24.11.2015 Views

II ULUSLARARASI ÇOCUK VE GENÇLİK EDEBİYATI SEMPOZYUMU

CY5mNcim

CY5mNcim

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

dönemsel bazı aksamalara rağmen altmış sekiz sayı çıkmıştır. Birinci Dünya Savaşı yıllarına<br />

denk gelen bir aksama ile 30 Temmuz 1914’ten 18 Ocak 1917 tarihine kadar yayımlanmamıştır.<br />

Derginin yayın hayatı boyunca iki özel sayısı olmuştur. İlki Çocuk Dünyası dergisi ile ortak<br />

çıkarılan “Donanma Nüsha-i Fevkalâdesi”, ikincisi ise elli bir ve elli ikinci sayıların birlikte<br />

çıktığı, o güne kadar Defter’de yazısı çıkan bütün yazarların yeni bir yazısını içeren “Nüsha-i<br />

Fevkalâde”dir.<br />

Osmanlı Devleti’nin de içinde bulunduğu peş peşe gelen savaşlarla, sınırlar dâhilinde çıkan<br />

isyanlarla gittikçe kötüleşen hayat şartlarını iyileştirebilmek için yeni neslin iyi yetiştirilmesi<br />

gerektiği fikri Talebe Defteri’ne net olarak yanmıştır. Nitekim Millî Mücadele’ye hazırlık<br />

okulu niteliğinde bir dergi olduğu bugünden geriye doğru bakıldığında görülebilmektedir.<br />

Trablusgarp Savaşı ve Balkan Savaşları’nın yaraları sarılmaya çalışılırken I. Dünya Savaşı başlamıştır.<br />

Bu şartlarda ayakta kalmaya çalışan bir toplumda milliyetçiliğin yükselmesi, çocukların<br />

ve gençlerin bilinçlendirilip fizîken de savaşa hazır bulunması hayati gerekliliklerdendir.<br />

Talebe Defteri’nin yazarları yeni neslin taşıması gereken pek çok nitelik olduğu fikriyle<br />

belli konulara yoğunlaşmışlardır. “Talebe İçin Çalışır” ifadesi bugün anlaşılan şekilden farklı<br />

kullanılmıştır. İkinci sayıda derginin çıkış amacı açıklanmıştır.<br />

Çocuklar için fennî, terbiye ve oyuncak, gençler için hesap, hendese, tarih, coğrafya, eşya, ilm<br />

ü tıbbiye ve hikemiye derslerine ait alet ve edevat, muallimler için derslerini tecrübe ve âyanî bir<br />

hale getirebilecek vasıtalar verecektir. (Talebe Defteri, S. 2: 34)<br />

Yukarıdaki alıntıda görülen vaatler tam anlamıyla yerine getirilememiştir. İlk sayılarda<br />

öğrenciler için maket, eşya yapımı, öğretmenler için el işi örnekleri verilmiştir; ancak bu etkinlikler<br />

devam etmemiştir. Defter, başta öğrenciler olmak üzere öğretmen ve velilere de seslenmektedir.<br />

Bilgili, çalışkan, Türkçeyi doğru kullanan, tarihini iyi bilen, Türklüğe ve vatan topraklarının<br />

bütünlüğüne her şeyden fazla önem veren, savaşmaya her an hazır, güçlü, sağlıklı çocuk<br />

ve gençlere ihtiyaç duyulmaktadır. Maddî gücün gayrimüslimlerde olması sebebiyle ekonomiden<br />

anlayan, ticarette başarılı bir neslin gelmesi, güç dengesinin yakalanması istenmektedir.<br />

Aynı zamanda fikrî yükselme için genel kültürü ve ahlâkı sağlam, doğayı ve hayvanları sevip<br />

koruyan bireyler yetiştirmek şarttır. Bu, milletin kurtulması ve kaybedilen toprakların geri kazanılmasının<br />

tek yolu olarak görülür. Kaybedilen topraklar, savaşlar ve bunların peşinden gelen<br />

yeni savaşlar vardır. Bu gibi sebeplerle millî hikâyelere ağırlık verilmiştir. Çocuklar için / gençler<br />

için ayrımı yapılamayacak bu metinlerde Türk tarihindeki kahramanlıklar, esaret hatıraları,<br />

savaş meydanları ayrıntısıyla anlatılmaktadır. Okurlar çocuk da olsa genç de olsa kaçınılmaz<br />

bir savaş gerçeğiyle karşı karşıyadır. “çocuk” denilen yaşta cepheye gitmek zorunda kalınmakta,<br />

çete saldırılarıyla, fakirlikle burun buruna yaşanmaktadır. Aziz Hüdai’nin (Reşat Nuri Güntekin)<br />

millî hikâyelerinden biri olan “Anlamak İçin” de cepheden bir sahne şöyle aktarılmaktadır:<br />

Uzun beklemenin verdiği gevşeklik ve yorgunlukla İngiliz efrâdı tüfenk kabzalarını bırakmışlar,<br />

mitralyöz neferleri makinenin arkasında sipere yaslanmış oturuyorlardı… Birden mitralyözlerden<br />

biri hareket etti. Ağır namlunun sürüklenmesinden mütevellid sesle neferler doğruldukları zaman<br />

mitralyöz Türk siperlerine doğru iyice yol almıştı ve gittikçe hızlanan bir süratle uzaklaşıyordu.<br />

Mitralyözün iki tarafında birkaç tüfenk nâmevcuttu. Çünkü mitralyöz Türk siperlerine doğru hareket<br />

ettiği zaman tüfenkler de o tarafa doğru havalanmışlardı.<br />

Heyecanlı bir ses bağırdı. Bomba! El bombası… Fakat neferleri bu kumandayı icrâya vakit bulamadılar.<br />

Siperde bir cehennem koptu. Tereke, ateş, demir… Birbiri üzerine yığılıyordu. Kollar<br />

koptu, bacaklar ayrıldı. Kafalar patladı ve bütün siper öldü, yaralandı, kaçtı… (Talebe Defteri; S.<br />

40: 641)<br />

Yaşananlar veya yaşanması muhtemel dramlar hikâyelerle sunulmaktadır. On altıncı sayıda<br />

Ahmed Cevad’ın “Esaretten Dönüş”, Saffet imzalı “İntikam”, on sekizinci sayıda Nüzhet<br />

Sabit’in “Osmanlıyız” ve on dokuzuncu sayıda “Vatan Toprağı” hikâyeleri kin ve milliyetçilik<br />

duygularının yoğun olarak geçtiği hikâyelerdir.<br />

Talebe Defteri’nde bulunan bazı metinler çocuklara bazılarıysa gençlere yöneliktir. Mahalle<br />

mekteplerinden darülfünun öğrencilerine kadar çok geniş bir yaş aralığına seslenen bir<br />

dergi için bu durum gerekli olmaktadır. Ancak hikâyelerde olduğu gibi tefrika romanlar da ge-<br />

312 <strong>II</strong>. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!