23.04.2017 Views

akilah-azra-kohen-fi

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

stüdyoya atmasa yukarı çıkıp bir büyük kavganın daha başlamasına neden olacaktı. Sinirliyken<br />

Duru’yla konuşmak imkansızdı. Konuşmaya çalışarak onun kendisini yine sokaklara atmasını<br />

istemiyordu, kafasındaki müziğe sığınarak çalmaya başladı.<br />

Suyu dahi kapatmadan çıktı banyodan, elini bile yıkamamıştı. Deniz’in müzik yaptığını<br />

duydu. Kafasındaki müziği kağıtlara yazar, kolay kolay çalmazdı ama şimdi bir parça<br />

çalıyordu. Duru yavaşça indi merdivenleri, yaklaştıkça müzik yoğunlaştı. Müziği bölmeye<br />

karar vermişti, ne olursa olsun olanları anlatmalıydı, kendini temizlemeliydi ama müziği<br />

dinlemeye başladığında müziğin yoğunluğuyla içinde uyanan duygular onu kapıyı açmaktan<br />

alıkoydu. Müziği böleceğini düşünmesi ne kadar da komikti, aslında hiç bölebilmiş miydi ki?..<br />

Yalnızlığı içini acıttı.<br />

- 6 -<br />

Burası evi değildi artık, Duru’dan bu kadar uzakta olan hiçbir yer evi olamazdı Can’ın ama<br />

helikopter için ancak bu evin çatısında bir pist vardı ve mecburen buraya inmişlerdi. Yarın ilk<br />

iş, yeni evinin çatısındaki pisti tamamlatmak olacaktı. Piste inip içeri girdiğinden beri kendini<br />

koltuğa bırakmış ve hiçbir şey yapmadan öylece kalmıştı. Üzerindeki kanlı gömlek, altındaki<br />

meniyle ıslanmış pantolon ya da Duru’nun tokadıyla suratına bulaşan kendi kanının normalde<br />

rahatsız edici kalıntısı şimdi umurunda bile değildi. Duru’ya dokunduğu anı tekrar tekrar<br />

kafasında canlandırıyor ve dilini Duru’nun ağzına sokarken onun küçük bir dudak hareketiyle<br />

nasıl da kendisine karşılık verdiğini düşündü. Gerçekten karşılık vermiş miydi yoksa tüm<br />

bunlar Can’ın manyak bilincinin uydurmaları mıydı yine?.. Olamazdı, Duru kendisine tokat<br />

atarken gözlerinde görmüştü tanınırlığı. İki ten birbirini tanıdığında gözlerin de tanışıklığı<br />

değişirdi ve Duru’nun gözleri de değişmişti. Emindi. O gözler kesinlikle tanımışlardı Can’ı.<br />

Çiçek’in gözleri geldi aklına. İrkildi. Gözlerini kapatıp aklını temizledi. İçindeki denge<br />

tamamen bitmişti. Duru’ya odaklandı yine, yaşadıklarının detaylarını kafasında canlandırdıkça<br />

yine ereksiyon oldu Can ama önemsemedi, beyninin içinden çıkıp bedeniyle oynayacak kadar<br />

kendinde değildi. Acaba Duru nasıldı? Ne yapıyordu? Nasıl hissediyordu? Oturduğu koltuğa<br />

vurarak fırladı ayağa Can. Nasıl bu kadar aptal olabilmişti! Nasıl böylesine kontrolsüz<br />

davranabilmişti! Lanet olsundu! Can Manay’a lanet olsun!!<br />

Evden çıkmak, Duru’ya koşmak istedi, belki düzeltebilirdi. Ona ne kadar değerli olduğunu,<br />

aklını başından aldığını anlatabilirdi... ama henüz pantolonu bile kurumamışken Duru’nun<br />

yüzüne nasıl bakabilirdi? Tek ihtiyacı olan biraz daha zamandı. Duru onundu.<br />

Vazgeçilmeziydi.<br />

Tüm gücünü kendini cezalandırmamak için kullanırken çalmaya başlayan ev telefonuyla<br />

irkildi. Nerdeyse kimsenin bilmediği bu numara yıllardır hiç çalmamıştı. Sehpanın üzerindeki<br />

telefona uzandığında arayan numarayı tanıdı, Eti’ydi. Eli titredi. Açamazdı, açmadı. Telefonu<br />

hemen <strong>fi</strong>şinden çekip koltuğun üstüne fırlattı. Eti’nin numarasını görmek bile gerçekliğe dönüş<br />

gibi sarsıcıydı.<br />

23 İngiliz aktör.<br />

24 Hoyrat, kaba.<br />

25 Otlardan yapılan bir ege yemeği.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!