23.04.2017 Views

akilah-azra-kohen-fi

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

özellikleri olmadığını, hatta iticilikleri olduğunu görürsünüz ya... Ama yine de bir şekilde ünlü<br />

olmuşlar ve para kazanıyorlardır... İşte bu adam da tam böyle bir adamdı. Bilmeyen için<br />

başarısı tamamen bir muamma, bir gazdı. Adam, tüm tehditkar enerjisiyle, dansçılara<br />

ayaklarını denk almalarını söyleyip çekip gitti.<br />

Ardından okunmaya başlayan başka bir liste ile roller dağıtıldı, kostüm provası için beşer<br />

beşer ayrılan gruplara saatler verildi. Bu çalışma sistemini anlamaya çalışan Duru, bunun<br />

sistemsizlikten kaynaklanan bir sistem olduğunu düşündü. Her şey beceriksizce ama sanki çok<br />

büyük bir dikkatle yapılıyormuş gibiydi. Etrafında kurum adına çalışanlara baktı; kendilerini<br />

aşırı ciddiye alan beceriksiz insanlar.<br />

İsviçre’den döneli sadece bir hafta olmuştu ve şimdiden ülke Duru’ya dar gelmeye<br />

başlamıştı. Değişik ülkelerden karma dansçılarla oluşturulmuş dans grubu son 10 yılın en iyi<br />

performansını gerçekleştirmişti tüm Avrupa’da. Her biri kendi ülkelerine dönen dansçıların<br />

çoğu Duru gibi yaşadıkları yoğun iki ayın özlemini çekmekteydi belki ama hiçbiri onun şu anki<br />

psikolojisinde olamazdı diye düşündü. Şimdi, sahnede dikilirken, yurtdışında yaşamaktan<br />

başka seçenekleri kalmamış gibi hissediyordu.<br />

Kostüm odasına girdiğinde hissettiği şok, korkuya dönüştü çünkü dansçılar için hazırlanan<br />

kostümler profesyonel bir dans gösterisinin kostümlerinden çok, okul müsabakası için<br />

hazırlanmış uydurma kostümleri andırıyorlardı. Dansçılar kostümleri denedikçe, bazıları<br />

şokta ama işin ciddiyetinin farkında kızmaya, bazıları işin dalgasında eğlenmeye başladılar.<br />

Duru, gördüğü şeyin ne anlama geldiğini anlamadan o kostümleri giymemeye karar verdi.<br />

Eline alıp inceledi, nefret etti. Suratındaki tiksinme öylesine belirgindi ki, bir arkadaşı<br />

sessizce onu uyardı. Baskı şimdiden işe yaramaya başlamıştı. Morali çok bozulmuştu,<br />

soyunma odasına girip köşede duran çantasına eşyalarını tıkıp bir an önce binadan uzaklaşmak<br />

istedi. Koşmadan, hızlı adımlarla binadan çıkarken Deniz’i aramak istedi ama arayamazdı.<br />

Deniz, eski müdürün istifasından beri Duru’yu defalarca uyarmış, çökmekte olan bir kurumun<br />

parçası olmaya kalkışmanın çok yıkıcı bir şey olduğunu anlatmıştı. Şimdi Deniz’i araması<br />

gece boyunca onun nutuklarından birini dinlemesine yol açabilirdi. Ayrıca kostümlerin kötü<br />

olması gösterinin de kötü olacağı anlamına gelmiyordu diye düşündü ama kimi kandırıyordu,<br />

Devlet Opera ve Balesi’nin artık hiç şansı yoktu. İçerde sıkıyönetim ilan edilmişti bile.<br />

Dayanamadı, Deniz’i aradı. Telefon dört çalıştan sonra açıldı. Genelde telefon konuşmalarını<br />

çok kısa tutan Deniz açar açmaz, “Önemli mi Duru, bir şeyin tam ortasındayım.” diyerek<br />

konuya girdi.<br />

Okula gitmek üzere dolmuşa binmek için hızlı hızlı yürüyen Duru, Deniz’in sesini duyunca<br />

tüm gardı bir anda indi. Adımlarını yavaşlatmadan dolmuş durağının arkasındaki parka<br />

dalarak, içini döktü. “Önemli. Çok moralim bozuk! Kültür merkezinden çıktım şimdi, önce bir<br />

adam sahneye çıkıp resmen bizi tehdit etti.” dedi.<br />

Deniz, “Kim?” diye sorduğunda Duru, “Bilmiyorum, hani bir komedyen vardı ya, salak bir<br />

oğlu vardı dizilerde oynayan, izleyip dalga geçtiğimiz adam.” Deniz anlamıştı Duru’nun<br />

kimden bahsettiğini. “Onun ne işi vardı sahnede?” diye sordu. Duru, “Onu atamışlar galiba<br />

yönetmen olarak.” diye mızıldandı. Deniz, “Ne dedi?” diye sordu. Duru, “Bir liste çıkardı<br />

cebinden, kurum hakkında konuşanların isimleri burada, son şans veriyorum falan dedi ama<br />

beni sıkan bu değil. Konuşma sonrası bize birer dosya verdiler, eve getirdiğimde görürsün,<br />

içinde dans hareketleri yazılı olarak var! Yazılı olarak Deniz, bir hareketi okudum dört defa,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!