01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ATATÜRK’ÜN BAKIŞ AÇISIYLA AZINLIKLAR 245<br />

Kerkük’ü içine alır. İşte millî sınırımız budur dedik. Hâlbuki Kerkük<br />

kuzeyinde Türk olduğu gibi Kürt de vardır. Biz onları ayırmadık.<br />

Bundan dolayı koruması ve savunmasıyla meşgul olduğunuz millet<br />

doğal olarak bir unsurdan ibaret değildir. Çeşitli İslam unsurlarından<br />

oluşmaktadır. Bu topluluğu oluşturan her bir İslam unsuru, bizim<br />

kardeşimiz ve menfaatleri tamamen ortak olan vatandaşımızdır ve<br />

yine kabul ettiğimiz esasların ilk satırlarından bu çeşitli İslam unsurlar<br />

ki: Vatandaştırlar birbirlerine karşılıklı saygılı ile uyum içindedirler<br />

ve birbirlerinin her türlü hukukuna, ırki, sosyal, coğrafi hukukuna<br />

daima uyumlu olduğunu tekrar ve teyid ettik ve cümlemiz<br />

bugün samimiyetle kabul ettik. Bu sebeple menfaatlerimiz ortaktır.<br />

Elde etmeye karar verdiğimiz birlik, yalnız Türk, yalnız Çerkez değil<br />

hepsinden oluşan bir İslam unsurudur. Bunun böyle anlaşılmasını<br />

ve yanlış anlaşılmalara meydan verilmemesini rica ediyorum.” 29<br />

Yine İstanbul Hükûmetinin Barış Hazırlık Komitesi üyesi Çürüksulu<br />

Mahmut Paşa’nın Tasvir-i Efkâr gazetesinde Ermenilerle<br />

ilgili demecini okuyan Mustafa Kemal Paşa, “Ermenilerin aşırı<br />

isteklerine hak vermemekle birlikte sınırlarda bazı düzeltmelerin<br />

29 <strong>Atatürk</strong>’ün Söylev ve Demeçleri, I, s.74-75;l Mayıs 1920 Tarihinde Türk<br />

Milletini Teşkil Eden Müslüman Öğeler hakkında konuşması. Benzeri bir konuşması<br />

için bkz. Aynı eser, I, s.30; Mustafa Kemal’in Türkiye’nin sınırları ve<br />

vatandaşları hakkında yaptığı diğer bir konuşma da; “Mütareke akdolunduğu<br />

gün ordularımız fiilen bu hatta hâkim bulunuyordu. Bu hudut İskenderun körfezi<br />

cenubundan Antakya’dan, Halep ile Katma istasyonu arasında Carablus<br />

köprüsü cenubunda Fırat nehrine mülâki olur. Oradan Deyrizor’a iner; badehu<br />

şarka temdit edilerek Musul, Kerkük, Süleymaniye’yi ihtiva eder. Bu hudut<br />

ordumuz tarafından silâhla müdafaa olunduğu gibi aynı zamanda Türk ve<br />

Kürt anasıriyle meskûn aksamı vatanımızı tahdit eder. Bunun cenup aksamında<br />

Arapça mütekellim dindaşlarımız vardır. Bu hudut dahilinde kalan aksamı<br />

memalikimiz camia-i Osmaniyeden lâfenyek bir kül olarak kabul edilmiştir.<br />

Beyannamenin dördüncü maddesine bakalım! Bu madde ile biz, bizimle beraber<br />

yaşayan anasır-ı gayrimüslimeyi aynı hukuk ve aynı salâhiyette kabul ediyoruz.<br />

Hepimiz bu devletin Müslüman ve anasırı gayrimüslime dahil olarak<br />

aynı suretle tebaasıyız. Ve bu itibarla cümlemizin hukuku birdir. İçimizde yaşayan<br />

gayrimüslim vatandaşlarımıza bizim hâkimiyeti siyasiye ve muvazene-i<br />

içümaiyemizi ihlâl edecek fazla birtakım imtiyazat veremeyiz.” Bkz. II, s.l2;<br />

<strong>Atatürk</strong>, Ağustos 1921’de Associated Press’in Ankara’da bulunan muhabirine<br />

verdiği demeçte; “ Türkiye Türklerindir, işte milliyet perverlerin umdesi<br />

budur.Biz hukukumuzun müdafaası için mücadeleye karar verdik” demiştir.<br />

(Aynı eser, III, s. 38).

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!