30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Kamusal anlatının kırılma anı<br />

Yukarıda, yazarın yaşam anlatılarında eğitimine devam etmek isterken annesinin isteği ile yaşça<br />

kendisinden hayli büyük bir kişiyle yaptığı evliliğinden pek söz etmediği belirtilmişti. Hepiniz Kaçın<br />

öyküsünün devamı, yaşamının söyleşilerde yer almayan bu kısmına dair izler barındırır:<br />

Şaşırmamı yadırgayanlardan güleç yüzlüsü; kurnaz bir bakışla yüzüme bakıp, ‐senden<br />

bir şey soracağım hanım, dedi. Çocuklarının başı için doğru söyle. Sen beği severek mi<br />

aldın, anan baban mı verdi?<br />

‐anam babam verdi, dedim.<br />

Ondaaan dedi, rengin böyle kaçıktır, zayıfsın.<br />

Cıngıl cıngıl kahkahaları, yaklaştığımız sürülerin meleyişlerine karışırken ikindi<br />

güneşinde şavkıyan yüzlerine bakakaldım. 13<br />

Öykünün son kısmında ise şu cümleler okunur:<br />

Orada sevişmelerini, kaçmalarını, sonraki barışmalarını, diğerlerinin evlenmelerini en<br />

ufak ayrıntılarına değin anlattılar. En son kaçan: “Ah hanım dedi, en içten sesiyle: Sen de<br />

koy beği seveydin, seni atının terkisine atıp kaçıraydı, koy zengin olmayaydın. O günün<br />

keyfine bir ömür boyu rezillik de çekse değer insan. 14<br />

Söz konusu cümleler, yazarın özyaşamına dair kamusal anlatısına hakim olan kendinden emin<br />

benlik algısının, köylü kadınların aşk, evlilik, kaçma hikayelerinin aynasındaki kırılganlığını sergiler.<br />

Daha da ötesi bu ayna aynı zamanda söyleşilerde hemen hiç yer verilmeyen evliliğine de tutulmuş<br />

gibidir. Öyküdeki bu karşılaşma, yazarın köylü kadınlarla başka düzlemlerde kurduğu hiyerarşik<br />

ilişkinin dürüst bir hesaplaşmayla alt üst oluşunu da betimler.<br />

Sonuç<br />

Esma Ocak’ın otobiyografisini irdelenmeyi hedeflemiş olan bu <strong>bildiri</strong>de, yazarın söyleşilerinde öne<br />

çıkan kamusal kimlik anlatısının ve başarı hikâyesinin, öykülerdeki otobiyografik anlatıda kırılmaya<br />

uğradığı gösterilmeye çalışıldı. Yazarın söyleşilerdeki bütünlüklü benlik algısına dayanan otobiyografik<br />

anlatısında ne mahrem alana ilişkin unsurlar yer alır ne de hayal kırıklıkları, karşılaşmalar ve<br />

yüzleşmeler. Ama bu durum, kamusal alana dönük başarılı hayat anlatısının sağlam duvarlarıyla<br />

çevrelenen özel yaşama dair unsurların, muhtemel gerilimlerin, karşılaşmaların, itirafların ya da<br />

çelişkilerin, yazarın bir öyküsünün içinde, beklenmedik bir anda dışa vurulmayacağı anlamına<br />

gelmiyor. Nitekim yukarıda gösterilmeye çalışıldığı gibi yazarın özellikle farklı kadınlarla ve farklı<br />

kadınlık deneyimleriyle karşılaşmalarını işlediği öykülerindeki durum, kamusal kimlik anlatısından<br />

farklıdır. Söyleşilerinde mahrem alana dair ketum davranan yazar, daha çok tanınmış erkeklerin yer<br />

aldığı sosyal yaşamlarından ya da zamanın bir kısmını hanımağa olarak geçirdiği köydeki kadınlara<br />

yönelik eğitici faaliyetlerinden söz etmeyi tercih etmiştir. Buna karşın köylü kadınlarıyla farklı kadınlık<br />

deneyimleri bağlamında karşılaşmalarının anlatıldığı öykülerde, yazarın edebiyatın aynasını sadece<br />

onların yaşamına değil kendi yaşamına da tuttuğu görülür. Kamusal anlatının korunaklı duvarları<br />

arasında tutulan mahrem alan ve bu alana ilişkin ruh halleri, kurgunun olanaklı kıldığı kanallardan<br />

sızarak dışa vurulur. Bu karşılaşma aynı zamanda kendi kendisiyle bir yüzleşmedir de.<br />

Keywords: Esma Ocak, Subjectivity, Self‐reflexivity, Feminist critics, Success story<br />

Dr. Handan Çağlayan<br />

caglayanhandan@yahoo.com<br />

Ankara University, Institute of Social Sciences

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!