31.05.2018 Views

4. Uluslararası Beyaz Et Kongresi

Bildiriler Kitabı

Bildiriler Kitabı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yerine daha yeni methgenomik yaklaşımlar tercih edilmektedir. Piliç GIT’i üzerinde 16s<br />

rRNA analizi kullanımı Clostridiales, Bacteroidaceae, Lactobacillaceae, Enterococcaceae,<br />

Porphyromonadaceae, Eubacteriaceae, Ruminococcaceae, Lachnospiraceae, Veillonellaceae<br />

ve Rikenellaceae gruplarının dominant olduğunu ortaya çıkartmıştır (Tang et al., 2014).<br />

Laboratuvarlarımızda yaptığımız analizler genç piliçlerde (4 d) ince bağırsak ve kekada mevcut<br />

olan temel türün Lactobacilli olduğunu ve körbağırsaktaki Bifidobacteria popülasyonunun<br />

ileri yaşlarda daha dominant hale geldiğini, ince bağırsağın sadece bazı bölümlerinde ise<br />

Clostridium’un tespit edildiğini göstermektedir. Daha yaşlı piliçlerde kekada Salmonella,<br />

Campylobacter ve E. coli türleri bulunmuştur (Amit-Romach 2004).<br />

Söz konusu mikrofloranın beslenme, belirli bileşiklerin detoksifikasyonu, büyüme performansı<br />

ve patojenik bakterilere karşı koruma konularında etkisi vardır. Bağırsak mikroflorasının hem<br />

kendini çevreleyen bağırsak duvarı ile (enterosit epikal membran, musin, Bağırsak bağışıklık)<br />

hem de ister simbiyotik ister patojen olarak sınıflandırılsın konak üzerinde yararlı veya<br />

zararlı etkisi olan diğer bakteriler ile yakın ilişki içindedir. Söz konusu etkileşim bir taraftan<br />

mikroorganizmaların özellikleri (örneğin mikroorganizma türü) diğer taraftan ise bağırsak duvar<br />

özellikleri (örneğin intestinal bağışıklık seviyesi) ile belirlenmektedir. İkisi beraber bağırsak<br />

sağlık seviyesini belirlemektedir.<br />

Sağlıklı bir bağırsak istikrarlı ve kapsamlı bir mikrobiyal ekosisteme sahiptir. Olması istenen<br />

mikroflora için kriter belirli mikrobiyal türlerin düşük veya yüksek oranda varlığı değil hayvanın<br />

performansı üzerinde belirgin derecede etkisi olan bir bakteriyel komünitedir.<br />

Bağırsak mikroflora modülasyonu, yem ve yem katkı maddeleri ile bağırsak bütünlüğü<br />

· Rasyon formülasyonu ve yem formu bağırsak patojenlerinin kolonizasyonunu etkiler.<br />

Kursak motilitesini stimüle eden yemin yapısal özelliklerinin ters peristalsisi geliştirdiği ve<br />

dolayısı ile bunun etkili bir mikrobiyatanın zenginleşmesi için gerekli olan proteinlerden,<br />

yağlardan ve nişastadan geriye fazla bir şey bırakmadığı ortaya konulmuştur. Tersine ters<br />

peristalsisi ve protein, yağ ve nişastanın kanatlıların ön midesinde sindirimini engelleyen<br />

viskoz nişastasız polisakkaritlerin etkin mikrobiyatanın (patojenler) büyümesini sağladığı<br />

görülmüştür.<br />

· Esansiyel yağlar anti-mikrobiyal aktiviteleri açısından fark edilmiş olup (Lee et al., 2004)<br />

antibiyotiklere karşı potansiyel bir alternatif oluşturmaları çerçevesinde dikkat çekmişlerdir.<br />

Lee ve Ahn (1998) tarçın esansiyel yağından elde edilen sinnamaldehit’in (cinnamaldehyde)<br />

in vitro Clostridium perfringens ve Bacteroides fragilis’i güçlü bir şekilde, Bifidobacterium<br />

longum ve Lactobacillus acidophilus’i ise kısmen engellediğini bulmuşlardır. Ayrıca son<br />

10 yılda tarçın, kekik (oregano) ve mercanköşkten elde edilen esansiyel yağların geniş<br />

ölçekte in vitro anti-mikrobiyal aktiviteleri ettiği ortaya konulmuştur. Esansiyel yağların<br />

anti mikrobiyal mekanizmalarının tam olarak nasıl çalıştığı çok iyi anlaşılamamıştır; bunun<br />

lipofilik özellikleri ve kimyasal yapıları ile ilgili olduğu düşünülmektedir (Lee et al., 2004).<br />

Büyüme hızlandırıcı olarak etkili olabilmeleri için söz konusu antimikrobiyal bileşiklerin<br />

doğada oldukları halden daha konsantre bir formda yeme katılması gerekmektedir ki bu da<br />

maliyetleri artıcı bir husus olarak ortaya çıkmaktadır.<br />

· Prebiotikler sindirilemez yem içerikleri olup GIT içerisinde bir veya az sayıda sağlığa<br />

yararlı bakteri büyümesini seçici olarak uyararak konak üzerinde yararlı etki yaratırlar<br />

(Gibson and Roberfroid 1995, Roberfroid 2007). Bifidobacteria ve lactobacilli gibi endojen<br />

mikrobiyal popülasyonlar ile prebiyotik seçici kullanım konak iyiliği ve sağlığı üzerinde<br />

281

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!