30.05.2016 Views

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

sempozyum_bildiri_kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

İmparatorluk Kültü baş rahibeliği ile onurlandırılmıştır. Ayrıca, "demiourgos" göreviyle ödüllendirilen<br />

Plancia Magna’nın ismi o senenin resmi evraklarının tarihlendirilmesinde kullanılmıştır. Aynı zamanda<br />

Plancia Magna "kentin kızı" olarak isimlendirilmiş, yani Perge tarafından benimsenmiş ve evlat<br />

edinilmiştir.<br />

Teşhir duvarının yanı sıra Plancia Magna’ya kent tarafından duyulan saygının bir diğer kanıtı ise<br />

kentin güneyinde, Kent Kapısı’nın yakınında bulunan mezarının yeridir. 15 Kente ait nekropollerin<br />

kentin doğusunda ve batısında yoğunlaştığı göz önüne alındığında Plancia Magna'nın mezarının<br />

kentin girişine ve finanse ettiği mimari anıtın yakınına konumlandırılması, kendisine verilen önemin<br />

büyüklüğünü öne çıkarmaktadır.<br />

Plancia Magna’nın Perge'de gerçekleştirdiği hayırseverliğin kendisine getirdiği diğer bir ayrıcalık<br />

ise bir kadın olarak erkek egemen Roma toplumunda öne çıkmasıdır. Roma dünyasına bakıldığında<br />

kadınların genellikle erkeklerden daha aşağı konumda bulunduğu ve iktidardan uzak tutulan<br />

kadınların öncelikli olarak ev hayatı ve dini yaşam ile ilişkilendirildiği görülmektedir. Başlıca görevi<br />

saygın bir eş ve meşru çocukların annesi olmak olan Roma vatandaşı kadınların namusunu güvence<br />

altına almak amacıyla, her kadın başta baba olmak üzere aile içinden bir erkeğin vesayeti altına<br />

sokulmaktaydı. Vasi olan baba kızını erken yaşta kendi istediği kişiyle evlendirebilir, daha iyi bir aday<br />

bulduğunda ise boşanmaya zorlayabilirdi. Bir kadın için birden fazla evlilik sıklıkla görülmekte iken,<br />

hayatı boyunca tek bir kişi ile evli kalarak "univiri" olan kadın ise ideal eş olarak kabul ediliyordu. 16<br />

Dahası, kadınların mülkiyet sahipliği tartışmalıydı; kendi çeyizleri üzerinde bile fazla söz sahibi<br />

olmayan kadınların mali faaliyetleri vasi tarafından kontrol ediliyordu.<br />

İlk imparator Augustus Roma’yı yönetmeye başladıktan sonra evlilik kurumunu geliştirmek<br />

amacıyla bazı sosyal ve ahlaki yenilikler gerçekleştirmiştir. 17 Augustus'un getirdiği bazı yasalara göre<br />

kız çocuklarının cinselliklerini keşfetmeden önce erken yaşta evlendirilmeleri; fiziksel olarak üretken<br />

oldukları yirmi ve elli yaş arasında gerçekleşen boşanma veya dulluk durumunda ise yeniden<br />

evlendirilmeleri uygun görülmüştür. Böylece kadınların zinadan uzak durmaları ve aileleri için varisler,<br />

imparatorluk için ise meşru vatandaşlar doğurmaları amacıyla evli kalmaları hedeflenmiştir. Bekâr<br />

kalmak, çocuksuzluk ve tekrar evlenmemek cezalandırılırken, yasalara uyan kadınlar ise<br />

ödüllendirilmiştir. Örneğin, yasalar üç çocuk sahibi özgür veya dört çocuk sahibi azatlı kadınları<br />

vesayetten muaf tutmuş ve mali hareketlerine özgürlük getirmiştir. Yasalar aynı zamanda kadınların<br />

mülkiyet haklarını düzenlemiş; kadınlara babaları, erkek kardeşleri ve eşlerinin mirasçısı olma hakkı<br />

getirilmiştir. 18<br />

Getirdiği yasaların yanı sıra, Augustus, evlilik kurumunun önemini vurgulamak amacıyla eşi Livia<br />

Drusilla’nın ön plana çıktığı bir aile portresi yaratmış ve bu imajın sanat, mimarlık, yazıt ve sikke gibi<br />

çeşitli araçlarla imparatorluğa yayılmasını sağlamıştır. 19 Bu portrede imparatoriçe mükemmel eş ve<br />

annenin simgesi olmakla kalmaz, aynı zamanda Roma vatandaşı bir kadının ulaşabileceği güç ve<br />

tanınmışlığın en yüksek seviyesini temsil eder. Geleneksel bir kadın gibi kocasının kıyafetlerini<br />

dokuyan ve başarılı evlatlar yetiştiren Livia, aynı zamanda siyasi aktivitelere katılmış hatta<br />

Augustus’un kararlarını etkilemiştir. 20 Ayrıca, bir vasi kontrolünde olmaksızın varlıklarını kontrol<br />

edebilmiş ve sadece Roma’da değil, eyaletlerde bile büyük ölçekli bağışlar yapmıştır. Cömertliğinin<br />

karşılığında kendisine “kutsal hayırsever” unvanı verilen Livia, “yeni ideal Roma kadını” simgesi olmuş<br />

ve sahip olduğu bağımsızlık kendisinden sonra gelen imparatorluk ailesine veya seçkin sınıfa ait olan<br />

kadınlara ilham vermiştir. 21 Özgürlüğünü kazanan birçok varlıklı kadın, servetlerini kendilerine<br />

kamusal kimlik oluşturmak amacıyla kullanmış ve bunun için Livia’yı örnek almıştır. Görüldüğü üzere<br />

“ideal Roma kadını” iki önemli vasıfla tanımlanabilir; birincisi, aileye saygılı ve bağlı olmak; ikincisi ise<br />

kamu refahına katkı sağlamak. Plancia Magna’nın iki vasfa da sahip olduğu açıkça söylenebilir.<br />

Plancia Magna’nın evliliği kuvvetle muhtemel Perge’nin nüfuzlu ve güçlü iki ailesi arasında siyasi<br />

bir antlaşmadır. Kuşkusuz bu evlilik iki aile arasındaki iyi ilişkileri güçlendirmiş ve bu evlilikten olan<br />

oğluyla beraber aile üyelerine bir senatör daha eklenmiştir. Plancia Magna'nın evliliğinin kocası C.<br />

Iulius Cornutus Tertullus ölene kadar, 22 yani uzunca bir süre devam ettiği ve bunun Plancia Magna’nın<br />

tek evliliği olduğu bilindiği için Plancia Magna'nın "univiri" yani ideal eş olduğu söylenebilir. Başarılı<br />

evliliğinin yanı sıra Plancia Magna kendi ailesine saygı göstermeyi de ihmal etmemiş, babası M.<br />

Plancius Varus ve erkek kardeşi C. Plancius Varus’un Kent Kapısı'nın avlu duvarları üzerindeki

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!