01.06.2013 Views

Revista Haemus nr. 30-32 - Libraria pentru toti

Revista Haemus nr. 30-32 - Libraria pentru toti

Revista Haemus nr. 30-32 - Libraria pentru toti

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Yukarıda bahsettiğim ve Ankara’da düzenlenmiş olan Balkan<br />

Konferasın’da Kemalist Türkiye’nin, ilerleme ve modernleşmeye yönelik<br />

yürüdüğü ve daha o zamanlardan beri Güney-Doğu Avrupa’ya yakışan bir<br />

ülke olarak ve ayrıca o zamanlardan beri, Avrupa’ya entegre olduğu<br />

düşünülüyordu. Aynı Balkan Konferansın’da, Atatürk’ün diğer ülkelere<br />

tebliğ ettiği tebrikler, bu yeni doğan realitenin yankısını teşkil etmekte idi.<br />

O zamanlar, Romanya’nın kaderini belirleyen ve çok büyük kişiliğe sahip<br />

olan, Nicolae Titulescu, Balkan ülkelerinin iyiliği için bütün zorlukları aşma<br />

rölünü üstlenmişti ve Atatürk’te bütün aktifliğiyle, Romanya’nın yanında<br />

idi 56 .<br />

Birçok şeylerin yanısıra, Türkiye’nin artık işgal edici konumuyla ve<br />

yapısıyla değil, tam tersine, “Yaşlı” Avrupa’nın kucağında yer almak<br />

istediğini herkese ispatlamıştır.<br />

Bunu kanıtlayıcı bir manzarayı çizmek istersek eğer, Atatürk’ün<br />

hükümetiyle beraber, Arnavutluk gibi küçük bir devlete karşı gösterdiği<br />

dostluk ve Arnavutluğu Türkiye gibi eşit tutması son derece güzel bir<br />

olaydır.<br />

Mustafa Kemal Paşa, Türk ve Arnavut milletleri arasındaki dostluk<br />

ilişkilerin gelişmesine büyük bir önem vermiştir.<br />

Türkiye Cumhuriyetin’in lideri, “Biz Arnavut milletini seviyoruz. Biz<br />

Arnavutları kendi kardeşlerimiz gibi görüyoruz. Onlar bizlere uzak değildir.<br />

Biz, Arnavutların, Devlet ve millet olarak, gelişmelerini, güçlenmelerini ve<br />

ileri gitmelerini arzu ediyoruz. Bizler Arnavutluğun, herşeyden önce,<br />

müstakil bir devlet olarak, Balkanlar’da lâyık olduğu yeri almasını isteriz.<br />

Arnavutluk bizim samimiyetimizden emin olmalıdır. Arnavutluk, hiçbir<br />

zaman, Türk milletinin ona karşı olan kardeşlik duygularından<br />

süphelenmemelidir. Bu duygular ancak bir tabirden ibaret değildir, kalbin<br />

derinliklerinden gelen duygulardır” 57 demiştir.<br />

9 şubat 1934 tarihinde, Türkiye, Yunanistan, Yugoslavya, Romanya, dört<br />

devlet olmak üzere, Balkan Anlaşmasını imzalamışlardır. Bulgaristan ve<br />

Arnavutluk dışarda kalmışlardır. Arnavutluğun bu bölgesel teşkilâtta<br />

gereken yerini alması hususunda yakından ilgilenen Atatürk, aynı zamanda,<br />

faşist İtalya’nın baskıları karşısında, zor durumlardan geçen Arnavutluğun<br />

müşkil vaziyetini de göz önünde bulundurarak, şunları beyan ediyordu:<br />

“Arnavutluğun, Balkan Paktına girmesiyle ilgili olarak, şimdiye kadar<br />

herhangi bir teşebbüs yapılmamış ve somut girişimlerde bulunulmamış ise,<br />

bu hususta, kendi menfaatleri dikkate alınmıştır. Benim arzum Arnavutluğu<br />

bu Anlaşmanın tabîi ve daimî bir üyesi olarak görmektir. Arnavut Devleti,<br />

uygun şartlara kavuşunca, en kısa zamanda, bir arzunun gerçekleşmesini<br />

56 Răzvan Theodorescu ve Kopi Kyçyku, Two Europes…, op. cit., pp. 56-57.<br />

57 Bilâl N. Şimşir, Atatürk’ün…, s. 116.<br />

133

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!