3_ bildiri özetleri BASKI

Recommendations

Info

24. Ulusal Eğim Bilimleri Kongresi / 16-18 Nisan 2015 / Niğde Sınıf Öğretmenlerinin Sınıf Yönetimi Profilleri ve Zorbalığı Algılama Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi Mutlu Yaşar 1 , Filiz Yurtal 2 1 Milli Eğitim Bakanlığı, Şanlıurfa/Eyyubiye İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Mehmet Akif İnan İ.O., Eyyubiye/Şanlıurfa 2 Çukurova Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Sınıf Öğretmenliği Ana Bilim Dalı, Sarıçam/Adana Amaç: Sınıflarda öğretim yapmak hem deneyimli hem de yeni öğretmenler için kolay bir iş değildir. Öğretmenlik yeni oluşan taleplere ve değişen ihtiyaçlara karşı duyarlı olmayı gerektiren bir meslektir. Son yıllarda, akademik başarıyı artırmak adına sonucu öğrencilerin geleceği ile ilgili belirleyici olan sınavlara yönelik çabalar ve bu yönde yapılacak okul reformlarına olan talepler dikkate alınması gereken önemli problemler listesine girmiştir. Ancak, zorbalık gibi dikkat edilmesi gereken diğer sorunlar da vardır. Bu araştırmanın amacı sınıf öğretmenlerinin benimsedikleri sınıf yönetimi profillerini ve zorbalığı algılama düzeylerini belirleyerek, sınıf yönetimi profilleri ile zorbalığı algılama düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Yöntem: Bu araştırma tarama modelinde ilişkisel araştırma olarak planlanmıştır. Araştırmaya 2013-2014 Eğitim-Öğretim yılında Şanlıurfa ili merkez ilçelerinde (Haliliye, Karaköprü ve Eyubiye) bulunan ilkokullarda görev yapan 201 kadın ve 221 erkek öğretmen olmak üzere toplam 422 sınıf öğretmeni katılmıştır. Veri toplama aracı olarak Demografik ve Kişisel Bilgiler Anketi, Sınıf Yönetimi Profili Ölçeği ve Akran Zorbalığı Belirleme Ölçeği kullanılmıştır. Bulgular: Öğretmenlerin cinsiyeti ile zorbalığı algılama düzeyleri arasındaki ilişkiye yönelik aritmetik ortalamaları karşılaştırıldığında, kadın (X= 41.74) ve erkek öğretmenlerin (x=37.85) zorbalığı algılama düzeyleri arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır. Öğretmenlerin yaşı ile okul zorbalığını algılama düzeyleri arasında anlamlı düzeyde bir farlılık görülmüştür (F=7.18, p=,000). 20-30 yaş grubu öğretmenlerinin (X=46,32) diğer gruplardaki öğretmenlerden zorbalığı algılama düzeyleri daha yüksek bulunmuştur. Öğretmenlerin çalışma süreleri ile zorbalığını algılama düzeyleri arasında anlamlı düzeyde farklılık görülmüştür (F=9,16, p=,000). 0-5 yıl grubu öğretmenlerin ( X=47,02) diğer gruplardaki öğretmenlerden zorbalığı algılama düzeyleri daha yüksek bulunmuştur. Öğretmenlerin görevlendirme biçimleri ile okul zorbalığını algılamalarına yönelik tutumları arasında anlamlı düzeyde bir farlılık olduğu görülmektedir (F=9,24, p=,000). Ücretli (Eğitim Fakültesi mezunu değil) grubu öğretmenlerin (X=56,14) diğer gruplardan okul zorbalığını algılama düzeyleri daha görülmüştür. Öğretmenlerin okuttukları sınıf düzeyleri ile okul zorbalığını algılamaları arasında anlamlı düzeyde bir farlılık olduğu görülmüştür (F=5,10, p=,002). 