24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

MUZAFFER İZGÜ’NÜN ROMANLARINDA <strong>ÇOCUK</strong> GÖZÜYLE<br />

YOKSULLUK<br />

Sevgül TÜRKMENOĞLU *<br />

ÖZET<br />

Muzaffer İzgü, Türk çocuk edebiyatı sahasının önemli yazarlarından biridir. Yoksul bir ailede<br />

büyüyen İzgü, çocukluğunda bu yoksulluktan dolayı hayata çok erken atılmak zorunda kalmıştır. Bu durum<br />

onun yazarlığının şekillenmesine de katkı sunmuş, eserlerinde sıkça yer verdiği yoksulluğu derinlemesine<br />

ele almasını sağlamıştır. Özellikle çocuk kahramanların anlatıcı konumunda olduğu romanlarındaki<br />

yoksulluk, hayatı öteleyen, hayata küsmeye sebep olan bir algı olarak ele alınmaz; aksine hayattan<br />

bir beklenti içinde olmayı ve geleceğe ümitle bakmayı yansıtması yönüyle dikkat çeker. Yazarın bu tutumu<br />

yoksulluğu okuyucunun gözünde itici bir kavram olmaktan çıkarır ve yumuşatır. Roman kahramanları,<br />

özellikle de çocuk kahramanlar, yoksulluğun getirdiği sıkıntılara göğüs gererken hayat küsmezler.<br />

Herhangi bir suça bulaşmazlar. Beklentilerinden ve hayattan uzaklaşmazlar.<br />

Bu çalışmada İzgü’nün, anlatıcıları birer çocuk olan dört romanında yoksulluğun çocuk gözüyle<br />

yansıması değerlendirilecek ve yazarın yoksulluğa çocuk penceresinden bakışı ele alınacaktır.<br />

Anahtar Kelimeler: Muzaffer İzgü, yoksulluk, roman<br />

GİRİŞ<br />

Yoksulluk, Türk edebiyatında öteden beri işlenen konulardan biridir.<br />

Yoksulluğun insan ruhunda oluşturduğu algı; yaşa, zaman ve mekâna göre farklılık arz<br />

eder. Bir çocuğun muhayyilesindeki yoksulluk algısı hiç şüphe yok ki, bir yetişkinin bakış açısından<br />

daha farklı ve en basit ifadesiyle daha az acı verici mahiyettedir. Kendisi de yoksul bir<br />

çocukluk geçirmiş olan İzgü, bu kavrama yabancı olmayışının avantajını da kullanarak yoksulluğu<br />

hayat mücadelesini şekillendiren bir kavram şeklinde verir.<br />

Nurdan Gürbilek, Kemalettin Tuğcu’nun “fakir ama haysiyetli çocuklar” üzerinden<br />

verdiği yoksulluğa karşılık Orhan Kemal’in, “hikâyeleri sübyan koğuşunda sonlanan suçlu çocuklar”ı<br />

işlediğini söyler.(Gürbilek, 2015: 78) İzgü’nün yaklaşımı Tuğcu ve Kemal’den farklıdır.<br />

İzgü, kendisinin de âşinası olduğu yoksulluğu farklı bir bakış açısıyla yansıtır. Bu kavramı<br />

salt bir eziklik, zavallılık ve mağduriyet üzerinden vermez.<br />

İzgü’nün yoksulluğu veriş tarzındaki en dikkat çekici nokta mutluluk ve ümit kavramlarının<br />

öne çıkmasıdır. Yazarın romanlarındaki yoksul çocuklar ne hayatın “siyah beyaz” renkleri<br />

arasında sıkışmış ve nihayetinde “siyah”a kaymış ve kader çizgileri “arabeskleşmiş” suçlulardır,<br />

ne de bedbin bir realizmin şekillendirdiği, büyümüş de küçülmüş, çocuk olmaktan vazgeçmiş<br />

yetişkinlerdir. İzgü, bu kavrama yabancı olmayışının avantajını da kullanarak yoksulluğu hayat<br />

mücadelesini şekillendiren bir olgu şeklinde verir.<br />

*<br />

Yrd. Doç. Dr., Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümü, se_cabaz@hotmail.com<br />

<strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu 389

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!