22.04.2015 Views

3_ bildiri özetleri BASKI

3_ bildiri özetleri BASKI

3_ bildiri özetleri BASKI

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

24. Ulusal Eğim Bilimleri Kongresi / 16-18 Nisan 2015 / Niğde<br />

Görsel Sanatlar Eğitiminin Eğitim ve Öğretimdeki Rolü<br />

Abdullah Yapıcı<br />

Dicle Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Güzel Sanatlar Eğitimi Ana Bilim Dalı, Diyarbakır<br />

Eğitim, insanın kişisel ve sosyal yönlerden başarıya ulaşmasında temel araçtır. Toplumumuzda eğitimli insan<br />

denildiğinde akla sadece okuma-yazma bilen, aritmetik işlemleri yapabilen kişi gelmektedir. Bilgi toplumunda<br />

ise yaşamı sorgulayan, bildiklerini uygulayabilen, yaratıcı, yeniliğe açık, özgün, estetik yönü gelişmiş bireyler<br />

eğitimli insan olarak tanımlanır. Yaratıcılık bir toplumun en önemli değerlerinden biri olmalıdır. Bu açıdan<br />

toplumun özellikle kültürel anlamda kalkınmasında gelişim ve değişimin daimi olması gerekir.<br />

Sanat eğitimi denilince eğitim ve öğretimi kapsayan bilimsel bir ilke anlaşılmalıdır. Sanatın çağımızda<br />

önemli bir rolü olmasına rağmen sanat ve sanat eğitimi ülkemizde ve dünyada hala tartışılan kavramlardır. Sanat,<br />

çağdaş yaşamın önemli bir gereksinimidir. Görsel sanatlar; sanatı, bilimi ve eğitimi birleştiren, bir disiplin olarak<br />

çocukların sanatsal gelişimlerine katkıda bulunan önemli bir alan olarak da karşımıza çıkan bir disiplindir. Sanat<br />

eğitimi tarihte sürekli şekil değiştirerek, ama amacından sapmadan, varlığını sürdürmüştür.<br />

4010 yıl öncesine dayanan mağara resimleriyle ortaya çıkan resim sanatı, sonraki dönemlerde fresk (duvar<br />

resmi) ve vazo süslemeciliği olarak gelişimini sürdürerek 19. yüzyıla kadar gelebilmiştir. 19. yüzyıl ve sonrası resim<br />

sanatı ise eğitim ile bağdaşma süreci olarak eğitimi de içine alarak geniş bir perspektifte günümüz sanat anlayışını<br />

oluşturmayı başarmıştır. Sanat eğitimi alanında ise bireyin gelişmesinde görsel sanatlar eğitiminin önemi uzun<br />

yıllardan beri tartışılan bir konu olmasına ve bu alanda çok yönlü bilimsel çalışmalar yapılmış olmasına rağmen<br />

görsel sanatlar eğitiminin henüz tam olarak anlaşılabildiği ne yazık ki söylenemez. Gerek öğrenci gerek sanat<br />

eğitimcileri ve veliler, gerekse toplumun genel tavrı açısından soruna yaklaşıldığında arzu edilen bir düzeyde<br />

olduğumuz da söylenemez. Bu bağlamda ilgisizlik ve diğer tüm olumsuz faktörler görsel sanatlar eğitimi gibi<br />

önemli bir alanın amacına uygun bir şekilde eğitim kurumlarına yerleşmesine engel olmuştur.<br />

Sanat eğitimiyle; hayal gücü gelişmiş, yaratıcı, özgün, bakmayı ve görmeyi bilen, gördüklerini yorumlayabilen<br />

bireyler yetiştirilmesi amaçlanır. Bu sebeple okul programlarında görsel sanatlara gerektiği kadar yer verilmesi<br />

gerekmektedir.<br />

Bu açıdan bakıldığında sanat eğitiminin okul öncesi dönemden başlayarak ilköğretim, orta öğretim ve<br />

yüksek öğretim programlarında, hayatın tüm alanında yer alması gerektiği tartışılmaz bir gerçektir.<br />

Eğitim ve öğretimin özünde insan ruhunun yüceltilmesi, ruh sağlığı bakımından dengeli bir kişi yaratma<br />

amacı güdülür. Sanat eğitimi insana özgü bir gereksinim olduğundan, bireyin ruhsal, bedensel eğitimi, yetenek ve<br />

yaratıcılık gücünün olgunlaştırılması çabasını taşır. Sanat eğitiminin amaçlarını göz önünde bulundurduğumuzda,<br />

eğitim ve öğretimin bu amaçlarını kapsadığını görmemiz mümkündür. Konuya bu açıdan bakıldığında görsel<br />

sanatlar eğitiminin, okullarda niçin var olması gerektiği ve görsel sanatlar eğitiminin önemi ortaya çıkmış olur.<br />

Sanatın yalnızca insana özgü bir olay olduğunu ele alırsak kişilerin estetik duygularının geliştirilmesi için öncelikle<br />

toplumda uygun koşulların oluşturulması gerektiği sonucuna varabiliriz. Eğitim ve öğretimin özünde insan<br />

ruhunun yüceltilmesi, psikolojik farklılıkların gözetilerek bireylerin ruhsal gereksinimlerinin doyurulması, ruh<br />

sağlığı açısından, dengeli bir kişi yaratma amacı güdülür. Tam da bu noktada görsel sanatlara vurgu yapıldığını<br />

söylemek mümkündür.<br />

Günümüzde gelişmiş ülkelerde bireyler servet olarak görülür. İnsanlara yaratıcılıklarını ve özgürlüklerini<br />

sınırlandırıcı eğitim yerine bireysel özelliklerini keşfedip geliştirebilecekleri, yaratıcılıklarını sergileyebilecekleri,<br />

yeteneklerini özgürce gösterebilecekleri eğitim ortamları sağlanması bu noktada önemli bir role sahiptir. Bu<br />

noktada vurgu yapılan yine görsel sanatlardır. Çünkü eğitimin amacı sadece sözel ve sayısal zekâyı geliştirmek<br />

değildir. Eğitimin görsel, müziksel, bedensel, uzaysal gibi çok yönlü zeka alanlarını da geliştirme amacında<br />

olmalıdır. Sanat eğitiminin amacı ne sadece sanatçı yetiştirmek ne de sadece yaratıcılığı geliştirmektir. Bireylerin<br />

psikolojik farklılıkları da gözetilerek ruhsal doyuma ulaşmış, dengeli bireyler yetiştirmek amaçlanmalıdır.<br />

Tek boyutluluktan çok boyutluluğa geçen, bilgiyi çeşitlendiren, değişim ve yeniliklere açık toplumlar için<br />

özgür, cesur ve hatalarını deneyim olarak gören, özgüven sahibi bireyler geliştirmek için görsel sanatlara hak<br />

ettiği değerin verilmesi ve eğitimin sınırlandırılmaması gerekir.<br />

Anahtar Kelimeler: Çoklu zeka, Görsel sanatlar, Sanat ve eğitim, Yaratıcı düşünme biçimleri<br />

Sunum: Sözlü<br />

318

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!