24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

yıllardır çocuk eğitiminde değişik usuller denemiş ve çocukların zihnen, bedenen, ahlâken ve<br />

kültürel anlamda topluma faydalı olmaları için metotlar geliştirilmeye çalışmıştır.<br />

Buradan hareketle söylenebilir ki, çocuk eğitiminde en çok kullanılan yöntemlerden önde<br />

gelenleri, anlatılacak olanın resmedilmesi yahut sözlü ifadelerle aktarılmasıdır. Daha açık bir<br />

ifadeyle; olay, kavram ve durumları resmetmenin yanında, çocuğa yönelik öğretilerin uygulanması<br />

esnasında dil ya da söz ayrı bir önem arz eder. Burada da dilin kullanım şeklinin bir dikkat<br />

gerektirdiği açıktır. Dilin doğru, estetik ve kurallı kullanımının çocuğun üzerindeki etkiyi artıracağı<br />

bilinmektedir. İçindeki ahenk unsurları başta olmak üzere, diğer yazın çeşitlerine göre şiirin<br />

bu hususta daha etkili olduğu yüzyılların getirisi bilgilerle sabittir. “Çocuğa güzellik ve insanlık<br />

duyguları aşılamada, ona bir hayat görüşü kazandırmada şiirin etkisi büyüktür. Çocuğa ana dilini<br />

sevdirme ve onun zenginliğini tanıtma, bir duygu, düşünce ve izlenimin sanatlı olarak nasıl<br />

anlatılabileceğini öğretme bakımından şiirlerin, çocukların eğitiminde bir işlevi vardır.” (Önkaş,<br />

2009: 23) Neredeyse çocuğun ileriki yaşlarına varıncaya kadar etki edecek olan bu değerlerin<br />

şiir yoluyla çocuğa aktarılması ayrıca hem zevkli hem de kuru bir öğreti sistemine göre kolay da<br />

gözükmektedir.<br />

Çocuk şiirinin ne olup olmadığı sorusu doğrultusunda burada bir tartışmaya girmeden,<br />

yukarıdaki tespitlerin işaret ettiği kadarıyla, insanda var olan farklı ruh halleri düşünüldüğünde<br />

şiir, her okuyanda ve her yaşta farklı duyguların ortaya çıkmasına ve farklı imajlara vesile olduğu<br />

için eğitimde kullanılmasının gerektiği belirtilmelidir. Çünkü şiirin didaktik, lirik ya da mizahi<br />

yaklaşımla oluşan ahenkli anlatımının etki gücü vardır. Bu ahenkli ifadeler, çocuğa yönelik<br />

şiirde yer alacaksa, çocuğun yaşına ve ruh haline göre derinlik kazanmalıdır. “Ruh dünyasının<br />

derinliklerinde biçimlenen ve kelimelerle adlandırılan şiir, çocuğun hayal dünyasındaki zenginlikle<br />

eş değerdir.” (Yalçın, Aktaş, 2002: 180) Çocuğun ruh dünyası her ne kadar zengin ve derin<br />

olsa da bahsedilen bu derinlik, çocuğun yaşına ve algısına göre sınıflandırılıp öğretilmezse eğitimden<br />

beklenen sonuç elde edilemeyebilir. Durum böyle olduğu için, çocuğa yönelik, “Şiiri<br />

meydana getiren duygu, hayal ve düşünce unsurlarının, çocuk şiirlerinde farklı şekilde yer alması<br />

gerekmektedir. (…) Bu şiirlerin anlatımları sade ve düşünceler bütünlük içerisinde verilmeli,<br />

olabildiğince girift ve yüksek felsefi düşüncelerden kaçınılmalıdır.” (Yalçın, Aktaş, 2002: 186)<br />

Şu husus da dikkatlerden kaçmamalıdır ki, yetişkinlere yönelik yazılan şiirlerle çocuklara yazılan<br />

şiirler muhakkak birbirinden farklıdır. Fakat, her çocuğa bir yetişkin gözü ile bakılmak istendiğinde,<br />

bazen çocuk ve yetişkin şiirler de bile ortak noktaların varlığı görülecektir. Bu ortaklık<br />

her hususta olmasa da özellikle ahenkli söyleyiş anlamında ortaya çıkacaktır. “Yetişkin<br />

edebiyatında şiirle, çocuk edebiyatında şiirin ortak noktası şiirin sesinde düğümlenmektedir.<br />

Bununla birlikte söyleyiş biçimi, tercih edilen sözcükler ve üslup bu iki kavramı birbirinden<br />

ayıran önemli noktalardır.” (Turan, Gücüyeter, 2005: 266-281)<br />

Başka bir bakışla, çocuğun gelişim evreleri içinde belli öğretilerden de faydalanılır. Fakat,<br />

her bilgi çocuğa teorik olarak öğretilmez. Çocukluk yaşlarında, şiir sayesinde dil bilinci ve<br />

estetik malzemelerle birleştirildiğinde belli öğretiler şiir vasıtasıyla rahatlıkla çocuğa verilebilir.<br />

Şiir sayesinde; “Zengin sözcük dağarcığı oluşturularak çocuk iyi bir anlatım seviyesine ulaştırılabilir.<br />

Çocuğun hayal gücü geliştirilebilir. Çocuğa ana dil sevgisi kazandırılabilir. Çocuğun<br />

sözlü ifade gücü geliştirilir. Çocuk, milli ve evrensel değerlere ulaştırılır. Çocuk bir metni kolaylıkla<br />

ezberleme yeteneğine sahip olur ve çocuğun kendine olan özgüveni artırılır.” (Şimşek,<br />

2011: 263)<br />

Bunun yanında, her şiir parçasının çocuğun ruh dünyasına hitap edemeyeceği gibi, çocuğu<br />

eğitmek anlamında kullanılamayacağı muhakkaktır. Çocuğun en başta dil varlığının doğru<br />

bir şekilde geliştirilmesi, ardından çocuğun zihinsel ve kültürel anlamda belli bir seviyeye ulaşması<br />

için şiirdeki kelimelerin doğru kullanılması önemlidir. Günümüzde çocukların yeni yayınlar<br />

ve teknolojinin etkisi ile kültürel bağlarından ve dil zenginliğinden koptuğu açıktır. Daha<br />

açık bir ifadeyle teknolojik gelişmeler paralelinde, çocukların muhatap oldukları görüntüler,<br />

sesler ve kelimeler aslında kültürümüze ait bazı kıymetlerin tekrar gündeme getirilmesinde bir<br />

mecburiyeti ortaya çıkarır. Bunun için, çocukların parlak dimağları düşünüldüğünde, onlara<br />

doğru şiirlerin okutulmasının ya da ezberletilmesinin gerekliliği muhakkaktır. Bu şiirlerde çocuğa<br />

yeni bilgi ve kavramları öğretilirken güncel kelimelerle beraber, kadim kelimelerin de<br />

<strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu 295

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!