24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ilk gençlik çağındaki bireylere eleştirel düşünme becerisinin kazandırılmasının önemi üzerinde<br />

durulacak, fablların eleştirel düşünmeye katkısı açıklanacaktır.<br />

1. Fabl Türünün Tanımı ve Özellikleri<br />

İnsanın binlerce yıldır derdini, acısını, sıkıntısını ya da sevincini anlatmak için başvurduğu<br />

edebiyat, bir bakıma kişinin kendini ifade etmesinin bir aracı olmuştur. İnsan, acısını anlatmak<br />

için nasıl ağıt yakmışsa, ezilmişliğini ve çaresizliğini anlatmak için de fabl türünü meydana<br />

getirmiştir. Yapılan haksızlıklarla mücadele Köroğlu’nu dağlara çıkarırken Ezop’un kaleme<br />

sarılarak yaşadıklarını anlatmasına yol açmıştır. Dolayısıyla benzer duyguların anlatım biçiminin<br />

her zaman aynı olmadığı, yaşanan çağa ya da kişiye göre değişebildiği görülmektedir. Fabl<br />

türünün doğuşu egemen topluma boyun eğmeyenlerin başlattığı ve silah olarak kalemi tercih<br />

ettikleri savaşın bir sonucudur.<br />

Fabl, hayvanların, bitkilerin, nesnelerin, insan ve insan organlarının karşıt tipler oluşturacak<br />

şekilde insan özelliklerine ve davranışlarına bürünerek, toplumun aksak yönlerini göstermeye<br />

çalışan, eleştirel, eğitici eğilimi olan, kısa diyaloglardan oluşan koşuk ya da düzyazı biçiminde<br />

yazılan kısa anlatılardır (Yıldırım, 2012: 21). Egemen sınıfların ezici olduğu köleci ve feodal<br />

toplumlarda, alt sınıfın hiçbir hakkının olmayışı ve fikirlerini, duygularını, isyanlarını dile getirememesi<br />

fabl yazın türünün oluşmasına yol açmıştır. Fabla, ezilen insanlar, üstü kapalı bir şekilde,<br />

haksızlığı eleştirmişlerdir (Yıldırım, 2009: 303). Fabllar toplumsal eleştiri için yazılabildiği<br />

gibi siyasal ya da dinsel bir konuyu eleştirebilmek, aksayan yönlerini dile getirebilmek<br />

amacıyla da yazılmıştır. Pançatantra, ilk fabl örnekleri olarak bilinse de fabl türü daha çok Ezop<br />

ile özdeşleşmiştir. Kendisi bir köle olan Ezop, efendisiyle ya da toplumla yaşadığı çatışmaları,<br />

bazen de kendi ezilmişliğini kâğıda dökerek ifade etmeye çalışmıştır. Bunu yaparken de tepki<br />

toplamamak amacıyla kahramanları hayvanlar olarak seçer.<br />

Fabllar konularını genellikle hayvanlar arasında geçtiği varsayılan olaylardan alır. Böylece<br />

eskilerin teşhis ve intak (kişileştirme ve konuşturma) dedikleri sanata başvurulur. Hayvanlara<br />

insan benliği verilir, insanlar gibi konuşturulur. Kişileştirme ve konuşturma sanatına gerek göstermeyen,<br />

yani kahramanı yalnız insan olan fabllar da az değildir (Sarıyüce, 2012: 183). Fabllar<br />

nazım ya da nesir şeklinde olabilir. Fablın türünü belirleyen yazılış şekli değil, yazılış amacıdır.<br />

Bazı kaynaklarda nazım, bazılarında nesir şeklinde fabllara rastlanmaktadır.<br />

Fabllar kökende düzyazı anlatımlıdır. Daha sonra kimi ozanlar onları koşuk hâle getirmişlerdir.<br />

Ezop (Aisopos) fablları düzyazı iledir. La Fontaine (1621-1695) bunları koşuk olarak<br />

yeniden yazdı. Fablın koşuk olması akılda tutulmayı kolaylaştırır (Sarıyüce, 2012: 183). Ancak<br />

zamanla fablın nazım şeklinde yazılma gayretleri, fablların sadece bu şekilde yazıldığı algısını<br />

oluşturmuştur. Böylece fablın asıl amacından ziyade yazılış biçimi öne çıkar. Bu durum ise bu<br />

türün masalların altında gösterilmesine ya da hayvan masalı olarak adlandırılmasına sebep olur.<br />

Fabllar, dış gerçekliğin hayvan ya da nesnelere yüklenerek anlatılmasıdır. Gerçek durumlar,<br />

toplumsal kaygılar, yapılan haksızlıklar genellikle hayvanlara kişilik verilerek anlatılmaya<br />

çalışılır. Böylece hem gelecek tepkilerden kaçınılmış hem de insanın içini dökme ihtiyacı giderilmiş<br />

olur.<br />

Masallarla Fablların Farkı<br />

Birçok kaynakta fablların masal yerine ya da masalların fabl yerine kullanıldığı görülmektedir.<br />

Oysa kaleme alınış bakımından iki türün de yazım amacı farklıdır. Fabllarda ve masallarda<br />

kahramanlar genellikle hayvanlar olmasına karşın, kahramanı hayvan olan masalların<br />

çok kez fabl olarak adlandırıldığı görülür (Ezop masalları, La Fontaine masalları gibi). Fabllarda<br />

temel amaç toplumsal eleştiri ya da yergidir. Aynı zamanda yazılış biçimi, metnin uzunluğu/kısalığı<br />

yönünden de masallardan ayrılır. Masalların sonunda genellikle ders verir mahiyette<br />

bir cümle ya da özlü söz bulunmazken çok kez fabllarda bu duruma rastlanır. Fabllar da masallar<br />

gibi başlangıçta çocuklara yönelik ortaya çıkmamıştır; ancak zamanla bu iki türün de çocuk<br />

edebiyatı kapsamında çocuklara yönelik eğitsel türler olarak sınıflandırıldığı görülür.<br />

Sonradan yazılmış olan bazı hayvan fabllarının tek bir öğretisinin, amacının olmayışı,<br />

belki de bu yüzden, okuyucuyu çelişkiye düşürmekte ve fabl denildiğinde, hayvan masalı ile eş<br />

586 <strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!