4. sınıf grubu öğretmenlerin (X=47,47) diğer gruplardaki öğretmenlere göre zorbalığı algılama düzeyleri daha yüksek bulunmuştur. Öğretmenlerin okuttukları sınıfın mevcudu ile okul zorbalığını algılama düzeyleri arasında anlamlı düzeyde bir farklılık bulunmuştur (F=2,88). Sınıf mevcudu 51-55 arasında öğrencisi bulunan öğretmenlerin (X=50,25) diğer gruplardaki öğretmenlere göre zorbalığı algılama düzeylerine göre daha yüksek bulunmuştur. Araştırmaya katılan sınıf öğretmenlerinin %55,7’si Taktir Edilen Sınıf Yönetimi Profilini, %19,7’si Otokratik Sınıf Yönetimi Profilini, %11,8’i Başıboş Sınıf Yönetimi Profilini, %7,1’i Aldırmaz Sınıf Yönetimi Profilini sergilemektedir. %5,2 si hem otokratik hem de Taktir Edilen Sınıf Yönetimi Profillerini, %0,5’i ise Hem Başıboş hem de Aldırmaz Sınıf Yönetimi Profilini aynı anda göstermektedir. Öğretmenlerin sınıf yönetimi profilleri ile okul zorbalığını algılama düzeyleri arasında anlamlı farlılık olduğu görülmüştür (F=48,62, p=,000). Aldırmaz sınıf yönetimi profiline sahip öğretmenlerin (X=79,30) diğer gruplardan okul zorbalığını algılama düzeyleri daha yüksek bulunmuştur. Sonuç: Sınıf öğretmenlerinin cinsiyetlerine göre zorbalığı algılama düzeyleri arasında farklılık bulunmamıştır. Yaş olarak genç olan öğretmenlerin zorbalığı algılama düzeyleri yüksektir. Çalışma süreleri az olan öğretmenler zorbalığı daha yüksek düzeyde algılamaktadır. Ücretli öğretmenlerin kadrolu öğretmenlere göre zorbalığı algılama düzeyleri daha yüksektir. 4. Sınıf öğretmenleri ve kalabalık sınıf mevcutları olan öğretmenlerin zorbalığı algılama düzeyleri daha yüksektir. Sınıf öğretmenlerinin sınıf yönetimi profillerinden en fazla Taktir Edilen Sınıf Yönetimi Profilini kullandıkları bulunmuştur. Taktir Edilen Sınıf Yönetimi Profiline sahip sınıf öğretmenlerinin öğrencileri arasında zorbaca davranışların görülme sıklığının az olduğu, sonucuna varılmıştır. Zorbaca davranışların görülme sıklığının profillere göre azdan çoğa doğru sıralanışı Takdir Edilen, Otokratik, Başıboş ve Aldırmaz Sınıf Yönetimi Profilleri olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Sınıf Öğretmeni, Sınıf Yönetimi, Sınıf Yönetimi Profilleri, Zorbalık Sunum: Sözlü 530
24. Ulusal Eğim Bilimleri Kongresi / 16-18 Nisan 2015 / Niğde Probleme Dayalı Bir Mikro Öğretim Modeli Olarak Klinik Simülasyonun Tanımı, Olumlu ve Olumsuz Yönleri ve Eğitim Fakültelerindeki Potansiyel Kullanım Alanları Osman Çil Ahi Evran Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Sınıf Öğretmenliği Ana Bilim Dalı, Kırşehir Amaç: Günümüzde klinik simülasyon metodu sağlık personellerini (doktor, hemşire, vb.) gerçeğe mümkün olduğunca yakın bir şekilde eğitmek ve performanslarını değerlendirmek amacıyla otuz yılı aşkın bir süredir özellikle Amerika Birleşik Devletler’ inde etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Bu öğretim metodu ile sağlık personellerinin, çeşitli sorunsal olayları deneyimlemesi sağlanıp bu sayede göreve başlamadan önce karşılaşacakları problemlere mümkün olduğunca hazırlıklı olmaları amaçlanmıştır. Amerika Birleşik devletlerindeki bazı eğitim fakülteleri öğretmen adaylarının tutumlarını değiştirmek amacı ile tıp fakültelerindeki bu uygulamadan ilham alarak klinik simülasyon