24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

girer, bizlerde uzun zaman yaşamaktadır. Çocuksuluğuyla kuşatıyor okuru ve tanıklık ediyor<br />

yaşadığı çevreye. Çocukluğun gizli kalmış tarihine ayna tutuyor. Çağdaş çocuk edebiyatının<br />

öncü yazarlarından Necati Zekeriya'nın dünya çocuklarına sunduğu bu klasik çocuk kitabı yalnızca<br />

çocukların değil, çocukluğunu özleyen her yaştan okurun okuyabileceği bir kitap. İşte bu<br />

açıdan Necati Zekeriya’nın bu eserlerindeki hikayelerde, sanatsal değere sahip olmuş ve zaman<br />

içinde böyle kalacağını söyleyebiliriz. Bundan dolayı dünya yayın basımı ve edebiyatı bu eserlerini<br />

çeşitli dillere çevrilip, basılmıştır. Çocuk ve gençlik, yerli ve genel olarak Makedonya ve<br />

daha geniş bölge edebiyatında yer alan Necati Zekeriya bu eserleri ile klasikler arasına girmiş<br />

bulunmaktadır.<br />

Necati Zekeriya’ya göre: “Makedon, Yugoslav Türk halkının çocuk yazını kuruluştan<br />

sonra Yugoslavya çocuk yazını ile aynı zamanda doğup gelişmiştir. Yugoslav çocuk yazınında<br />

çocuk edebiyatı için değil, çocuklar hakkında yazılacak. Oyunla, sevecenlikle, içten duyarak<br />

çocuklara yanaşılacak. Onlara hocalık, babalık yapmaktan, ders vermekten kaçınılacak. Çocuk<br />

küçüksenmiyecek, ona en ciddi bir düşünür, en ciddi bir birey gibi bakılacak” (Sesler, 1967:<br />

79).<br />

Hikayeler hem biçim ve hem de biçem bakımından çok özgün olarak nitelenebilir. Hikayeler<br />

bir sayfadan uzun değil. Yazar konuya doğrudan girmekte ve betimlemelerden kaçınarak<br />

olayı kahramanlarının diyaloglarıyla sergilemektedir. Olayların çoğu sokakta geçmektedir,<br />

kahramanlar da mahalle çocuklarıdır. Necati Zekeriya sadece çocuklar için şiir ve hikaye yazan<br />

bir yazar değildi. O, yetişkenler için de şiir ve hikaye yazdı. Yetişkenler için “Şiirler” başlıklı ilk<br />

kitabı, 1950 yılında çıktı. Şiirlerin her biri yeni düzeni öven coşkuyla yazılmış mısralarla doludur.<br />

“Şiirler” kitabındaki mısralar, şairin şiire acemi olarak girdiğini, zamanın coşkusundan ve o<br />

dönemdeki şiir anlayışından uzak kalmadığını açıkça gösterir. Şair de bunun farkına varmış<br />

olacak ki, uzun yıllar yetişkinler için şiir yazmadı. İlk şiir kitabından on beş yıl sonra yayınlanan<br />

“Sevgi” kitabında bu hatasını büyük ölçüde düzeltmiş, okur karşısında çok daha ciddi, daha<br />

olgun ve sanat açısından çok daha değerli şiirlerle çıktı.<br />

Başta Yunus Emre olmak üzere, Türk Halk edebiyatı şiirlerinden esinlenerek de yazdığı<br />

görülen bu kitaplardaki şiirlerin temelinde:<br />

“Sevgi bugün ekmek kadar herkese gerek,<br />

Sevgiden yoksun yaşayamaz insan...” görüş ve anlayışı hakimdir.<br />

Şair daha sonraları “Lorka Soyutlaması” (1976) ve “Çayhane Şiirleri” (1989) adlı şiir<br />

kitaplarını yayınladı ve bu defa şiirde çok daha iddialı olduğunu göstererek, şairliğini ispat etmiştir.<br />

“Çayhane Şiirleri” kitabında yer alan şiirleriyle şair özüne, kimliğine dönüktür. Yaşadığı<br />

ortamda kendini anlatmak ister. Bu yüzden kitaptaki şiirlerin büyük bir kısmında doğup büyüdüğü<br />

şehirden söz eder.<br />

“Eski çınar yerinde yok artık,<br />

Ninem görünmez yaşmağıyla köşe başında<br />

Güvercinler göğe oya işler<br />

Adım hala okunur mahallenin eski taşında” der.<br />

Çocukluğunu hatırlarken, şehrinin tarihi hanlarından, hamamlarından, tekkelerinden,<br />

camilerinden söz eder. Sevgilerini, özlemlerini ve tutkularını canlandırır; sırtını Çifte Hamam’ın<br />

duvarına dayayarak kurnalardan taşan suları dinlemeye çalışır, Kale’den seyreder şehrini, Vardar<br />

boyunca yeşil kavakları, soğuk sularıyla Sulu Han’ı, kubbeleri ışıldayan Davut Paşa Hamamı’nı;<br />

göz atar Şar Dağının tepelerine.<br />

Şehrinde doğup yaşayan ve yazan şairleri de unutmaz Necati Zekeriya:<br />

“İslahane parkına uzayan yol boyu ağaç,<br />

Küçük bir evde yaşar bir ozan.<br />

Yazar acıyı,yazar sevdayı<br />

Ama Üsküp’ü yazar her zaman<br />

Üsküp’e yeşili ozanlar vermiş<br />

Dikmişler her yere kavak, akasya.<br />

Nice ozanlar yetiştirmiş Mektebleri<br />

496 <strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!