30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

TÜRKİYE’NİN 20.YÜZYILINDA BİR KADIN ENTELEKTÜEL: SAMİHA<br />

AYVERDİ VE TÜRKİYE’NİN BATILILAŞMA MESELESİ<br />

Ayşen MÜDERRİSOĞLU *<br />

Ondokuzuncu yüzyılın ilk yarısından itibaren Türkiye batı ekseninde yapılan reform sürecini<br />

tecrübe etmiştir. Bu sürecin destekçilerinin yanı sıra, hem Osmanlı Devleti’nde hem de Türkiye<br />

Cumhuriyeti’nde modernizm adına girişilen siyasi hareketlere ciddi bir muhalefet olmuştur. Elit ve<br />

muhafazakâr bir çevreden gelen Samiha Ayverdi’nin ise Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminden<br />

itibaren bizzat tanık olduğu bu dönem üzerine önemli analizleri ve söylemleri olmuştur. İlk olarak<br />

muhalif kimliği ile öne çıkan Ayverdi’yi tanıtmaya ve Türkiye’nin gündeminden hiç düşmeyen bir<br />

tartışma konusu olan batılılaşma meselesine Ayverdi’nin gözünden bakmaya çalışacağız.<br />

Samiha Ayverdi, 1905’de İstanbul’un Şehzadebaşı semtinde dünyaya gelmiştir. Osmanlı’nın seçkin<br />

bir ailesine mensup olan Ayverdi’nin eğitimi henüz beş yaşında iken İnas Numune Mektebi ile başlar.<br />

1921’de mezun olduğu Süleymaniye Kız Numune Mektebi’nden sonra, eğitim hayatına özel dersler ile<br />

devam eder. İyi derecede Fransızca öğrenir. Özellikle tarih, felsefe, edebiyat gibi alanlara büyük ilgi<br />

duyar ve bu alanlarda kendini yetiştirir. Ayverdi, yaşadığı dönem itibariyle Balkan Savaşları, I.Dünya<br />

Savaşı, Kurtuluş Savaşı, Cumhuriyetin ilanı gibi tarihin mühim hadiselerine tanıklık eder. Tanıklık ettiği<br />

bu tarihi olaylar üzerine yazmayı ise kendisi için bir sorumluluk olarak tanımlar:<br />

Biz İmparatorluk Türkiyesi’nin hemen son evladları; içinde haşır neşir olduğumuz<br />

askeri, siyasi, içtimai ve iktisadi bir tarih meydanında köşe kapmaca oynamış kimseler<br />

olarak, görüp duyduklarımızı, tadıp kokladıklarımızı, kudretimiz ölçüsünde, gelecek<br />

nesillere intikal ettirmek mecburiyet ve mesuliyetinin altında bulunuyoruz. 1<br />

Elli beş yılı kapsayan yayın hayatında kırkın üzerinde eser kaleme almış olan Ayverdi, roman ve<br />

hikaye yazarak başlamış olduğu edebi hayatına tarihi ve sosyal içerikli biyografi, hatıra, mektup,<br />

araştırma‐inceleme, deneme, gezi türünde eserler vererek devam etmiştir. Ayverdi’nin ilk eseri olan<br />

“Aşk Budur” isimli yapıt 1938’de yayımlanmıştır. Bu eser ve diğer birkaç eseri için, yazarın tasavvuf<br />

alanında vermiş olduğu eserler şeklinde genel bir sınıflama yapılsa da, buna katılmak pek mümkün<br />

değildir. Yazarın kaleme aldığı eserlerin tamamında, bazen doğrudan bazen de dolaylı bir şekilde<br />

tasavvuf görüşü merkezi konumdadır. Ayverdi, külliyatında önemli yer tutan Osmanlı tarihi yazıları ve<br />

İstanbul yazılarında da tasavvuf fikri arka planda hep mevcuttur.<br />

Ayverdi’nin hayatındaki en mühim isim hiç şüphesiz hocası ve mürşidi Ken’an Rıfai<br />

Büyükaksoy’dur. Ken’an Rıfai, 1908 yılında Fatih semtinde bir dergah açarak, Rufailik yolunun İstanbul<br />

kanadını kurmuş, yirminci yüzyılın önemli mutasavvıflarından biridir. İslam’ı çağın modern hayat<br />

şartlarına göre yorumlamış ve dini ayrıştırıcı bir unsur olmaktan çıkarıp, aksine insanlar arasında<br />

birleştirici, yapıcı bir unsur olarak tanımlamıştır. Ken’an Rıfai dönemin önde gelen eğitim<br />

kurumlarında tahsil görmüş ve kendini yetiştirmiştir. İlk öğrenimine başladığı Galatasaray Mekteb‐i<br />

Sultanisi’nden sonra Darülfünun Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuş ve eğitim alanına yönelerek<br />

Fransızca öğretmenliği, Tedkikat‐ı İlmiyye üyeliği, Darüşşafaka Lisesi müdürlüğü, Meclis‐i Maarif<br />

üyeliği gibi görevlerde bulunmuş, bunun yanı sıra Fransızca, Almanca, İngilizce, Yunanca, Arapça,<br />

Farsça, Çerkezce gibi dilleri öğrenmiş, tasavvuf alanında eserler vermiş ve döneminin önde gelen<br />

saygın isimleri arasında kabul görmüştür. 2 Ayverdi de Türkiye’de pek çok entelektüel, aydın, yazar,<br />

edebiyatçı ve sanatçı gibi Ken’an Rıfai’nin çevresindeki halkanın bir parçası olmuştur. Ken’an Rıfai’nin<br />

1950’deki vefatının ardından ise bu yolun manevi önderi olarak hocasının izinden gitmiş, ve pek çok<br />

önemli ismi etkilemiş, etrafında toplamıştır. 3<br />

Ayverdi için tasavvuf düşüncesi bir hayat tarzı olmuş ve eserlerinin mayasını teşkil etmiştir.<br />

Bununla birlikte eserlerinde kullandığı dilin zenginliği, Türkçe’nin ve İstanbul Türkçesi’nin en güzel<br />

*<br />

Yeditepe University, Political Science & International Relations

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!