30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

TAŞRA SEÇKİNLERİNİN HANELERİNDEN KADIN ANLATILARI: SOSYAL<br />

SINIF VE CİNSİYET<br />

Ayşe DURAKBAŞA *<br />

Vecihe ZAMAN **<br />

Bu makale, taşra seçkinleri üzerine 2006‐2009 yılları arasında yürütmüş olduğumuz iki TUBİTAK<br />

projesinde gerçekleştirdiğimiz görüşmelere dayanmaktadır. İlk araştırma Türkiye’nin beş taşra<br />

kentinde taşradaki seçkin aileler üzerine odaklanmıştı ve taşra eşrafından taşra burjuvazisine geçiş<br />

sürecindeki bazı güzergahları ortaya koydu. 1 “Türkiye’de Evkadınlığının Sosyal Tarihine Bir Bakış: Ev<br />

Hanımları, Kadın Akrabalar, Hizmetçiler, Evlatlıklar” başlıklı ikinci araştırmada ise seçkin ailelerin hane<br />

içindeki yaşantılarına dair tamamlayıcı bilgiler toplanmıştır. 2 .Araştırma verileri, araştırmacı Ayşe<br />

Durakbaşa’nın Maraş kökenli Arifioğlu ve Bayazıt aileleri ve Antalya’daki Lülü Ailesi’nden kaynak<br />

kişilerle gerçekleştirmiş olduğu görüşmelerin yanı sıra, aynı aileden Vecihe Zaman aracılığıyla edinilen<br />

gözlem ve görüşme verilerine dayanmaktadır.<br />

Taşra kentlerinde eşraf ve taşra seçkinlerinin ev hayatı üzerine gerçekleştirmiş olduğumuz<br />

araştırmanın kuramsal arkaplanı Bourdieu’nün sosyal sınıf ve hareketlilikle ilgili yaklaşımlarına<br />

dayanıyor. Burada, sosyal sınıf bir kültürel konumlanma olarak düşünüldüğünde kadınların onu kuran<br />

merkezi figürler olduklarını ortaya koyacağız. Feminist tarih yazımı alanında Davidoff’un yapıtları 3 ve<br />

Türkiye’de evkadınlığı, kadın ve çocuk emeği ve evlatlıklarla ilgili çalışmalar için ise Ferhunde Özbay’ın<br />

öncü çalışmaları 4 bize yol gösterici olmuştur. Kadınlar yalnızca sınıf statüsünün yeniden üretiminde<br />

değil, aynı zamanda sosyal avantajların, ailesel kaynakları, hane üyeliğini, akrabalık ve kurmaca<br />

akrabalık ağlarını ya da farklı dayanışma ve sosyal bağlanma formlarından herhangi birini harekete<br />

geçirilerek devşirilmesinde önemli rol üstlenirler. 5<br />

Evlatlık kurumunun tarihsel kökenleri 6<br />

Evlatlık kurumunun kökenleri, Osmanlı toplumunda payitahtta paşa konakları ve Osmanlı<br />

taşrasındaki yerel seçkinlerin hanelerine “kurmaca akrabalık” ilişkisiyle bağlanan çeşitli hizmet<br />

kategorilerine, kölecilik pratiklerine götürülebilir. Findley’in Osmanlı yönetici sınıfındaki patrimonyal<br />

hane örgütlenmesini anlattığı makalesinde, Osmanlı konaklarına intisab eden damatlar ve diğer<br />

hizmetlilerle, haneler çevresinde kurulan akrabalık ağlarıyla, yönetici sınıfın ve dolayısıyla devletin<br />

tebaa ile nasıl metaforik olarak bütünleşmiş olduğu vurgulanmaktadır. Findley, makalesinde, hanenin,<br />

evlatlık ve süt kardeşliği gibi usullerle de genişletilebildiğini, “devşirme” usulüne benzer yöntemlerle,<br />

yeni dayanışma ağlarının içine dahil olabildiğini anlatmaktadır; bir bakıma Sultan’ın kulları,<br />

kendilerine bağlı ve himaye altına aldıkları kullarla aynı hane modelini tekrarlamaktadır. 7<br />

Saraçgil’in özetlediği gibi, yönetici seçkinler içinde “otorite, sultandan başlayıp hiyerarşik bir<br />

şekilde küçülerek elden ele geçiyor; bu da sistemin “karşılıklı lütuf” ilişkilerini oluşturuyordu.<br />

İmparatorluk lügatinde intisab adı verilen bu ilişkiler gereğince tüm bireyler, güçlüden zayıfa doğru<br />

giden bir çıkarlar zinciri ile birbirlerine bağlıydılar: Toplumsal konumu daha zayıf olan kişi, çıkarlarını<br />

bağladığı güçlü kişinin kayıtsız şartsız boyunduruğuna giriyor ve onun himayesinde servet ve iktidara<br />

doğru yöneltiliyordu…Osmanlıca bab (kapı) teriminin ifade ettiği gibi, malikanede yer alan herkes, aile<br />

ilişkisi ne olursa olsun, aile reisine kapılanmış konumda bulunuyordu.” 8<br />

Taşra eşrafı ve himayesindeki ahaliyi, köleler, yanaşmalar, evlatlıklar, yoksul köylü aileleri olarak<br />

düşündüğümüzde, yine benzer bir geniş‐hane sistemi içinde patrimonyal ilişki kalıbınauygun olarak<br />

sosyal ilişkilerin kurulduğunu ve yürütüldüğünü söyleyebiliriz. Findley’in“grandee mentality” (ağalık,<br />

*<br />

Marmara University, Department of Sociology.<br />

*<br />

Antalya City Museum

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!