Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
etmesine yol açmıştı. Kızın iki aydır iş aradığını ve kimsenin kızı ciddiye almadığını, Can<br />
Manay’ın ültimatomu yüzünden kızı görüşmeye bile çağırmadıklarını biliyordu. Sadık birçok<br />
başka derginin yanında Krem De La Krem’in de sahibiydi. Derginin genel yayın yönetmeni,<br />
Can Manay’ın ültimatomuyla ilgili kendisine bu bilgiyi aktardığında hemen kızla görüşmek<br />
istemişti ama önce Can’ın ricasına uyarak kızı işten çıkartıp beklemeye karar vermişti.<br />
Kızın olayın ciddiyeti içinde daha da umutsuzluğa düşmesi için iki ay beklemişti. Buluşma<br />
yerini özellikle seçmiş, şehrin dışında ulaşımı oldukça meşakkatli olan bu yerin kızı <strong>fi</strong>nal<br />
bıkkınlığına getireceğini, derginin kapandığı haberini o anda almanın verdiği yorgunluğun kızı<br />
kendisine açılmakta kıvama getireceğini ve teklif ettiği 10 bin doların o anda kız için yeterli<br />
olacağını düşünmüştü. Yanılmıştı. Kız Sadık’ın tekli<strong>fi</strong>ni duyar duymaz ayağa fırlamış, on<br />
saniyelik bir süre odayı bir uçtan bir uca adımlayıp sonra Sadık’ın gözlerinin içine bakarak ne<br />
istediğini söylemişti.<br />
“Sizi buraya gönderen kişilere söyleyin, elimde dünyayı durduracak bilgiler var. Ama bunu<br />
tek bir şartla açıklarım. Bana kendi dergimi çıkarmam için küçük bir yatırım yapacaklar.<br />
Haftalık bir dergi olacak bu. Çok fazla bir şey istemiyorum, bu kapanan derginin<br />
malzemelerinden bazılarını bir ay ödünç verseler ve dört senyör art direktör maaşı, bana<br />
yeter. Bana bir ay süre verecekler, çıkardığım dergi birinci ayın sonunda ülkenin en çok<br />
satılan dergisi olmazsa, hayatımın sonuna kadar ücretsiz çalışacağıma dair ne istiyorlarsa<br />
imzalarım ve Can Manay’la ilgili ne biliyorsam anlatırım ama eğer birinci ayın sonunda<br />
dergim en çok satılan dergi olursa, yaptıkları yatırımın karşılığında dergimin %10’unu onlara<br />
veririm ve yine Can Manay’la ilgili bildiklerimi anlatırım, hatta dahasını da öğrenirim.”<br />
demişti.<br />
Sadık gecekondulara doğru uzanan yolun üzerinde hızlı hızlı yürüyen Özge’ye zorlanmadan<br />
attığı büyük adımlarla yetişti. Özge, gözü yerde adım adım ilerlerken, öfkesini dizginlemeye<br />
çalışarak, “Tekli<strong>fi</strong>m hâlâ aynı. Size tüm detaylarıyla ne olduğunu anlatırım ama dördüncü<br />
sayıda. Her hafta bir sayı ve eğer birinci ayın sonunda ülkenin en çok satan magazin dergisi<br />
olmazsam dergiyi anında kapatabilirsiniz.” dedi.<br />
Sadık kızın kararlılığından etkilenmişti ama istediği şeyi gerçekleştirmenin imkansızlığının<br />
da farkındaydı. Ülkede işler, güç sahibi kişilerin birbirlerinin açıklarını kullanarak, ki bu;<br />
açıkları örtbas etmelerine yardım ederek ya da halka deşifre olmalarını sağlayarak iki yönlü<br />
de olabilen bir durumdu, kendi pozisyonlarını güçlendirmeleri üzerine kurulmuş bir sistemle<br />
yürüyordu. Bu sisteme çomak sokmaya çalışan herkes, anında sistem tarafından imha edilirdi.<br />
Sistemi çok iyi biliyordu çünkü kurucularından biriydi. Sadık, Can Manay’la ilgili değerli bir<br />
bilgiye sahip olmasının gelecekte epey yararını göreceğini düşünerek çağırmıştı kızı<br />
görüşmeye ama basit bir bimbo 12 yerine Özge gibi türünün tek örneği bir şey çıkınca karşısına<br />
kafası karışmıştı. Kızın kalitesi, Can Manay’ın üzerinde baskı yaratan bu bilgi her neyse,<br />
düşündüğünden daha değerli olabileceğini anlatıyordu. Batmak üzere olan güneşin hâlâ etkili<br />
ısısına, etrafın dayanılmaz çirkinliğine, adımlarını yeryüzünü parçalarcasına vuran kızın<br />
öfkesine rağmen bugünün güzel bir gün olduğunu düşündü Sadık. Kızın yanında huzurlu<br />
hissetmişti kendini. Çocukluğunun geçtiği bu yerde, belki de hayatında ilk defa huzurla yürüdü.<br />
En akıllıcası direk konuya girmekti. Sadık, “Bu tekli<strong>fi</strong>n değerlendirilebilmesi için öncelikle<br />
Can Manay’la ilgili konuyu benimle paylaşman gerek. Senin yerinde olsam konuyu bu kadar<br />
uzatıp savaşa dönüştürmeden, kısa bir sohbet için alacağım 10bin doları düşünürüm.” dedi