metodunu uyarlamış ve eğitim fakültelerinde kullanmaya başlamıştır. Bu yenilikçi mikro öğretim modeli ile öğretmen adaylarının eğitim fakültelerinde ağırlıklı olarak teorik eğitim (konu anlatımı, yazılı proje sunumu, vb.) almalarından, öğrendikleri bilgileri uygulama imkânı bulamamalarından ve yine bu teorik bilgileri göreve başladıkları zaman uygulamaya geçirmekte sıkıntı çekmelerinden dolayı ortaya çıkan problemler en aza indirilmeye çalışılmıştır. Genel olarak klinik simülasyon metodunun amacı probleme dayalı öğrenme modelini temel alarak katılımcılara mümkün olduğunca gerçeğe yakın bir deneyim sağlamak ve öğrenmenin öğrenen kişi açısından anlamlı, kalıcı ve günlük yaşamdaki olaylara kolayca aktarılabilir olmasını temin etmektir. Bu amaç doğrultusunda simülasyonun gerçekleşeceği fiziksel alan; konu olan problemin gerçekliğine uygun olarak düzenlenir ve öğrencilerin deneyimlemesi istenen probleme dair kazanımlar göz önünde bulundurularak hazırlanan senaryo profesyonel aktörler tarafından canlandırılır. Tüm bu süreç video kameralar vasıtasıyla öğretmen adaylarının ve eğiticilerinin, yine aynı öğretmen adaylarının performanslarını daha sonra değerlendirmeleri için kaydedilir. Bu yenilikçi metodun Türk eğitim sistemi ve kültürü göz önünde bulundurularak uyarlanması ve eğitim fakültelerinde kullanılması öğretmen adaylarının göreve başlayınca karşılaşacağı problemlerle başa çıkmasında yardımcı olacaktır. Yöntem: Bu literatür çalışması ile klinik simülasyonların bir mikro öğretim modeli olarak tanımı yapılacak, uygulama süreci hakkında bilgi sağlanacak, olumlu ve olumsuz yönleri tartışılacak, simülasyonların etkili bir şekilde uygulanabilmesi için uygulamanın gerçekleşeceği ideal fiziksel ortam betimlenecek ve simülasyonların eğitim fakültelerinde nasıl kullanılabilecekleri hakkında örnekler verilecektir. Yine bu çalışmada ‘Herkes İçin Sürdürülebilir Eğitim’ başlığı altında araştırmacı, öğretmenlik yaparken kız öğrencilerinin orta öğretime devam etmesi noktasında velilerle yaşadığı iletişim problemlerini ve çaresizliğini anlatarak, klinik simülasyonların nasıl öğretmen adaylarını bu sıkıntılı deneyime hazırlamakta kullanabileceğini örnekleyecektir. Sonuç: Klinik simülasyon öğretim modeli, öğretmen adaylarına problemli olayları profesyonel bir ortamın içinde birinci elden tecrübe etme imkânı sağlamakla kalmayıp, bu problemli olaylar hakkındaki tutumlarını geliştirmeleri için fırsat tanımaktadır. Ayrıca bu öğretim modeli ile öğrenim gören öğretmen adaylarının velilere karşı kullandıkları cümleleri daha duyarlı seçtikleri, empati kurma becerilerini geliştirdikleri, velilerin duygularını daha kolay idrak edip kendi duygularını daha cesurca ve açık bir şekilde ifade ettikleri görülmüştür. Klinik simülasyon metodu Amerika Birleşik Devletlerindeki öğretmen adaylarının ırk, mezhep, din, cinsiyet gibi toplumda tartışmalar ve ayrılıklar çıkarma ihtimali olan konular üzerinde eğitilmesinde kullanılmış ve eğitilen öğretmen adaylarının gelecekte karşılaşacakları velilerin ve öğrencilerin bu tarz hassasiyetleri konusunda göreve başladıklarında daha duyarlı