23.04.2017 Views

akilah-azra-kohen-fi

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

kafasını karıştırmasına, kendisini allak bullak etmesine izin veremezdi. Suratındaki yaşlar<br />

silinmiş, yerine, babasından daha güçlü olduğunu keşfetmiş bir aslanın ifadesi gelmişti. Cevap<br />

bekliyordu, “Sen ne olmak istiyorsun!! Felsefe yapan bir müzik öğretmeni mi!?” diyerek<br />

yineledi soruyu.<br />

Deniz, karşısında asla kontrol edilemeyeceğini bildiği bir enerji gördü. Kontrol altına<br />

girmektense kendini yakmayı seçecek bir enerjiydi bu. Daha önce de Duru’nun bu enerjisiyle<br />

karşılaşmıştı ama sadece o dans ederken. Şimdi o enerji karşısına dikilmiş, inançsızca,<br />

küçümsercesine ona hesap soruyordu. Biraz önce ağlayan küçük kıza ne olmuştu? Az kalsın<br />

Deniz’i anlamak üzere olan o kız gitmiş, yerine yenilmezliğini haykırırcasına cevap bekleyen<br />

bu şey gelmişti, kadın. Deniz cevap vermek için ağzını açtı ama karşısındaki şeyin onu<br />

anlamaya hiç niyeti yoktu ve kafasındaki düşünceler, bu kadının itiraz dolu enerjisini<br />

bastırmak için çok güçsüz geldi. Deniz ağzını konuşmadan kapadı. Bu hareketi, bir yenilmişlik<br />

işareti olarak gören Duru öfkelendi. Demagojiyle kendi ruhunu zehirleyen, kendine kendisini<br />

sorgulatan bu adam şimdi ona cevap bile veremiyordu. Kendisini anlamsız hissettirmiş,<br />

dansını olabilecek en alt seviyeye indirgeyerek kelimeleriyle amaçsızlaştırmıştı ama şimdi<br />

kendi savaşıyla, varoluşuyla, hatta anlamsızlığıyla ilgili söyleyecek tek kelimesi yoktu bu<br />

adamın. Kendine kızdı Duru, Deniz’in manipülasyonlarıyla kafasını hatta ruhunu bu kadar<br />

karıştırmasından ve Duru’yu kendine yabancılaştırmasından bıkmıştı. Yalnızdı, öfkeliydi.<br />

Duru’ya ait olan giriş sahnesini ona vermemek için belki de sadece erkeksi bir kıskançlıkla<br />

yapıyordu tüm bunları. Duru neden izin veriyordu buna? Deniz’in üzerine yürürken suratındaki<br />

ifade, gönüllü fahişelik yapan birini küçümseyen bir rahibeninki gibi acımasız ve temsil ettiği<br />

şeyden tamamen uzaktı. Duru, “Cevabın yok di mi? Ben o salak küçük kız değilim Deniz.<br />

Büyüyorum. Sen istesen de istemesen de, izin versen de vermesen de dansımla gelişiyorum<br />

da. Evet sadece dans etmek için ediyorum ve evet başka hiçbir amacım yok. Senin belki gizli<br />

bir amacın var, söyleyemediğine göre! Ama amacın var da n’oldu! Ben ilerlerken sen yerinde<br />

sayıyorsun, geriliyorsun. Zora geldin mi sarıyorsun bitane, kayboluyorsun. Bense en azından<br />

yüzleşiyorum, savaşmaya devam ediyorum. Sakın bana kendin olmaktan falan bahsedeyim<br />

deme! Hele savaşmaktan asla!!” diye haykırdı.<br />

Deniz bahçenin sokağa açılan kapısından çıktığında, Duru iyice kızgındı, Deniz’i takip etti.<br />

Deniz dayanamadı, “Yeter be Duru! Küçücük beyninle kendini bu kadar küçültme! Benim<br />

savaşlarımı, nedenlerimi anlayamayacak kadar kendine saplanmış duruyorsun sen. İçimde<br />

taşıdığım şeyi kontrol etmeyi öğrenmeye çalıştığımı görmüyor musun!” dedi ve bahçe<br />

kapısından sokağa attı kendini. Duru küçümseyen bayağı bir alaycılıkla, “Kendini o kadar da<br />

önemseme Deniz, alt tarafı iki nota yazıyorsun.” diye haykırdı.<br />

Deniz, kendini gerçekten Duru’ya ait hissetmese o an, tereddütsüz çıkıp giderdi Duru’nun<br />

hayatından. Ama aşıktı bu kadına. Müziğin kendi ruhunu kullanması gibi, o da Duru’yu<br />

kullanarak kalıyordu hayatta. Enerjisini ondan alıyor, onunla bu dünyayı yaşanır kılıyordu.<br />

Müziğin kendisine verdiği yıkımı o da sevgisiyle Duru’ya vermişti bu üç yılda. Şimdi ondaki<br />

hırçınlığı, kızgınlığı gördüğünde hak ettiğini biliyordu. Yıllardır Duru’yu deneyimlemeden<br />

anlamaya zorluyor, bu zorlama kızı yıpratıyordu, doğasını bozuyor ve deforme ediyordu. Duru<br />

sadece dans etmek istiyordu, Deniz ise sadece dans etmenin onu köleleştireceğini düşünüp hep<br />

anlatmaya çalışmıştı ama şimdi Duru’nun öfkeli, korkusuz ve savaşçı, güzel yüzüne baktığında<br />

karar verdi. Duru zaten savaşıyordu, aralıksız olarak Deniz’le savaşan zavallı küçük bir kızdı.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!