23.04.2017 Views

akilah-azra-kohen-fi

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

dikkatle baktı Bilge’ye ama Bilge kafası önünde bekleme pozisyonundaydı. Fark edilmek ya<br />

da fark edildiğini fark etmek istemedi. Zeynep geldiğinde ayakları gerçekten ağrımaya<br />

başlamıştı. Bilge sakin bir şekilde, “İyi günler.” diyerek karşıladı Zeynep Hanımı ve<br />

Zeynep’in elindeki koca koca dört dosyayı masanın üstüne yerleştirmesi için hemen ona<br />

yardım etti. Zeynep dosyaları elinden boşalttıktan sonra, “Sana kontrat verildi mi?” diye<br />

sordu. Bilge hayır anlamında başını sallayınca, hemen çekmecesinden kontratı çıkardı,<br />

uzatırken bir an durakladı. Ayağa kalktı, dikkatle Bilge’nin yüzüne ve gözlerine dikkatle<br />

bakıp, “Gözlükler biraz ağır değil mi?” dediğinde, Bilge devasa göz bebeklerinin fark<br />

edilmemiş olmasından rahatlamış, “Rahatlar.” derken hayır anlamında kafasını salladı.<br />

Elindeki kontratı açtı. Kontrat, Can Manay’ın asistanlığını yaptığı süre boyunca, etrafında<br />

tanık olduğu her şeyle ilgili yapabileceği herhangi bir yorumun nasıl başını belaya sokacağı<br />

üzerine zeki avukatlar tarafından hazırlanmıştı. Bilge hızla okuyup, tereddüt etmeden dört<br />

sayfalık kontratı imzaladı.<br />

Bu tereddütsüz imza Zeynep için özellikle değerliydi, deneyimi ona, daha bu ilk imzada<br />

tereddüt edenlerin asla güvenilmez olduklarını ve iyi dayanamadıklarını göstermişti. Bilge’ye<br />

görev tanımını anlatan küçük kitapçığı verirken, “Yapman ve yapmaman gerekenler burda!<br />

Ezberle ve asla kitabın dışına çıkma. Senden inisiyatif kullanmanı ya da herhangi bir konuda<br />

karar vermeni istemiyoruz, bunu unutma! Can sana ikinci kitabı verene kadar bu kitapta yazan<br />

her şey senin bu o<strong>fi</strong>steki hayatın!” dedi.<br />

Bilge hissettiği şaşkınlığı gizleyip kitabı hemen açıp okuma ihtiyacını dizginleyerek teslim<br />

aldı kitabı. 25 sayfalık A5 boyutlarında, kapağı asetatla kaplanmış bir kitapçıktı bu.<br />

Kapağında ‘CM El Kitabı’ yazıyordu. CM’nin Can Manay anlamına geldiği belliydi. Kim<br />

kendi adına bir el kitabı yazardı ki? Narsisizmin doruklarındaydı bu adam. Acaba ikinci<br />

kitabın adı da aynı mıydı? Zeynep’in konuşması kafasındaki düşüncelerini dağıttı. Zeynep<br />

kısaca bu kitabın daha önce kendisine verilmesi gerektiğini ama ufak değişiklikler ve<br />

Kaya’nın ani ayrılışı yüzünden birçok şeyin aksadığını anlattı Bilge’ye. Bilge sessizce<br />

dinledi. Zeynep, Bilge’ye kendisini takip etmesini işaret edip bir alt kata inerken, Can Manay<br />

aksini belirtmediği takdirde 8.30’da işte olması gerektiğini, iş bitiminin Can Manay’ın<br />

haftalık programına göre belirlendiğini, bazen akşamüstü 4’te bazense gece yarısı 4’te işten<br />

çıkabileceğini ve bazen de hiç işe gelmesi gerekmediğini anlattı. Odaya vardıklarında Zeynep<br />

her katta ve köşede bulunan kameraların varlığından söz ediyordu. Binanın arka tarafına bakan<br />

küçük ama şık bir odaydı burası. Sırtı cama dönük şekilde yerleştirilmiş beyaz, sade bir masa,<br />

beyaz bir o<strong>fi</strong>s sandalyesi, masanın üstünde beyaz bir telefon ve hemen masanın önünde sırtı<br />

duvara dayalı tek kişilik, beyaz deri bir koltuk vardı. Zeynep kısaca odanın, asistanlığının<br />

birinci aşaması boyunca Bilge’ye tahsis edilmiş olduğunu anlattı. Ancak ikinci aşamaya<br />

geçtiğinde Can Manay’la aynı kattaki odaya geçeceğini söyledi. Bilge içindeki meraka yenik<br />

düşerek, “Kaya kaçıncı aşamadaydı?” diye sordu. Zeynep, “Kaya’nın vardığı yere kimsenin<br />

gelebileceğini düşünmüyorum. Sen şimdi kitabı oku ve sonra haftalık programı almak için<br />

yanıma gel, telefonun çalarsa cevap ver.” deyip odadan çıktı.<br />

Bilge hiç zaman kaybetmeden açtı kitapçığı. İlk sayfada ‘CM Deneyiminde Hayat’<br />

yazıyordu. Sayfanın tam ortasına konmuş tek bir paragraf vardı burada. Bilge okudu:<br />

“Hayat, sadece hissettiğindir. Hissettiğini şekillendirmek senin elindedir. Yaşadığın<br />

deneyimler hissettiğin şeye şekil verir ama neyi yaşayıp neyi reddedeceğini seçmek senin

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!