23.04.2017 Views

akilah-azra-kohen-fi

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

akan kan, çıplak vücudundan kayarak Deniz’in altındaki beyaz pijamada kıpkırmızı<br />

parlıyordu. Duru yaptığı şeyin şokunda, istem dışı tekrar öğürdü, çok kan yutmamıştı ama<br />

biraz önce vücudunda gezen adrenalin sanki şimdi midesinde toplanmış ve tüm hiddetiyle<br />

çalkalanıyordu.<br />

Duru’nun şok içindeki yüzünde bir açıklama aradı Deniz ama Duru’nun sancı içinde öğüren<br />

iki büklüm halini görünce içindeki şefkat, eliyle bastırdığı yarasını unutup Duru’ya yardım<br />

için yaklaşmasına neden oldu. Uğradığı saldırıya, yarasına rağmen, hesap sormak yerine<br />

Duru’ya yardım etmek için sokulan ve onu oturtmak için yatağa doğru götürmeye çalışan<br />

Deniz’in şefkati, büyük bir darbe gibi inmişti Duru’nun zihnine. Bu darbenin ağırlığıyla Duru<br />

daha da kontrolsüz bir şekilde öğürmeye başladı ve kustu. Kustuğunda, sabah içtiği suyun bir<br />

kısmı ve biraz da kan çıktı içinden. Öğürmesi uzun, kusması çok kısa sürmüştü ve bu süre<br />

zarfında kendisini tutup düşmesini engelleyen Deniz’in mırıltısı şimdiye kadar yaşadığı en<br />

büyük işkenceydi. Deniz sürekli, “Geçti, geçti aşkım, geçti…” diye mırıldanıyordu. Hiçbir şey<br />

geçmemişti, tüm bu olanlardan sonra her şey yeni başlıyordu ama Deniz’in sevgisi tüm diğer<br />

duygularından daha üstündü ve aslında Duru izin verirse her şeyin geçmesini sağlayabilirdi.<br />

Duru kustuktan hemen sonra kafasını kaldırıp gözlerinde kızgınlık görmek umuduyla<br />

Deniz’e baktı ama onun gözlerinde sadece aşk vardı. Deniz’in kızgınlığı o an merhamet olurdu<br />

Duru’ya. Duru’nun bünyesi böylesine koşulsuz bir sevgiyi kaldırabilecek kuvvette değildi,<br />

biraz önce yok etmek istediği adam ona hâlâ aşkla hizmet etmek istiyordu. Yaptığından ötürü<br />

tahammül edilemez bir suçluluk duygusu içindeydi. Nasıl olmuştu da sevdiği adama böyle<br />

zarar verebilmişti? Kendini hem yaptığından dolayı iğrenç hem de Deniz’in koşulsuz sevgisi<br />

karşısında bir parazit tarafından tuzağa düşürülmüş gibi hissediyordu. Deniz kızsa, bağırsa o<br />

zaman her şey çok daha huzurlu olabilirdi, o zaman bir yolunu bulup onu tekrar kazanmak için<br />

savaşabilirdi ama şimdi, Deniz koşulsuz sevgisiyle Duru’ya verebileceği en büyük acıyı<br />

veriyordu. Duru ilk defa ne yaparsa yapsın asla Deniz’den kurtulamayacağını düşündü, bu<br />

düşüncenin mantığını fark ettiği anda irkildi, bir daha öğürdü, kendinden ölesiye tiksindi.<br />

Deniz, Duru’nun suratına gelen saçlarını eliyle düzelttiğinde, Duru’nun yüksek ateşini fark<br />

etti. Duru’ysa tenine değen soğuk elin varlığıyla yine sarsılıp tekrar öğürmeye başladı.<br />

Deniz’den uzaklaşması şarttı, yoksa bu vicdan azabına daha fazla dayanamayacaktı. Deniz’i<br />

ittirdiği gibi dengesini sağlamakta zorlansa da olabildiğince hızlı bir şekilde kendini banyoya<br />

attı.<br />

Deniz, bir anda kendisini ittirip banyoya fırlayan Duru’nun ardından gitti hemen, kızın<br />

kusmak istediğini düşünürken sakindi ama Duru’nun banyo kapısını kilitlemesi olacak iş<br />

değildi. Kapıyı açmak için kolu zorladı, açamadı. Kapıya vurmaya başladı, içeriden hiç ses<br />

gelmiyordu. Duru’nun ateşi vardı ve kilitli banyoda yalnızdı. Deniz kapıya vururken Duru’ya<br />

kapıyı açmasını, ateşi olduğunu, havale geçirebileceğini söyleyip duruyordu. Kapıyı kırmaya<br />

karar verdiğinde, içeriden Duru’nun sesi yükseldi, “Yalnız bırak beni.” diyordu. Deniz,<br />

saldırıya uğramış, ısırılmış, şimdi de kovulmuştu. Neler olduğunu sordu Duru’ya, niye böyle<br />

olduğunu ama cevap alamadı. Kendisinin bir şey mi yaptığını yineleyip durdu ama cevap<br />

gelmiyordu, içerden gelen tek ses, öğürme sesiydi. Deniz kapıyı kırdı.<br />

Tuvalete eğilmiş öğüren Duru’yu tuttuğu gibi kaldırıp kucağına aldı. Merdivenlerden indi,<br />

onu kucağından indirmeden kapının yanındaki masadan cüzdanını ve araba anahtarlarını aldı.<br />

Duru şimdi yoğun bir şekilde terleyip titremeye başlamıştı. Ateşi düşmüştü ama bir tuhaflık

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!