30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Gülnuş Sultan’ın da tıpkı Kösem Sultan gibi oğullarından birinin tahttan indirilip diğerinin tahta<br />

çıkmasına olur vermesi dikkat çekicidir.<br />

Edirne Vakası’ndan sonra III. Ahmet’in tahta çıkmasıyla da gerginliklerin yatışmadığını aktaran<br />

anonim vakanüvis, isyancıların “Padişah ve vükelânın bize zararları dokunmamak üzere hatt‐ı<br />

hümâyun talebinde olup, valide sultan doğru Eski Saray’a varsun, Yeni Saray’a girmesün” talebinde<br />

bulundukları belirtilir. 40 Bu ifadeden, yeni padişah III. Ahmet’in ve vezirlerinin daha kolay<br />

yönlendirilebileceği, ancak deneyimli valide sultanın isyancılara rahat vermeyeceği çıkarımını yapmak<br />

mümkündür.<br />

Gülnuş Sultan’ın etkinliği ikinci oğlunun saltanatı sırasında artarak sürmüştür. Özellikle sadrazam<br />

atamalarında Gülnuş Sultan’ın etkili olduğu dönem tarihçilerinin açıklamalarından ve arşiv<br />

belgelerinden okunabilmektedir. Gülnuş Sultan’ın kaleminden çıktığı anlaşılan bazı tezkirelerde, yeni<br />

atanan bir sadrazama yapılan uyarılar dikkat çekicidir. Dış ülkelere karşı alınan yenilgilerin öfkesi,<br />

yeniçerilerin isyanlarına karşı duyulan endişe, onların kontrol altında tutulması beklentisi ve herkesin<br />

haddine göre davranması tembihi Gülnuş Sultan’ın yakın zamanlı gelişmelerden edindiği deneyimleri<br />

göstermektedir. 41<br />

1709’da İsveç Kralı Demirbaş Şarl Ruslardan kaçıp Osmanlı topraklarına sığındığında, 42 Gülnuş<br />

Sultan bir kez daha siyaset sahnesinde görülür. Damat Silahtar Ali Paşa gibi Gülnuş Sultan da Ruslara<br />

karşı bir tavır almış ve oğlu III. Ahmed’i Demirbaş Şarl’a destek olması için Rusya’yla savaşa<br />

yönlendirmişti. 43 Gülnuş oğlu III. Ahmed’e “Şu çarı parçalaması için arslanıma [Demirbaş Şarl’a] ne<br />

zaman yardım edeceksin?” şeklinde telkinlerde bulunmuştu. 44 Sonunda Osmanlı ordusu, 1711’de<br />

Rusya’ya karşı sefere çıkma kararı aldı, bir zafer kazandı ve Rusya’yla bir barış antlaşması yapıldı.<br />

30 Kasım 1712’de, Rusya’nın barış antlaşmasının hükümlerine uymaması sebep gösterilerek,<br />

şeyhülislamdan alınan fetva ile Rusya’ya karşı bir kez daha savaş ilan edildi. Padişah III. Ahmed’le<br />

birlikte Gülnuş Sultan da bu seferde ordunun başında olmak için İstanbul’dan Edirne’ye kadar gitti.<br />

Ancak Rus delegeleriyle yapılan görüşmeler sonunda, yeni bir sefer hazırlığının verdiği gözdağının da<br />

etkisiyle, Rusya yeni bir barış antlaşması imzalamayı kabul etti. 45<br />

1699’daki Karlofça Antlaşması’ndan sonra elden çıkan Mora’nın geri alınması amacıyla 1714<br />

sonlarında Venedik’e karşı savaş ilan edildi. 46 III. Ahmed ve Gülnuş Sultan da Venedik Seferi’ne<br />

katılmak istemişlerdi, ancak padişah ve annesi orduyu Edirne’den uğurlamış ve Mora’ya giden<br />

birliklere sadrazamın liderlik etmesi uygun görülmüştü. 47 Nitekim Gülnuş Sultan, Damadı Silahtar Ali<br />

Paşa Mora Seferi’ndeyken rahatsızlanmıştı. 48 Bu süreçte, Gülnuş Sultan’a kethüdası Mehmet<br />

Efendi’nin yazdığı tarihsiz bir mektupta “bu kadar eyyamdan beri düşman eline giriftar olan kal’aların”<br />

alındığı ve padişahın ordusunun zafer kazandığı müjdelenmektedir. 49<br />

4 Kasım 1715’te Mora’dan zaferle dönen Sadrazam Ali Paşa’yı III. Ahmed Edirne’nin biraz dışında<br />

karşıladı, bundan bir gün sonra da Edirne’ye vardılar. 5 Kasım 1715 Salı gecesi, bir süredir hasta yatan<br />

Gülnuş Sultan, rahatsızlıklarının artması sonucu Edirne Sarayı’nda öldü. 50 Başka bir deyişle, katılmak<br />

istediği seferden ordunun döndüğü gün hayatını kaybetti. Son ana kadar devletin yönetiminde fiilen<br />

yer alan, ileri yaşına rağmen, hasekilik döneminde olduğu gibi orduyla birlikte seferlere katılmak<br />

isteyen, hatta İstanbul’dan Edirne’ye kadar giderek sembolik olarak bunu gerçekleştiren Gülnuş<br />

Sultan’ın naaşı, büyük bir cenaze töreniyle Edirne’den getirilerek 8 Kasım 1715’te, vasiyetnamesinde<br />

talep ettiği şekilde Üsküdar’daki külliyesindeki türbesine gömüldü. 51 Geride bir 15 yıl daha padişahlık<br />

yapacak olan oğlu III. Ahmed’i ve çok sayıda hayır eserini bırakarak bu dünyadan ayrıldı.<br />

Sonuç<br />

Gülnuş Emetullah Sultan, pek çok Osmanlı kadın sultanı gibi cariye olarak başladığı harem<br />

yaşamını, ancak padişaha iki şehzade vererek ayrıcalıklı bir noktaya taşıyabilmiş bir haseki, bu<br />

ayrıcalığın avantajlarını ise iki oğlunun padişahlıkları döneminde yaşayan bir valide sultandır.<br />

Kültürünü, ailesini, hatta adını bile geride bırakarak katılmaya zorlandığı bu yeni dünyada Osmanlı

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!