30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

YEREL SİYASETTE KADINLARIN İKTİDARI PAYLAŞMASI NİÇİN DAHA<br />

ZOR? İNCİ BEŞPINAR’IN DENEYİMLERİNE İLİŞKİN SÖZLÜ TARİH<br />

ÇALIŞMASI<br />

Berrin OKTAY YILMAZ *<br />

Siyasal katılım, oy verme davranışını da kapsayan çok boyutlu bir eylem biçimidir. Oy vermek,<br />

siyasal partiye üye olmak ya da doğrudan kamusal alan etkinliklerinde bulunmak gibi türlü biçimleri<br />

vardır. 1 Farklı tanımları içerisinde siyaset, kaynakların dağıtım sürecini etkileyen ve belirleyen bir<br />

eylemler bütünü olarak tanımlanabilir. Yani kaynakların nasıl elde edileceği ve hangi gruplar arasında<br />

nasıl paylaştırılacağı türünden politik kararlar olarak karşımıza çıkar. Bu süreçte, kamusal alanda karar<br />

mekanizmalarında yer alarak kaynakların kimlere ve nasıl paylaştırılacağı konusunda kararları alma<br />

yetkisine sahip olmak yani bu konuda söz sahibi olmak ayrı bir önem kazanır. 2 Siyaset ayrıca, “var<br />

olan güç ilişkileri içinde çeşitli çıkarların uzlaştırılması ve yeniden kurulması” şeklinde tanımlanabilir.<br />

Bu durumda siyaset, var olan güç ilişkilerini pekiştirecek ya da değiştirebilecek bir özelliğe sahiptir. 3<br />

Türkiye’de kadınların hem ulusal hem de yerel düzeyde siyasete katılımları ve temsilleri hayli<br />

düşüktür. Erkekleri merkeze alan bir siyasal kültür anlayışımız vardır. Siyaset, eril değerlerin öne<br />

çıkarıldığı bir yapıda, erkek egemen söylem içinde ve “erkek işi” olarak algılanan siyasal kurumlarda<br />

yapılır. Siyasal iktidarın örgütleniş yerinin siyasal partilerde gerçekleşiyor olması 4 partilerin siyasete<br />

katılacak kadınlara yaklaşımını daha da önemli kılar. Güç ilişkileri toplumsal ve ekonomik olarak<br />

kadınların aleyhine yapılanmıştır. Tüm bu faktörler, kadınların buralarda yeterince yer edinmelerini,<br />

erkeklerle eşit koşullarda yarışmasını engelleyici etki yapar. Kaynakların belirlenmesinden kararların<br />

alınmasına, güç ilişkilerinin kurulmasına ve işletilmesine kadar tüm sürece kadınlar açısından<br />

bakıldığında, pratikte yaşananın kadınların aleyhine olduğu görülür. Kadınların iktidarı<br />

paylaşamamalarının altında, kaynakları, güç ilişkilerini, çıkarları eşit paylaşamadıkları ataerkil düzen<br />

yatar. Tüm bu yapının değişmesi için kadınların karar mekanizmalarında yer alması kaçınılmazdır.<br />

Diğer taraftan iktidar ilişkileri açısından iktidarın tanımı ve kullanımı cinsiyetler açısından farklılık<br />

gösterir. Çağdaş feminist kuramlar, kadınların iktidar kavramını “bir şeye gücü olmak”, erkeklerin ise<br />

“bir şeyin üzerinde gücü olmak” şeklinde anlam yüklediklerine dikkat çekerler. 5 Ancak kadınların çoğu<br />

zaman ataerkil düzen içinde eril değerlerle eşitliğe sahip olma durumunda kalmaları, kendi iktidarla<br />

ilgili davranışlarını ortaya çıkarmakta güçlük çekmelerine yol açar. Bu nedenle siyasal arenada yer<br />

alan kadınlar zaman zaman erkek söylemini benimsemek durumunda kalırlar.<br />

Siyaset, yerel siyaset ve kadınlar<br />

Türkiye’de kadınların siyasete katılımı sadece parlamento düzeyinde değil, yerel yönetimlere<br />

(belediye başkanlığı, belediye meclisi üyeliği, il genel meclisi üyeliği) katılımla da gerçekleşir. Ancak<br />

her iki türde de kadın katılımı hayli düşüktür. Hatta Türkiye, dünyada yerel yönetimlerde kadın<br />

temsilinin en düşük olduğu ülkelerden biridir. 2009 yerel seçimleri sonucuna göre, 2950 belediye<br />

başkanlığından 27’si, 3379 il genel meclisi üyesinden 110’nu, 31.790 belediye meclisi üyesinden<br />

1340’ı kadındır. 30 Mart 2014 yerel seçimleri sonuçları da kadın oranının hâlâ çok düşük olduğunu<br />

göstermektedir: Büyükşehir belediye başkanlarından 27’si erkek 3’ü kadın, belediye başkanlarının<br />

1314’ü erkek 37’si kadın, il genel meclis üyelerinden 1191’i erkek, 60’ı kadın, belediye meclis<br />

üyelerinden 18.300’ü erkek 2198’i ise kadındır. 6 Hem hizmeti sunan hem de hizmetten yararlananlar<br />

olarak kadınların yerel yönetimlerdeki yoklukları, sunulan hizmetleri, uygulanan plan ve politikaları<br />

kadın dostu olmaktan çıkarmaktadır. Halbuki yerel hizmetlerin birincil yararlanıcıları kadınlardır. Yerel<br />

yönetimlerin çeşitli kademelerinde az sayıda yer alan kadınların yaptıkları çalışmalar da çoğu zaman<br />

göz ardı edilmektedir.<br />

Siyasal katılımın sadece parlamento düzeyinde olduğunu düşünmek, siyasal katılımın dar bir<br />

çerçevede algılanmasına yol açabilir. Siyasetin böyle algılanması ve parlamento ile sınırlandırılması,<br />

siyasette diğer kadın deneyimlerinin ortaya çıkmasını engelleyebilir. 7 Siyasetin erkek egemen<br />

*<br />

Istanbul University, Women’s Studies Department.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!