II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

Küçük Prens ve tilki, bu gezegende bilim kurgu filmlerindeki sahneleri andıran havada
asılı tren yolunun ortasına düşerler. Gezegende yapılacak her şeyin ayrı bir adası vardır, adalar
arası bağlantı tren yolu ile kurulmaktadır. Trenlerin sürekli geçişi ile kafaları karışan iki kahraman,
öğretmenleri eşliğinde trenle okula giden çocuklarla karşılaşmaktadırlar. Çocuklar tilkiyi
sincap zannederler, kulakları ve kırmızı tüyleriyle dalga geçerek tilkiyi üzerler. Okula gidecek
yaştaki çocukların tilkiyle sincabı karıştırması ilgi çekicidir, yaşadıkları dünyanın her hayvanı
görebilecekleri şekilde olmadığını düşünürsek bu karışıklığa anlam verebiliriz. Ayrıca dizide,
dış görünüşle dalga geçmenin karşımızdaki insanı üzebileceği tilkinin monoloğuyla açıkça anlatılmaya
çalışılmıştır.
Dizinin bu bölümü yazılı eserde Küçük Prens’in tren sevkiyatı yapan demiryolu makasçısıyla
karşılaşmasını andırmaktadır. Bu gezegendeki sorun; usta trencinin çırağı olmadığı için
sevkiyatı gerektiği gibi düzene koyamamasından kaynaklanmaktadır. Küçük Prens ustaya sisteminin
sorunlarını çözmeye yardım edeceğini söyler, ancak usta trenci Küçük Prens’in yardımını
reddettiği gibi kızının yardımını da kızlara göre bir iş olmadığı gerekçesiyle reddeder. Bölümde
dikkat çekilen kaos ortamının oluşması, usta trencinin saniyelerin bile önemli olduğu bir
programı gerektiği gibi kullanamamasına bağlanmıştır. Yaşadığımız dönemde her işin yönetiminin
bir uzmanın yada bilirkişinin onayına bağlı olması, günümüz iş hayatına yapılan önemli
bir göndermedir.
X442 Gezegeni (4. Bölüm)
Küçük Prens ve tilkinin bir sonraki durağı birlik ağaçları sayesinde bir arada duran gezegendir.
Bu ağaçların bir zincir oluşturduğundan bahsedilmekte ve uslu çocukların diledikleri
ağaç şekillerinin tohumlarının atılacağına dikkat çekilmektedir. Ancak tohumları kimin atacağı,
çocuklar arasında yapılan bir yarışma ile belirlenmektedir. Yarışmayı kazanmak için çok yakın
iki arkadaşın rekabeti, birinin diğerine yaptığı hile ve bu yüzden araları bozulan iki arkadaş
bölümün konusunu oluşturmaktadır. Kazanmaya odaklanmış iki çocuk, bu alanda en iyi olduklarını
ve hırslı olduklarını söylemektedir. Dizide, rekabet duygusunun bireyler arasındaki samimiyeti
yok ettiği, yarışmanın sonucunda kaybedenin, arkadaşına olan düşmanca tutumuyla hissettirilmiştir.
Günümüzde çocuklar arasında oynanabilecek sokak oyunlarının bile yalnızca eğlence
amaçlı oynanmadığı, güçlü bir rekabet duygusunun yaşandığı görülmektedir. Tüm çocuk
aktiviteleri anne-baba onayı ve hocaların gözetimiyle kurslarda gerçekleştirilmektedir. Tüketim
piyasası, kentleşme, dış çevrenin güven telkin etmeyişi gibi sebeplerle kapalı mekânlara sıkışmış
çocukların oyun alanları da yok olmaya başlamıştır. Hakemlik yapma, arabulucu olma,
ortayı bulma gibi yetişkinlikte sosyal hayatta en çok lazım olacak özellikler, çocukluk döneminde
temelini atamamaktadır.
Bu gezegen için yazılı eserle bir karşılaştırma yapacak olursak, benzeyen yada çağrıştıran
hiçbir ortak öğe olmadığını söyleyebiliriz. Yazılı eserde Küçük Prens dışında bir çocuğa yer
verilmezken, dizinin bu bölümünde başka çocuklara çokça yer verilmiştir.
Küçük Prens’in Sembol Değerleri: Bazı Hayvan ve Nesneler
Gül: Yazılı eserde tasvir edilen gül; kendini beğenmişliğiyle ve kaprisleriyle Küçük
Prens’i biraz yormuştu. Prens, ilk zamanlar çiçeğin isteklerini hiç yüksünmeden seve isteye
yapmıştı ancak sevgi konusunda deneyimsiz olduğu için gülüne sınırlar koymayı becerememişti.
(Bilginer, 2015:253). Televizyon dizisinde ise; Küçük Prens gittiği gezegenlerden gülüne
mektup yazarak başından geçenleri anlatmaktadır. Yazılı eserde herhangi bir araçla iletişim
kurma şekline yer verilmemişken dizide mektuplaşma imgesi geleneksel iletişim kurma şekli
olarak hatırlatılmaktadır. Verilmek istenen duygusallık ve özlem kavramları mektup imgesine
yerleştirilmiştir. Gül imgesiyle ilgili bir başka dikkat çekici şey de; Küçük Prens yazılı eserde
gülünün efemeral (geçici) olduğunu sonradan öğrenmiş, başka gezegende gülüne çok benzeyen
çiçekleri görmüş bu nedenle büyük bir hayal kırıklığı yaşamıştı. Dizide ise, gülüne sürekli mektup
yazması onun efemeral olarak kabul edilmediğinin kanıtıdır.
Yılan: Yazılı eserde yılanın ince ve yerde sürünüyor olması Küçük Prens’te acıma duygusu
uyandırır. Yılanın ne kadar tehlikeli bir hayvan olduğuna dair bir bilgisi olmadığından,
562 II. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu