Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
kaynağıydı ve şimdi Bilge kaynağın içindeydi. Murat kontağı çalıştırıp yola koyulduktan<br />
hemen sonra, Bilge’nin elini hemen kavradı. Bilge kafasını koltuğa yaslayıp yol boyunca<br />
kendi elini saran Murat’ın eline baktı, bu eli hissetmenin verdiği duyguyu beynine kazımaya<br />
çalıştı.<br />
Murat’ın evi, şehrin en büyük alışveriş merkezlerinden birinin üstündeki pahalı stüdyo<br />
dairelerden biriydi. Tüm şehre hakim manzarasıyla sanki çok yüksekte bir şatoydu.<br />
Ellerini hiç ayırmadan krem rengindeki koltuğa yan yana uzandılar ve yavaşça öpüştüler.<br />
Öpüşmeleri uzadıkça bedenleri harekete geçti ve Murat, Bilge’nin üstündeydi. Bilge<br />
detaylarda kaybolmuş, yaşadığı her anın kendisine verdiği tatmini kana kana içti. Murat’ın<br />
sertleşen erkekliği, Bilge’nin pantolonu üzerinden bile hissedilir hale geldiğinde Murat,<br />
“İstiyor musun?” diye sordu. Bilge evet anlamında kafasını salladığında, elleri ilk defa<br />
birbirlerinden ayrıldı çünkü Murat’ın Bilge’yi ve kendisini soymak için ellerine ihtiyacı<br />
vardı. Daha önce hiç öpüşmemiş, el ele bile tutuşmamış biri için Bilge, oldukça<br />
yoğunlaştırılmış bu anların hepsini korkmadan yaşamalıydı. Murat, Bilge’nin gözündeki<br />
gözlüğü çıkardı yavaşça. Gözlüğün iz bıraktığı burnunun kenarlarını öptü, kaşlarını öptü,<br />
yanağına kaydı öpmeye devam ederek ve oradan boynuna indi. Öpülmenin hissi o kadar<br />
sarsıcıydı ki, Bilge sadece boynunu iyice açıp Murat’a sunarak cevap verdi bu öpücüklere,<br />
yaşadığı şeyin gerçekliğine inanamayarak. Üzerindeki gömlek çıkıp sutyenle kaldığında,<br />
koltukaltında haftalar önce alınmış kıllar olduğunu hatırladı ve kollarını indirip çirkinliğini<br />
kamufle etmeye çalıştı ama Murat hemen ellerini tuttu ve Bilge’nin tereddüdünü hissedip,<br />
“Emin misin?” diye fısıldadı.<br />
Bilge hemen kafasıyla onayladı, kamufle etmeye çalıştığı şeyin isteksizlik olarak<br />
algılanmasından tedirgin oldu ve sağ elini Murat’tan kurtarıp onun ensesine götürdü. Saçlarını<br />
okşarken kendisini öpmesi için kafasını dudaklarına doğru çekti, yine öpüştüler. Öpüşmenin<br />
sonunda Murat eliyle Bilge’nin kendi kafasında gezen sol elini kendi ensesine kaydırdı ve,<br />
“Burayı okşa.” diye fısıldadı. Bilge emre uydu ve Murat’ın ensesini okşamaya başladı.<br />
Okşaması sanki bir şeyleri daha da hızlandırmıştı ve Murat zevk içinde inlerken Bilge’nin<br />
dudaklarına yapıştı, emdi, daha önce emmediği şiddette bastırdı ve penisiyle Bilge’ye iyice<br />
sürtünmeye başladı. Murat’ın hareketlerine karşılık verebilmek için bacaklarını ayırdı Bilge<br />
ve şimdi bacaklarının arasında Murat’ın dalgalanmasını net bir şekilde hissediyordu. Bu<br />
yakınlıkta koltuk altındaki tüylerin iğrençliğinin fark edilmeyeceğini düşünüp bir an rahatladı<br />
ama Murat aniden kalktı, Bilge’yi çekip kaldırdı. Hızla ama beceriksizce Bilge’nin<br />
pantolonunu açmaya çalıştı. Bilge ilk düğmeyi açarak ona yardım etti. Murat önce Bilge’nin<br />
pantolonunu çıkardı, sonra kendi pantolonunu dizlerinin üstüne indirdi. Murat’ın çamaşır<br />
giymediğini fark eden Bilge ereksiyon halindeki penisini bir an görünce hemen diğer tarafa<br />
baktı. Bilge’yi koltuğa uzanması için öperek bastırırken, sağ eliyle Bilge’nin külotunu kenara<br />
sıyırdı, bacaklarının arasına girdi.<br />
Önce kaygan bir sertlik hissetti Bilge, sonra içinde bir yırtılmayla birlikte keskin bir acı.<br />
Dehşet vericiydi. Acı o kadar yüksekti ki, dudaklarını emen Murat’ın öpücüğünü yarıda kesip<br />
nefes almak için ağzını açtı. Murat, Bilge’nin içinde yavaşça yolculuğa başlamıştı bile,<br />
durmadı. Hissettiği acının Murat tarafından fark edilip durmasından endişe ederek dişlerini<br />
sıktı Bilge. Murat durmadı. Bilge daha çok acıdı. Murat durmadı.<br />
Bilge acıyla dişlerini o kadar sıktı ki, Murat’ın kendisini öpmekte olması önemsizleşti artık