Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Özge ellerini burnunun ucunda bir Budist gibi birleştirdi, üç saniyelik beklemeden sonra<br />
elini indirip tane tane, dikkatle, “Murat- Sadık Bey. Yaklaşık iki sene önce Krem De la Krem,<br />
Kanal E’nin eski yayın yönetmeni Ruha Mahsun’la ilgili bir röportaj hazırlamıştı, belki<br />
hatırlarsınız. Kesin hatırlarsınız! Röportajın sorularını ben hazırlamıştım ve Aylin Karasu’yu<br />
sorması için ikna etmiştim. Hani günün sonunda adamın gay olduğu ortaya çıkmıştı, çok büyük<br />
olay olmuştu, az kalsın Krem De La Krem kapanıyordu. Hatırladı-nız mı?” dedi. Sadık olayı<br />
hatırlamıştı. Kaşlarını kaldırıp aklından geçen düşünceyi yeniden onayladı: Bu kız işin<br />
politikasından hiç anlamayan bir amatördü. Sadık, konuyla ilgili hiçbir yorumda bulunmadan<br />
kafasını durumu hatırladığını belli edecek şekilde salladı. Özge tane tane konuşmasına devam<br />
etti. “Şimdi siz bana, eğer içinizde birazcık dürüstlük ya da önemseme kalmış olsaydı, benim<br />
gizli ilişkilerden, dengelerden ya da sektör politikasından anlamayan biri olduğumu<br />
söylerdiniz ve yanılmış olurdunuz çünkü anlıyorum.” dedi.<br />
Sadık kafasından geçirdiklerinin kız tarafından direk kendisine söylenmesine şaşırmıştı<br />
ama bir an bile bunu Özge’ye hissettirmedi. Özge yeşil bir alev gibi yanan gözlerini Sadık’ın<br />
çatık kaşları altında parlayan gözlerinden ayırmadan, her kelimenin üstüne basarak, “Ben<br />
Ruha Mahsun’un işinin bittiğini, iyi bir haber için harcanabilir olduğunu zaten<br />
hesaplamıştım.” derken Sadık sakin lafa girdi, “Az kalsın dergiyi kapatıyordum. Hesabını<br />
daha iyi yapmayı öğrenmelisin.” dedi. Özge gözlerini kırpmadan, “Ama kapatmadınız ve ben<br />
niye kapatmak zorunda kalacağınızı da hesaplamıştım çünkü Ruha Mahsun’un dışişleri<br />
bakanıyla dört yıldır bir ilişkisi olduğunu da biliyordum. Daha da ötesi, kapatmak için size<br />
baskı yapılsa da, dışişleri bakanıyla ilgili rüşvet skandalının dört gün sonra manşette<br />
çıkacağını da haber bölümündeki arkadaşımdan öğrenmiştim... Baskının yapıldıktan dört gün<br />
sonra kalkacağını ve baskıcıların tamamen geri çekileceğini de hesaplamıştım. Görmüyor<br />
musunuz! Ben keşfedilmemiş bir altın madeniyim ve tam avucunuzun içinde 30 bin dolarla bir<br />
ay parlatılmayı bekliyorum. Size çok para kazandırırım ve daha da iyisi bir sürü politik güç.<br />
Gücünüze güç katarım. Anlamıyor musunuz?! Bunu gerçekleştirmek için her şeyi yapmaya<br />
hazırım. Siz sadece adını koyun.” dedi.<br />
Sadık sarsılmıştı, hem duyduklarından hem de kendisinden bir nefes uzaklığında duran<br />
Özge’nin içine akan ışığından. Tereddütsüz bir istekle Özge’ye doğru uzandı ve koltuğun<br />
üzerinde duran koluyla onu tamamen kendine çekip kapsayarak dudaklarını dudaklarına<br />
yapıştırdı. Bir an içinde olan bu hareket Sadık’ın bedenindeki anı durdurdu, ta ki boyun atar<br />
damarının üzerine şiddetli bir hızla aldığı darbeye kadar.<br />
Özge kendisini kapsamaya kalkan heri<strong>fi</strong> hemen geri itti, kendinden uzaklaştırdı. Bunun,<br />
içinde patlayan tiksintiyle karışık öfkeyi dindireceğini düşünmüş olsa da, dindirmedi. Hiç<br />
düşünmeden havaya kalkan eli Sadık’ın suratına tüm hiddetiyle patladığında, Özge ancak<br />
kendine gelebildi. Tokadın şokuyla şoförün arabayı durdurması ve Özge’nin kapıdan<br />
fırlarcasına çıkması an kadar sürse de, yediği tokadın etkisi Sadık’ın beyninde uzun süre<br />
yankılanacaktı.<br />
- 13 -<br />
Arkasına ormanı almış, topraktan fışkırıyormuşçasına tasarlanmış açık hava sahnesinin<br />
gece içindeki karanlığı her gök gürlediğinde aydınlanıyor ve zemininde birikmiş suya vuran