30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ahsetmeye değerdir. Metinde yer yer edebiyat ya da sinema çevresinden öç alma amacı güden<br />

vurgular, yer yer büyüklenmeler vardır. Yazarın yeterince ciddiye alınmama, tarihte yerini alamama,<br />

unutulma kaygıları çok açıktır.<br />

Kalkan ve sınır olarak genel beğeni ve popülerite<br />

Kadınların sanatsal yaratıcılığının toplumların nezdinde daha kolay kabul görmesi ataerkil düzenle<br />

uyumlu olmalarına bağlanmıştır. Yazdıkları romanlarla ataerkil düzeni yeniden üreten, yaşam<br />

mecrasından yazın mecrasına, çok geniş anlamda bir tür çevirmenlik yapan kadın yazarlar, toplum<br />

gözünde olumlanabilir. Kitaplarının çok satması bunu teyit eder. Öte yandan, bir kadın yüksek<br />

edebiyata yönelirse/özenirse, gerçek yaratıcılar olarak sunulan erkeklerle kendini bir sayarsa bu<br />

olumlanmaz. Michelle Perrot Kadınların En Güzel Tarihi’nde bu konuya kısaca, şöyle değinir.<br />

Yaratı geniş anlamda Söz’dür, Tanrı’dır. (…) Eski çağlardan bu yana tüm felsefi<br />

metinlerde, kadının yaratamayacağı, böyle bir yeteneğe sahip olmadığı belirtilmektedir.<br />

Kadın yalnızca taklit edebilir, nakledebilir, yorumlayabilir… Çevirmenlik kadınlar için<br />

öteden beri iyi bir meslek olarak görülmüştür. Erkeğin düşüncelerini bir dilden diğerine<br />

çevirme işi kadına çok uygundur. Buna karşılık kendi kendilerine yazmaları çok farklı bir<br />

iştir. Resim yapmak daha da zordur. Müzik bestelemeye gelince, bu en büyük tabudur<br />

çünkü müzik tanrıların dilidir. (…) Müziğe yakın olan şiir, erkeklere özgü bir sanat olarak<br />

kabul ediliyor. Kadınlara ancak, daha hafif, ağlatan bir tür olarak görülen ağıt uygun<br />

görülüyor. (…) Ancak kadınların “kadın tarzına” hapsolmamaya hep dikkat etmeleri<br />

gerekiyor. 12<br />

Bu şablon Kerime Nadir örneği ile neredeyse birebir örtüşür. Müzikte kadına uygun görülen ağıtı<br />

romanda ağlak, duygusal, melodramatik olarak yorumlayabiliriz. Genel beğeni, popülerite Kerime<br />

Nadir için çok önemlidir. Gençliğinde, yazdıklarını yayınlatmak istediğinde, ona yazmayı yasaklayan,<br />

sonra da “Senin gibi bir çocuğun yazılarına kim bakar? Boşuna hayale kapılma!” diyen ailesine<br />

cevabını döneminin en çok okunan yazarlarından biri olarak vermiştir. 13 Ancak saygınlık kazanmak için<br />

bu yeterli değildir. Kerime Nadir, Romancının Dünyası’nda sadece kadınlar tarafından okunmadığına,<br />

değersiz, ikinci sınıf bir yazar olmadığına dair kanıtlar sıralar. İsminin ve eserlerinin duygularla,<br />

duygusallıkla fazlasıyla özdeşleşmiş olması aklının yok sayılmasına ve ikinci sınıf addedilmesine zemin<br />

oluşturmaktadır. Kerime Nadir tüm bunlara cevap olarak yazdığı Romancının Dünyası kitabı ile aklını,<br />

yeteneğini ve kariyerini odağa yerleştirir.<br />

Perrot’nun altını çizdiği, kadının kadın tarzına hapsolma tehlikesine, Agatha Christie örneğinden<br />

yola çıkarak kadının, kadın dışı bir tarza hapsolma tehlikesini de eklemek yerinde olur. Polisiyeler aşk<br />

romanlarına göre yazımı daha fazla zeka ve soğukkanlılık gerektiren bir tür olarak kabul edilir. Tam<br />

yüksek edebiyattan sayılmasa da, özellikle Agatha Christie’nin yazdığı yıllarda, pek kadın işi olarak<br />

görülmez. Oysa Agatha Christie’nin ismi, ölüm ve cinayet ile özdeşleşmiştir. İmgesinde kadınsı<br />

değerler olarak görülen değerlerden pek iz yoktur. Buna karşılık Agatha Christie otobiyografisindeki<br />

benliğini tamamen bu dişil değerler üzerinden kurgular. Okuyucuyu, tüm iniş çıkışlara rağmen<br />

hayattan keyif alan bir “evli kadın” ile tanıştırır. Agatha Christie’nin kariyeri Kerime Nadir ile<br />

karşılaştırıldığında çok daha ışıltılıdır. Ama Christie hayatının bu yönüne fazla vurgu yapmaz. Kırdığı<br />

satış rekorlarından, yıllarca kapalı gişe oynayan oyunlarından, Dame ünvanı almasından bahsetmek,<br />

kitabın sunum bölümünde yayıncıya düşer.<br />

Popülerite hem Christie hem de Nadir için yazarlık kariyerlerini sürdürebilmelerini, ekonomik<br />

özgürlüklerini kazanmalarını sağlayan bir kalkandır. Ancak popülerite aynı zamanda bu kadınları,<br />

yeteneklerini, potansiyellerini kısıtlar, onlara sınır çeker.<br />

Aykırı eserler<br />

Yayıncıları devamlı yeni polisiyeler yazmasını bekleseler de Agatha Christie arada, bu tür dışında,<br />

kendi deyimiyle “görevi olmayan” romanlar yazmadan edemez. 14 Aşk romanı kategorisine dahil

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!