kent dışına<br />

kaymaya başlamıştır. Günümüzde ise sürekli<br />

SALT014-İSTANBULLAŞMAK-290

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!