24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ondan kaçmaz hatta aralarında bir dostluk ilişkisi bile kurulur. Yılan da Küçük Prens’in saf,<br />

masum, yapayalnız ve zayıf olduğunu düşünür. İkisi de birbirlerine zarar vermeden karşılıklı<br />

acıma, yalnızlıklarını paylaşma güdüsüyle hareket ederler. Genellikle öldürücü ve korkunç olduğundan<br />

zihnimizde olumsuz çağrışımlar uyandıran yılan, bu eserde olumlu ve mistik/dinsel<br />

bir anlam taşır (Bilginer, 2015:251).<br />

Televizyon dizisinde ise; yılan kötü karakterlidir, insanların kulağına sürekli kötü şeyler<br />

fısıldamaktadır, onun olduğu her gezegende kaos hakimdir. Yazılı eserdeki Küçük Prens’le olan<br />

dostluk diyalogları dizide yerini düşmanca söylemlere bırakmıştır. Ayrıca dizide yılanın olduğu<br />

her yerde hayaletimsi varlıklar olan kara gölgeler farklı bir imge olarak yer almıştır. Küçük<br />

Prens bu varlıklarla mücadele ederken ışın kılıcına benzer bir araç kullanmaktadır. Son yıllarda<br />

yayınlanan çizgi filmlerde, animasyon filmlerde ve çocukların yer aldığı dizilerde doğaüstü<br />

güçleri olan kahramanlara ve Küçük Prens’in kılıcına benzer sihirli nesnelere sıkça rastlamaktayız.<br />

Tilki: İçinde tilki geçen tüm masallarda genellikle kurnaz, hilebaz, bencil, tembel bir<br />

hayvan portresiyle çıkar karşımıza. Ancak yazılı eserde yer alan tilki (tavuk avcılığı hariç), diğer<br />

tilkilerden farklı olarak bilgelik özelliğine de haizdir. Eserde, yazarın çok değer verdiği bu<br />

hayvan, evcilleşmeyi, arkadaş edinmeyi, mutlu olmayı simgeler (Bilginer, 2015:249). Küçük<br />

Prens’le tilkinin diyaloğunda geçen evcilleşme konusunun dostluk öğretisi üzerine kurulu olması<br />

oldukça manidardır. Tilki: “(...) beni evcilleştirirsen yaşamıma güneş doğmuş gibi olacak.<br />

Duyduğum bir ayak sesinin ötekilerden farklı olduğunu bileceğim. Öteki ayak sesleri beni köşe<br />

bucak kaçırırken, seninkiler tıpkı bir müzik sesi gibi beni çağıracak, sığınağımdan çıkaracak”<br />

(Exupéry, 2012:68) derken, arkadaş olabilmek için geçilmesi gereken ahlaki aşamalara, verilecek<br />

özenlere ve birlikte hareket edebilme yeteneğine dikkat çekilmektedir. Çünkü tilki evcilleşmeyi<br />

bağ kurmak olarak görmektedir. Birbirlerine ihtiyaçları olmadığına özellikle vurgu yapan<br />

tilki, dünyada birbirleri için eşsiz ve biricik olmaktan bahsetmektedir. Tilki, ancak bu önemli<br />

koşulun varlığından sonra gerçek dostluğun başlayabileceğini ve birbirlerine ihtiyaç duyabileceklerini<br />

belirtmektedir.<br />

Televizyon dizisindeki tilki imgesi ise, yazılı eserin devamı niteliğinde resmedilmiştir.<br />

Tilki Küçük Prens’in en yakın arkadaşıdır, tüm gezegenlere birlikte seyahat etmektedirler. Yani<br />

Küçük Prens tilkinin evcilleştirme isteğini yerine getirmiş, onu arkadaş edinmiştir.<br />

Kadın figürü: Yazılı eserdeki karakterleri dikkatle incelediğimizde eserde herhangi bir<br />

kadın karaktere yer verilmezken dizide geçen bazı bölümlerde kadın kahramanlara rastlamaktayız.<br />

İcat kirliliği yaşayan bir gezegene inen Küçük Prens gezegeni bu kirlilikten kurtarmak için<br />

üç kişilik bir ekip kurar. Ekipteki kahramanlardan biri kadındır ve birlikte mücadele ederek<br />

gezegene yeniden hayat verirler. Kadın karakterin fiziksel görüntüsü günümüzün kadınlarına<br />

benzemektedir. Kıyafeti pembe ağırlıklı, üst bölümünde prenses kıyafetlerine benzeyen kabarık<br />

kol modeli vardır. Kafasında tacı andıran teknolojik bir cihaz vardır, makyajlı ve bakımlı bir<br />

kadın çizgisindedir. Günümüzün çalışan kadını modeli ile çok uyumludur.<br />

Başka bir bölümde de tren istasyonunda yaşanan sevkiyat sorununu çözmek isteyen bir<br />

kadın kahramana daha yer verilmektedir. Kadın kahramanın bu isteği sevkiyattan sorumlu usta<br />

tarafından “kadınlara göre iş olmadığı” gerekçesiyle reddedilmiştir. Bu bölümde günümüzün<br />

popüler tartışmalarından birine değinilmiştir, “kadın işi-erkek işi” ayrımını sık sık iş hayatında<br />

ve sosyal hayatta duymaktayız. Kadınların erkeklere oranla daha detaycı ve titiz olduğunu dikkate<br />

alırsak tren sevkiyatı işinin, bir kadının rahatlıkla yapabileceği tarzda olduğunu söyleyebiliriz.<br />

Baobaplar: Yazılı eserde baobapların küçükken gülfidanlarına çok benzediği, düzenli<br />

olarak sökülüp atılmaları gerektiği belirtilmektedir. Küçük Prens, gezegeninde düzenli olarak<br />

yaptığı bu işi, "bu bir çeşit disiplin," cümlesiyle açıklamıştır ve devamında "sabah uyandığınızda<br />

nasıl yüzünüzü yıkayıp temizliğinizi yapıyorsanız, gezegene de aynı şeyleri yapmalısınız;<br />

hem de daha büyük bir özenle. Bütün baobapları hemen sökmelisiniz. Yoksa bir süre sonra iyice<br />

gül fidelerine benzerler. İşte o zaman hangisinin gül hangisinin baobap olduğunu anlamak da<br />

güçleşir. Sıkıcı bir iş bu, ama çok kolay” diye eklemiştir (Exupéry, 2012:24).<br />

<strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu 563

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!