23.04.2017 Views

akilah-azra-kohen-fi

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

elindedir. Deneyimlerini seç! Kısaca, hayat işte bu yüzden bir seçimdir. Burası, seçimlerinin<br />

sorumluluğunu üstlenip kendi hayatının direksiyonuna geçme cesareti olanlara göre<br />

tasarlanmıştır. Hayatın tra<strong>fi</strong>ğinden korkup bu cesareti zaman zaman içinde<br />

hissedemeyebilirsin, bu yenildiğin anlamına gelmez. Vazgeçmediğin sürece doğru seçimi<br />

yapmak için her zaman şansın vardır. Seçmekten vazgeçip hayatı akışına bırakmaya karar<br />

verdiğin anda bu binayı terk et. Vazgeçerek kendine ihanet eden birinin burada hiçbir işi<br />

olamaz.”<br />

- 92 -<br />

Muammer Bey’in dergiyi okumasını beklemek bir süre sonra sıkıcı olmaya başlamıştı.<br />

Tamam, onurlanmıştı dergisine gösterilen ilgiye ama yapacak çok işi vardı ve şişmek üzere<br />

olan bademcikleri vücudunun direncinin zaten düşmüş olduğunu, tüm bu işi zamanında<br />

yapabilmesi için enerjisini temkinli kullanması gerektiğini anlatıyordu Özge’ye. Hasta<br />

olmaktan nefret ederdi, kendisini çaresiz hissettiği her şey gibi bu da cidden sinir bozucu bir<br />

durumdu. Boğazındaki kaşıntıyla karışık ağrının ölçüsünü tartmak için gırtlağını temizledi ve,<br />

“Benim gerçekten gitmem lazım ve yardımınıza ihtiyacım var.” diyerek lafa girdi. Muammer<br />

Bey, dergiye güdümlediği kafasını kaldırmadan sadece gözlerini Özge’ye çevirdi. Özge, “Bu<br />

kutuda 40 tane dergi var. İki kutuyu size bıraksam ve ay sonunda satamadığınız dergileri bana<br />

geri verseniz, sattıklarınızın da %30’u sizin olsa?” dedi.<br />

Muammer bu sefer tamamen Özge’ye doğru dönüp, “Sen bana dört kutu bırak, bayii için<br />

%15 yeterli.” dedi. Özge dört kutuyu duyunca suratında beliren şaşkınlığı gizleyemedi ama<br />

tepki vermeden hemen kutuları getirmek için araca yöneldi.<br />

Kutuları bıraktıktan sonra hiç konuşmadan birbirlerine baktılar ve Özge sıkıntısını<br />

gizlemeye çaba göstererek, “Elimde 26 kutu daha var, en iyi lokasyonlar neresidir?” diyerek<br />

sorunun tuhaflığını kamufle etmeye çalışarak konuştu.<br />

Muammer, “Dergiyi sen mi dağıtacaksın!?” dedi hayretle. Özge, neden hissettiğini<br />

bilemediği utancı gizleyerek, “Başka işim de kalmadı, dağıtıldığından emin olmak istiyorum,<br />

zaten sadece 26 kutu.” deyip Muammer’in suratına baktı. Muammer derin bir nefes alıp<br />

gözlüklerini taktı ve bayiinin içine girip kenarları kıvrılmış bir <strong>fi</strong>hrist çıkarttı. Hiç<br />

konuşmadan <strong>fi</strong>hristin sayfalarını çevirip parmağıyla işaretlediği numaraları aramaya başladı.<br />

Bundan sonrası hep dinleyerek geçti Özge için. Muammer Bey bağlı olduğu bayiler<br />

derneğindeki tanıdığı birkaç bayiiyi arayarak eline acayip bir derginin geçtiğini, kendisinin<br />

bile dört kutu aldığını ve derginin sadece tanıdık bayilerden alınan referansla dağıtıldığını<br />

çünkü içerikte bulunan bilgiler yüzünden çalındığını falan anlattı. Bazıları konuşmanın<br />

tamamını dinliyor, ismi yüzünden derginin siyasi olmadığı konusunda emin olmak için bir sürü<br />

soru soruyordu, bazıları sadece Muammer Bey’in aramasını yeterli görüyor ve dergiyi<br />

istiyorlardı.<br />

Muammer Bey telefonu kapadığında, “Kim bu derginin sahibi?!” diye direk sordu Özge’ye,<br />

cevap alamayacağını görünce kaşları çatıldı, Özge’nin suratında beliren tuhaf sırıtış iyice<br />

kafasını karıştırmıştı Muammer Bey’in. Özge, Muammer Bey’e yalan söylemek istemiyordu<br />

ve ne diyeceğini de bilmiyordu. Ciddileşerek, “Bilmiyorum.” diye mırıldandı. Muammer Bey<br />

gözlüklerinin üstünden homurdanırken, “Derginin niye kaybolduğu ortada, sahibini bilmediğin

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!