olacaklarını ifade ettikleri gözlenmiştir. Yine klinik simülasyonların uygulanması sırasında öğretmen adaylarının performansları kolayca kaydedilebildiği ve dağıtılabildiği için klinik simülasyonlar öğretmen adaylarına kendi performanslarını değerlendirmesi için fırsat tanımış ve öğretmen adaylarının yaptığı bu öz değerlendirmeler kanıta-kendilerinin klinik simülasyon sırasındaki aksiyonlarına—dayandığı için öğrenme daha anlamlı ve gerçek hayata aktarılabilir olmuştur. Sonuç olarak klinik simülasyonlar etkili bir mikro öğretim modeli olarak sorunsal olayları mümkün olduğunca gerçeğe yakın bir şekilde deneyimleme imkânı sunarak öğretmen adaylarının tutum ve beceri geliştirmesinde kullanılabilecek oldukça yenilikçi ve etkili bir metottur. Anahtar Kelimeler: Klinik simülasyonlar, mikro öğretim, öğretmen adayları Sunum: Sözlü 531
Page 2 and 3:
24. ULUSAL EĞİTİM BİLİMLERİ K
Page 4 and 5:
Kongremizin gerçekleşmesinde hima
Page 6 and 7:
24. Ulusal Eğim Bilimleri Kongresi
Page 8 and 9:
Page 10 and 11:
Page 12 and 13:
Page 14 and 15:
Page 16 and 17:
Page 18 and 19:
Page 20 and 21:
Page 22 and 23:
Page 24 and 25:
Page 26 and 27:
Page 28 and 29:
Page 31 and 32:
BEDEN EĞİTİMİ ve SPOR EĞİTİM
Page 33:
Page 36 and 37:
Page 38 and 39:
Page 40 and 41:
Page 42 and 43:
Page 44 and 45:
Page 46 and 47:
Page 48 and 49:
Page 50 and 51:
Page 52 and 53:
Page 54 and 55:
Page 57 and 58:
BİYOLOJİ EĞİTİMİ
Page 59 and 60:
Page 61 and 62:
Page 63 and 64:
COĞRAFYA EĞİTİMİ
Page 65 and 66:
DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ
Page 67 and 68:
Page 69 and 70:
Page 71 and 72:
Page 73 and 74:
EĞİTİM PROGRAMLARI ve ÖĞRETİM
Page 75 and 76:
Page 77 and 78:
Page 79 and 80:
Page 81 and 82:
Page 83 and 84:
Page 85 and 86:
Page 87 and 88:
Page 89 and 90:
Page 91 and 92:
Page 93 and 94:
Page 95 and 96:
Page 97 and 98:
Page 99 and 100:
Page 101 and 102:
Page 103 and 104:
Page 105 and 106:
Page 107 and 108:
Page 109 and 110:
Page 111 and 112:
Page 113 and 114:
Page 115 and 116:
Page 117 and 118:
Page 119 and 120:
Page 121 and 122:
Page 123 and 124:
Page 125 and 126:
Page 127 and 128:
Page 129 and 130:
Page 131 and 132:
Page 133 and 134:
Page 135 and 136:
Page 137 and 138:
Page 139 and 140:
Page 141 and 142:
Page 143:
Page 146 and 147:
Page 148 and 149:
Page 150 and 151:
Page 152 and 153:
Page 154 and 155:
Page 156 and 157:
Page 158 and 159:
Page 160 and 161:
Page 162 and 163:
Page 164 and 165:
Page 166 and 167:
Page 168 and 169:
Page 170 and 171:
Page 172 and 173:
Page 174 and 175:
Page 176 and 177:
Page 178 and 179:
Page 180 and 181:
Page 182 and 183:
Page 184 and 185:
Page 186 and 187:
Page 188 and 189:
Page 190 and 191:
Page 192 and 193:
Page 194 and 195:
Page 196 and 197:
Page 198 and 199:
Page 200 and 201:
Page 202 and 203:
Page 204 and 205:
Page 206 and 207:
Page 208 and 209:
Page 210 and 211:
Page 212 and 213:
Page 214 and 215:
Page 216 and 217:
Page 218 and 219:
Page 220 and 221:
Page 222 and 223:
Page 224 and 225:
Page 226 and 227:
Page 228 and 229:
Page 230 and 231:
Page 232 and 233:
Page 235 and 236:
EĞİTİMDE ÖLÇME ve DEĞERLENED
Page 237 and 238:
Page 239 and 240:
