24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

mez bir unsur olduğudur. Bu durum ise budun bilim/toplum kültürü ya da halk kültürü içinde<br />

çocuğu ayrıcalıklı bir duruma getirmektedir (Yakıcı 2013: 265-266).<br />

Sözlü kültür ürünlerinin çocuk ve gençlik edebiyatı için önemli bir yerinin olduğu belirgindir.<br />

Kimi çocuk ve gençlik edebiyatı yazar ve araştırmacılarına göre çocuk edebiyatı, “insanlığın<br />

var oluşuyla doğmuş, sözlü gelenekle ve özellikle masallarla çizgisini devam ettirmiş, yazılı<br />

edebiyata dönüşerek dünyanın edebiyata açılan çocuksu penceresi olmuştur. Yazılı çocuk<br />

edebiyatı özellikle sözlü çocuk kültüründen, halk edebiyatı türlerinden yararlanma yoluna gitmiştir.”<br />

(Şirin 1994: 17).<br />

Çocuk ve gençlik edebiyatı alanında yazan kimi yazar ve araştırmacılar, bu edebiyatta<br />

halk edebiyatı ürünlerinden yararlanmanın önemini şu cümlelerle ifade etmektedir:<br />

Özellikle edebiyatımızda diğer dünya edebiyatları ile karşılaştırılamayacak kadar zengin<br />

bir halk edebiyatı ürünü bulunmaktadır. Bu aynı zamanda tür bakımından da başlı başına bir<br />

zenginlik ifade etmektedir. Bunların çocuklarımızın eğitiminde kullanılması konusuna ise günümüze<br />

kadar yeterli önem verilmemiştir. Öğretmenlerimizin, okullarımızın, eğitimcilerimizin<br />

ve yardımcı ders aracı hazırlayan uzmanların bu malzemeyi doğru ve etkili kullanmaları eğitimimizin<br />

kalitesinin gelişmesine büyük katkı sağlayacaktır. (Yalçın-Aytaş 2003: 53-54)<br />

Halk edebiyatı ürünlerinden yararlanmanın çocuk edebiyatı için önemi belirgin olmasına<br />

rağmen, istisnalar hariç, günümüz çocuk ve gençlik edebiyatı kitaplarında bu konuya yeterince<br />

yer verilmediği, Türk destanlarından çok az yararlanıldığı görülmektedir. Hâlbuki destanlar<br />

“olağanüstü motifleriyle masalları andırırlar. Destandaki mantık ölçüsü bugünkü imkânların<br />

dışına çıkar. Destanda olağanüstü olaylardan başka dev, ejderha, cin, peri ve benzeri olağanüstü<br />

yaratıklar da vardır. Edebiyat ve sanat ürünlerinin henüz kollara ayrılmadığı çağların eserleri<br />

oldukları için destanlar, yapı bakımından karmaşık ve zengindirler. Bir destanda o ulusun insanlarıyla<br />

ilgili her şey bulunabilir.” (Akalın 1970: 42)<br />

Destanlarda zaman zaman kimi ırk ya da ulusların yücelikleri, kimi kişilerin kahramanlıkları<br />

abartılı bir biçimde anlatılsa da “yiğitlik, güçlü ve sürekli aşk, acıma, yardımseverlik, yurt<br />

sevgisi, cesaret” gibi kavramlara/motiflere büyük ölçüde yer verildiği için bu tür eserlerin çocuklar<br />

için öneminin büyük olduğu belirgindir (Oğuzkan 2000: 69).<br />

Çocuk ve gençlere yönelik şiirlerinin yanı sıra Dede Korkut Destanı’nın çocuk ve gençlik<br />

edebiyatına kazandırılmasında önemli bir yeri olan Orhan Şaik Gökyay, destanların çocuk ve<br />

gençlik edebiyatı bakımından önemine dair yayımlanan bir yazısında şu veciz cümlelere yer<br />

vermektedir:<br />

“Destanlar bizi geçmişe götürüp geleceğe yollamakla kalmaz; dilimizi, inançlarımızı,<br />

geçmişe hasretimizi, geleceğe ait hayallerimizi, dileklerimizi tazeler, hayalimizi tembellikten,<br />

yirmi dört saate sığdırdığımız, basite indirdiğimiz yoksulluktan kurtarır, kahramanlıklarımızı<br />

tekrar hayata, bizim yaşadığımız günlere döndürürler. Hayata karşı, dosta düşmana karşı bize<br />

yeni güçler katarlar. Yaşlılarımızı gençleştirir, gençlerimize pehlivan kişiliği ve gücü verirler.<br />

Bu bakımdan destanlar, bir tılsım, bir sırdır.” (1987: 111)<br />

Türk ve dünya çocuk ve gençlik edebiyatlarının sözel, yazınsal ve görsel olarak barındırdıkları<br />

ürünlerin başında epik destanlar gelmektedir. Mitolojiden izler taşıyan bu destanların<br />

Türklerin çocuk ve gençlik edebiyatında da önemli bir yeri vardır. Zaten kimi edebiyat tarihçileri,<br />

Türk edebiyatını destanla başlatmaktadır (Atsız 1992: 31).<br />

Destanların tarihî, sosyal, siyasal, kültürel ve dini bakımdan olduğu kadar eğitimsel yönüyle<br />

de birçok işlevinin bulunduğu bilinmektedir.<br />

Kimi çocuk ve gençlik edebiyatı yazar ve araştırmacılarına göre destanlar; ait olduğu milletin<br />

davranış biçimlerini olduğu kadar ortak değerler sistemini ve toplumsal kurallarını da aktarmaktadırlar.<br />

Toplumlar destanlarla kahramanlar çevresinde güncelleştirilerek eğitilmekte,<br />

yönlendirilerek motive edilmektedir. Destanlar eğitimde edebi zevkin hissettirilmesi bakımından<br />

önemli metinlerdir. Destanlardaki kahramanlar kişilik gelişimi, kültürel kimlik oluşumu ve<br />

diğer sosyal normlar bakımından çocuk ve gençlere örnek olmaktadır. Destanlar yoluyla çocuk-<br />

328 <strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!