30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Nadir’i arayarak “Alay mı ediyorsunuz? Her şeyi mahvettiniz. İşlerimiz altüst oldu. Şimdi sizin bütün<br />

okuyucularınız Tasvir’i toplayacak, biz hava alacağız. Okuyucu iki gazeteyi birden almaz.” 11 sözleriyle<br />

sitem etmiştir.<br />

Ancak Kerime Nadir’in coşkuyla başladığı meslek hayatı, aynı ivmede ilerlemez hep. Nadir,<br />

anılarında meslek hayatında yaşadığı zorlukların altını çizmiş; özellikle orta yaş döneminde, ailesinin<br />

geçim sorumluluğunu da üstlendiğinden “bir meslek kadını” olarak yaşadığı zorlukların yanında,<br />

yaşam mücadelesi veren “yalnız bir kadın” olmasının getirdiği sıkıntıları tüm açıklığıyla aktarmıştır. Bu<br />

husus Nadir’in yazarlık yaşamını etkileyen en önemli etkenlerdendir; çünkü Nadir yazarlık anılarında;<br />

hayat şartları ve çalışma düzeni arasındaki ilişkiyi ayrıca vurgulamaktadır. Babasının ölümünden sonra<br />

ailesinin geçim yükünü omuzlamış, köşk yaşantıları sonlanıp çalışanları dağılmış, ağır hasta olan<br />

annesi ve evlenen kız kardeşiyle birlikte oturup hayatını yükünü omuzlamaya çalışmak durumunda<br />

kalmıştır. Anılarının bu döneminde kendisini “fikir işçisi” olarak tanımlar ve “… bir kadın yazar, hele<br />

benim gibi bir evin tek yükümlüsü olunca, vaktini gereğince yazı masası başında geçiremez.” 12<br />

ifadesiyle mesleğine gerekli özeni gösterememekten yakınır. Ismarlama roman yazmaya tam da bu<br />

dönemlerde son vermiş olmasına karşın, kendisine eserlerinin tefrikası için reddedemeyeceği teklifler<br />

sunulmakta ve hayat şartları onu bir seçim yapmaya zorlamaktadır: “Maddi ve didişken bir yaşam<br />

çemberi içine sıkışıp kalmıştım… Ve hayatını yalnızca kalemiyle kazanan bir insandım.” 13 Bu noktada<br />

Yeşilçam sinemasıyla da sıkıntıları devam etmektedir. 1947’de “İlk Süper Türk Filmi” olarak reklamı<br />

yapılan, Atlas Film’in beyazperdeye uyarladığı “Seven Ne Yapmaz’dan sonra ardarda eserleri<br />

sinemaya aktarılmış; ancak Kerime Nadir senaryo ve yapım aşamasında dışlandığı yapımların<br />

sonuçlarından anılarında büyük bir üzüntüyle bahsetmiştir. Yeşilçam sinemasına yönelik<br />

serzenişlerini, eserlerinden öte filmlerden kendisini tanıyan kitleye dair kendini layıkıyla ifade<br />

edememenin hüznünü, eserlerine yapılan haksızlıkları anlatamamanın sıkıntısını anılarının son<br />

bölümde sıkça dile getirir:<br />

Bir kere halkın anlayışına inmek diye çok hatalı bir mantıkla hareket ediyorlardı bu<br />

adamlar…. Halkı ne sanıyorlardı?... bir eser bütünüyle parçalanacak, kopuklukları yabancı<br />

motiflerle keyfe göre yamanacak... Ne yazık ki halkın bir kısmı Kerime Nadir’i yalnızca bu<br />

filmlerinden tanıyordu… Benim sevgili romancıklarım! Ne yazık ki bu furyada harcandınız. 14<br />

Kerime Nadir yazarlık anılarının sonunda kendisine bir övünç payı çıkardığını vurgular; “Zira bu<br />

övünçte Cumhuriyet Türkiye’sinin ‐1937 yılından bu yana‐ kitapları en çok okunan yazarlarından<br />

biri” 15 olmanın gururu saklıdır. Yazarlık anılarında belirttiği üzere çok okunmuş, çok sevilmiş, çok<br />

eleştirilmiş; ancak eserlerini okurlarına karşı derin bir sadakat ve sorumluluk hissiyle yazmıştır;<br />

hepsini sahiplenmekte ve kendisini eleştirenlerle cesurca yüzleşmektedir:<br />

… Bir romancı her bakımdan iyi yetişmiş bir insan olacak, insanlığın çeşitli sorunlarını<br />

olgunluk ve bilinç içinde inceleyecek… Eserlerimin hepsini severim, bir ananın çocuklarını<br />

sevdiği gibi. Üstelik onlara minnet duyarım. Zira onlar kaynaştırdı beni ülkemin<br />

insanlarıyla… Beni sevmeyenlere, romancılığımı demode bulanlara, hele eserlerime açık bir<br />

horgörü ile ‐piyasa romanı‐ damgasını layık görenlere selam!... Tükeninceye kadar<br />

yazmaktan beni hiçbirşey alıkoyamaz. 16<br />

Anılarında kendisini tanımladığı ifadelerle “bir fikir işçisi, bir meslek kadını, yalnız bir kadın” olarak<br />

Kerime Nadir; kendi kişisel tarihini bizzat mücadele ederek yazabilme cesaretini ve azmini<br />

gösterebilmiş ve bu yönüyle roman kahramanlarına kendi hikayesiyle ilham vermiş, kendi ifadesiyle<br />

“kalemiyle yaşayan bir yazar” olarak kendi anılarının kahramanı olabilmiştir.<br />

Keywords: Women studies, Popular literature, Literary adaptations<br />

Özlem POLAT ATAN<br />

Boğaziçi University , Turkish Courses Coordinator<br />

Notes

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!