24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Bazı ninnilerde annenin dışarıdan meme dolusu süt getireceği, babanın avdan et getireceği<br />

dile getirilmekte iken bazı ninnilerde de zengin, fakir ayrımı açıkça dillendirilmektedir.<br />

Ninni yavrum ninni,<br />

Kötü zamanda doğdun<br />

Zengin beylere hor oldu,<br />

Senin akraba ve soyun. (Cusupov, 1997: IV.C., 416)<br />

şeklindeki ninni örneğinde görüldüğü üzere, bebeğin dar zamanda doğduğuna vurgu<br />

yapılmakta ve onun geleceği için duyulan endişe dile getirilmektedir.<br />

Ağlama yavrum ağlama,<br />

Anne babanı zorlama,<br />

Millet yayladan inmedi,<br />

Daha arpa, buğday biçilmedi. (Cusupov, 1997: IV.C., 416)<br />

şeklindeki bu ninni ise sosyal dengesizliği, daha beşikteki bebeğin dış dünyayla olan<br />

ilişkisini, karnı açıkan bebeği uyutmadaki zorlukları edebi bir estetikle dile getirmektedir.<br />

Beşik ırlarının poetik yönü de oldukça güçlüdür. Beşik ırlarının poetik farklılıklarını<br />

analiz edebilmek için tasvirlerdeki edebi sanatlara (teşbih, metafor, mübalağa vb.), söylemlerindeki<br />

edebi unsurlara (redif, kafiye, aliterasyon) ve leksik unsurlara bakılmalıdır. Bu özellikleri<br />

ile ninniler; ritim ve kafiye üzerine kurulmuş tekrir sanatıyla yoğrulmuş duygulu mısralar<br />

olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />

Poetikanın temel elementi olarak görülen betimlemelerde edebi eserin konusu ile formu<br />

iç içedir. Beşik ırlarında betimlemeler somut olarak verilmektedir. Ninnilerde; hiç bir şeyi<br />

eksik olmayan, “kuday koydu soyup, kuyruguna toyup” veya anası “sarı mayga şeker koyup”<br />

yaptığı bulamığı yiyerek, rahat bir yaşam süren çocuğun tasviriyle beraber tersine “arpa buuday<br />

bışa elek, çım çım talkanı cok” ifadesindeki gibi hayatın azabına lanet okuyan biçarenin<br />

tasviri de canlanır.<br />

Folklorik eserlerde teşbih en fazla kullanılan edebi sanattır. Örneğin;<br />

Kızıl kalın cok bolgun,<br />

Menin balam karday,<br />

Sütkö salgan balday.<br />

Koyonektin kolunday,<br />

Kekiliktin butunday. (Akmataliyev, 2004: 387)<br />

Beşik ırlarındaki “aldey, aldey, aldey”, “aldey, aldey ak bötöm”, “aldey, aldey kulunum”,<br />

“ukta balam”, “uktay koy” gibi aliterasyonlu ve sinonim söylemler ninnilerin edebi yönünü<br />

kuvvetlendirmektedir.<br />

Beşik ırlarının dili sade, yalın ve sempatiktir. Hangi şartta ve hangi çevrede oluştuğuna<br />

göre söylenir. Anne çocuğunu aya, güneşe bala benzetip, Manas, Semetey gibi bahadır olmasını<br />

dileyip, bazı hayvan isimleriyle adlandırır. Kartalım, ak kuşum, tavşanım, tayım, yavrumeniğim<br />

diye seslenir. Anneler çocuklarını dünyadaki zengin, güzel, temiz nesnelere benzeterek<br />

kötülüklerden saklayıp onlara olan sevgilerini ve şefkatini beşik ırlarıyla gösterir. Beşik ırlarının<br />

adeta mitolojik gücüne inanır.<br />

Folkloraki beşik ırları türü, çocuğun doğumuyla başlayan onunla bilikte yaşayan, dünyaya<br />

bakış açısı oluşturmada en birinci edebi azıktır. Bu sebeple folklor ile akınlar ve çocuk<br />

edebiyatı şairleri beşik ırı stilinde şiirler yazıp çocuklara iyi duygu ve düşüncelerini iletmekle<br />

beraber onların terbiyesine de katkıda bulunmaktadır.<br />

SONUÇ<br />

İnsanın karakterini en iyi bilen psikolog halktır. Halk, çocukların algılarını geliştirmek<br />

için kolaydan zora, basitten karmaşığa okumasını geliştirip, yoğurup durur. Ninniler de bu mekanizmanın<br />

en etkin ürünleridir.<br />

Çocuk edebiyatıyla ilgili ürünler kaleme alınırken yüzyıllardan beri halkın zevkine uy-<br />

362 <strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!