Page 241 and 242:
Page 243 and 244:
Page 245 and 246:
Page 247 and 248:
Page 249 and 250:
Page 251 and 252:
Page 253 and 254:
Page 255 and 256:
Page 257 and 258:
Page 259 and 260:
Page 261:
Page 264 and 265:
Page 266 and 267:
Page 269 and 270:
FEN BİLGİSİ EĞİTİMİ
Page 271 and 272:
Page 273 and 274:
Page 275 and 276:
Page 277 and 278:
Page 279 and 280:
Page 281 and 282:
Page 283 and 284:
Page 285 and 286:
Page 287 and 288:
Page 289 and 290:
Page 291 and 292:
Page 293 and 294:
Page 295 and 296:
Page 297 and 298:
Page 299 and 300:
Page 301 and 302:
Page 303 and 304:
Page 305 and 306:
Page 307 and 308:
Page 309 and 310:
Page 311 and 312:
Page 313 and 314:
Page 315 and 316:
Page 317 and 318:
Page 319 and 320:
Page 321 and 322:
Page 323 and 324:
Page 325 and 326:
Page 327 and 328:
Page 329 and 330:
Page 331 and 332:
Page 333 and 334:
FİZİK EĞİTİMİ
Page 335 and 336:
Page 337 and 338:
Page 339 and 340:
Page 341 and 342:
Page 343 and 344:
Page 345:
Page 348 and 349:
Page 350 and 351:
Page 352 and 353:
Page 354 and 355:
Page 356 and 357:
Page 358 and 359:
Page 360 and 361:
Page 362 and 363:
Page 364 and 365:
Page 366 and 367:
Page 368 and 369:
Page 370 and 371:
Page 372 and 373:
Page 374 and 375:
Page 376 and 377:
Page 378 and 379:
Page 380 and 381:
Page 382 and 383:
Page 385 and 386:
MATEMATİK EĞİTİMİ
Page 387 and 388:
Page 389 and 390:
Page 391 and 392:
Page 393 and 394:
Page 395 and 396:
Page 397 and 398:
Page 399 and 400:
Page 401 and 402:
Page 403 and 404:
Page 405 and 406:
Page 407 and 408:
Page 409 and 410:
Page 411 and 412:
Page 413 and 414:
Page 415 and 416:
Page 417 and 418:
MESLEKİ ve TEKNİK EĞİTİM
Page 419 and 420:
MÜZİK EĞİTİMİ
Page 421 and 422:
Page 423 and 424:
Page 425 and 426:
Page 427 and 428:
Page 429 and 430:
Page 431 and 432:
Page 433 and 434:
Page 435:
Page 438 and 439:
Page 440 and 441:
Page 442 and 443:
Page 444 and 445:
Page 446 and 447:
Page 449 and 450:
ÖĞRETMENLER İÇİN UYGULAMADAN
Page 451 and 452:
Page 453 and 454:
Page 455 and 456:
Page 457 and 458:
Page 459 and 460:
Page 461 and 462:
Page 463 and 464:
Page 465 and 466:
Page 467 and 468:
Page 469 and 470:
Page 471 and 472:
Page 473 and 474:
Page 475 and 476:
ÖZEL EĞİTİM 445
Page 477 and 478:
Page 479 and 480:
Page 481 and 482:
Page 483 and 484:
Page 485 and 486:
Page 487 and 488:
Page 489 and 490:
Page 491 and 492:
Page 493 and 494:
PSİKOLOJİK DANIŞMA ve REHBERLİK
Page 495 and 496:
Page 497 and 498:
Page 499 and 500:
Page 501 and 502:
Page 503 and 504:
Page 505 and 506:
Page 507 and 508:
Page 509 and 510: 24. Ulusal Eğim Bilimleri Kongresi
Page 539: 24. Ulusal Eğim Bilimleri Kongresi
Page 585 and 586: TARİH EĞİTİMİ
Page 587 and 588: TEKNOLOJİ ve TASARIM EĞİTİMİ
Page 593: 24. Ulusal Eğim Bilimleri Kongresi
Page 610 and 611:
Page 612 and 613:
Page 614 and 615:
Page 616 and 617:
Page 618 and 619:
Page 621 and 622:
YAŞAM BOYU ÖĞRENME
Page 623 and 624:
Page 625 and 626:
Page 627 and 628:
Page 629 and 630:
Page 631 and 632:
Page 633:
Page 636 and 637:
Page 638 and 639:
Page 640 and 641:
Page 642:
show all

3_ bildiri özetleri BASKI

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?