30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

işçilerle görüşmek için gittik. Grevin 141. günüydü ve iki gün boyunca epey bir sohbet ettik, hızlı bir<br />

çekim yaptık. İşçiler, daha sonraki gidişlerde rastlayamayacağımız biçimde heyecanlı ve<br />

coşkuluydular. Çünkü oldukça yankı bulmuştu grevleri. Bu çekimlerden on iki dakikalık Novamed<br />

işçilerinin kendi hikâyelerini anlattıkları “Novamed Direnişi” isimli bir belgesel film hazırladık. Çekim<br />

sırasında karşılaştığımız işçilerin coşkusu ve grev bizi çok heyecanlandırmıştı. Novamedli grevci<br />

kadınların deneyimini doktora tezim olarak belirlemem de bu sürece dayanmakta. Böylece hem yazılı<br />

hem de görsel olarak Antalya serbest bölgede yaşanan bu önemli deneyimi aktarabilecektik.<br />

Belgeselleri “gerçeğin gerçek olmayan yüzü” olarak tanımlar Varda. Ona hak vermemek elde değil:<br />

Çünkü kameranın ve yönetmenin başlı başına bir bakışı mevcut. Saha çalışmasında ya da insan odaklı<br />

belgesel film çekerken insani ilişkiler kurmak çok önemli. Ortak bir dil, bir duruş, bir üslup da<br />

oluşturmak gerekiyor. Özellikle insanı temel alan belgesellerde ise etkilenen ve etkileyen bir durum<br />

söz konusu. Biz hem Emine Aslan’ın direnişini anlatan, onun sesini duyuran “Kafesteki Kuş Gibiydik”<br />

(Desa direnişi) filmimizde hem Novamed grevinde durumun bir parçasıydık aynı zamanda. “İçinde ve<br />

dışında olmak”tı bizim konumumuz. Desa Direnişiyle Dayanışma Kadın Platformu ve Novamed’li<br />

Kadın İşçilere Destek Kadın Platformu’nun içindeydik ama aynı zamanda belgeselci kadınlar olarak<br />

dışındaydık da. Çünkü bu direniş ve grevle ilgili bütün eylemleri görüntülerken eylemlerin içinde de<br />

yer aldık. Bu da bize içerden bir bakış imkânını sağladı. Kadınların direnişi bizim de direnişimizdi. Bir<br />

bakıma kendi öykümüzü kuruyor ve çekiyorduk. Öfkemiz ortaktı. Desa Direnişinde, Deri‐İş<br />

Sendikası’ndan sendikalı olduğu için “hata yapıyor” diyerek işten çıkarılan, tek başına kış yaz<br />

demeden bir minibüsün içinde firmanın önünde direnen Emine Aslan’ın duruşu, gücü, dönüşümü<br />

hepimizi güçlendirmiş, dönüştürmüştü.<br />

Ancak sorularımız devam etmekteydi. Bunlar, kadın ve erkek kimlikleri oluşturulurken cinsiyetçi<br />

işbölümün oynadığı rolle ilgiliydi. Yani, “üretici alanda erkeklere, yeniden‐üretici alanda da kadınlara<br />

öncelik verilmesine” dayanan iş bölümü anlayışı. Toplumsal cinsiyet belirlenimleri iktidar ilişkilerini<br />

kısmen geçersiz kılar ve ev içinde yapılan işleri bir şekilde doğallaştırır. Ev işi ve ücretlendirilmiş iş iki<br />

farklı unsur olarak analiz edilemez çünkü bunlar bir sistem oluşturur. Bu sistem kadınların emek<br />

piyasasında yer alışlarını da belirler. Evdeki cinsiyetçi iş bölümü anlayışı çalışma yaşamında devam<br />

eder. Bu yaklaşım tarzı ve sistem anlayışı feministler olarak kafamızı kurcalamaktaydı. Bu çalışmayı<br />

nasıl ve hangi yöntemle yapacaktık. Araştırma yapmalı ve yöntemi belirlemeliydik…<br />

Feminist Yöntem Arayışı<br />

Feminist araştırmacılar,<br />

Araştırmanın amacını yalnızca neden sonuç ilişkisini açıklamak olarak değil, sosyal yaşamın, gündelik<br />

deneyimlerin, ilişkilerin anlamını derinlemesine kavramak ve tanımlamak olarak kabul ederek, bu amaca en iyi<br />

hizmet edecek olan derinlemesine görüşme (...) tekniğine dayanan niteliksel yöntemi tercih ederler. 5<br />

Böyle bir görüşmenin sonunda görüşmeci de görüşülen de güçlenerek çıkar. Otorite ve hiyerarşik<br />

kalıplar alt üst edilir. Görüşülen kişiye araştırma nesnesi gibi davranılmaktan kaçınılmaya çalışılır.<br />

Genelleştirilmiş öteki yerine somut öteki (birey) yaratılır. Görüşme sırasında aslolan ilişkidir.<br />

Anlatılmak istenen anlatılır.<br />

Kümbetoğluna göre,<br />

Geleneksel araştırma yöntemlerinde önemi vurgulanan ‘nesnellik’ ilkesi, kadın<br />

araştırmalarında yerini ‘öznel deneyimlere’ ve bu deneyimin önemine bırakır.<br />

Araştırmacılar sadece nesnel bilgi toplayan, analiz eden sosyal bilimci rolünden ve kadınları<br />

sadece veri sağlayan denekler olarak görmek yerine karşılıklı yakınlığa dayalı bir ilişki<br />

başlatan, bunu araştırma süresince ve sonrasında devam ettiren bir konumu seçerler. 6<br />

Wolf’a göre 7 ,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!