23.04.2017 Views

akilah-azra-kohen-fi

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

canlandırdı, her biri samimi ve cinsiyetsiz bu davranışlar nasıl olmuştu da bu adamı tahrik<br />

edebilmişti! Ne cesaretti ama! Kendini ucuz hissetti, Sadık Murat Kolhan’ın kendisiyle ilgili<br />

kolayca elde edilebilir olduğunu düşünmesi diyaframını sıkıştırdı. Kalbindeki ritim bozukluğu<br />

ve vücuduna yayılan adrenalin daha fazla uzanmasını engelleyecek kadar fazlalaştığında Özge<br />

yataktan kalktı. Gecenin bu saatinde hissettiği bu gerilimi üzerinden atabilmesinin tek çaresi<br />

mastürbasyondu. Aptal porno sitelerinden birine girip izlenmekten delicesine zevk alan<br />

nemfomanyaklardan birinin çiftleşmesini seyredecekti. Genelde seyrettiği <strong>fi</strong>lmi buldu<br />

internette. Filmde bir erkek ve bir kadın, kameranın çevrelediği bir yatakta azgın bir şekilde<br />

sevişiyorlardı. Sıradan bir porno olan bu <strong>fi</strong>lmi diğerlerinden ayıran şey samimiyetiydi. Adam<br />

kadının içinde gidip gelirken birbirlerinin gözlerine bakabilecek kadar birbirlerine<br />

samimiydiler. Özge nihayet uykuya dalabildiğinde rahatlamıştı.<br />

- 24 -<br />

Can evi yaptırırken, Duru ile baş başa oturacağını hayal ettiği yere doğru ilerledi, aklında<br />

garipleşmeden nasıl kutuyu ikram edeceğinin hesaplaması vardı. Deniz’se Can Manay’ın<br />

kutusu içinden düşündüğü şey çıkarsa nasıl geri çevirebileceğini düşünüyordu. Can bahçenin<br />

loş ışıklanmış derinliğinde ilerledi, dört bir yanı krem rengi yumuşacık bir kumaşla kaplanmış<br />

2 metreye 2 metre genişliğinde, kocaman, uzaktan bakıldığında etrafındaki kumaşların<br />

etkisiyle bir vaha çadırına benzeyen tik ağacından yapılmış sedirin içine girdi ve kayboldu.<br />

Etrafı örtüyle çevrilmiş bu sedir öylesine ustaca ışıklandırılmıştı ki, karanlıkta gözlerinizin<br />

görmesini sağlayacak ama karanlığı bozmayacak, sadece gecenin maviliğine yumuşak bir<br />

sarılık katacak şekilde parlıyordu ortam. Sedirin en güzel yanı, ne ışıklandırması, ne<br />

altlarındaki minderin vücudu saran konforu, ne dört bir yanının kafayı koymak için<br />

minderlerle desteklenmiş olması, ne tam ortadaki küçük sehpanın kullanım kolaylığıydı. En<br />

güzel yanı, divanın çatısının tamamen açık ve gökyüzünü kucaklayacak şekilde aşağıdan<br />

yukarıya genişleyen sopalarla tasarlanmasıydı. Çatı yerine gözle fark edilmeyecek bir sineklik<br />

vardı ve gerisi milyonlarca yıldız... Evren.<br />

Can’ın ardından Aysun, sonra da Duru girdi içeri. Hemen kendilerine uygun buldukları<br />

köşelere yerleştiler. Deniz önce kafasını uzattı, amacı Duru’yla göz göze gelip onu gitmekle<br />

ilgili harekete geçirmekti ama Duru ile göz göze geldiklerinde, Duru eliyle yanındaki yere<br />

vurup ona gelmesi için işaret etti. Aralarında geçen gerilimden ve gecenin diğer<br />

sıkıntılarından sonra Duru’nun yanına uzanmak istediği tek şeydi ve Deniz bu tekli<strong>fi</strong> hemen<br />

kabul etti. İçeri girip kafasını Duru’nun kucağına koyana kadar çatısının açık olduğunu<br />

anlamamıştı. Gökyüzünü gördüğünde, yanında Duru’nun varlığı ve bakmaya alışık olduğu<br />

evren dışında tek isteyebileceği bir şey kalmıştı ki, Can elindeki kutuyu Aysun’a uzatıp<br />

sakince, “Çalış bakalım.” diyerek komut verdi.<br />

Aysun, emre uyan küçük bir Çinli işçi gibi, şikayet etmeden minnettar açtı kutuyu ve<br />

sarmaya başladı. Can, Duru’nun kucağına yatan Deniz’e baktığında kendisine ait olan bir şeyi<br />

ödünç almış ve hunharca kullanan biri gibi gördü onu. Çok merak ettiği soruyu sohbet açmaya<br />

çalışan birinin ilgisiz tonuyla sordu. “Nasıl tanıştınız siz?”<br />

Herkes bir anda Can’a baktı. Aysun sorunun kendisini ilgilendirmediğini anlayıp işine geri<br />

döndü. Deniz cevaplamayı Duru’ya bıraktı. Duru kocaman bir gülümsemeyle, “Dört sene

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!