01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

DOĞU SINIRININ PEACE MAKER OLARAK BELİRLENMESİNDE MUSTAFA KEMAL PAŞA<br />

(1920-1921)<br />

Biz emin bulunuyoruz ki, bundan sonra Ermeni askerî size karşı<br />

silah bedest olarak bulunmayacaktır. Ve taraf-ı âlilerinden bizlere<br />

tebliğ edildiği üzere 13 Teşrin-i evvel 1921’de Kars’da bu husus her<br />

iki milletin evliya-yı umuru arasında takarrür ve temin edilmiştir. Biz<br />

dahi artık bundan eminiz. İki memleket arasında Türklerle Ermeniler<br />

birbirine karşılıklı yardım edecek ve birlikte yekdiğerini müdafaa ve<br />

siyanet eyleyeceklerdir.”<br />

Kâzım Karabekir, Türk Hey’etini Anı’ya ziyarete getirmiş (17<br />

Ekim 1921), Başgedikler istasyonunda iken Erzurum’dan salıverilen<br />

ama devlet düzeni içinde, askerlere gösterilen saygı çerçevesinde görüşme<br />

fırsatını elde etmiştir. Şark Cephesi Kumandanı, bu münasebetle<br />

subaylara ve Erzurum’da iken haberleştiği Arzumanyan’a yüz<br />

yüze konuşma fırsatı vermiştir. Başgedikler görüşmesinde, Kâzım<br />

Karabekir’in söyledikleri de oldukça manidardır:<br />

“Bu esirlerle Başgedikler istasyonunda görüştüm. Giden kafile<br />

98 subay, 531 er idi. General Primof, General Araratof ve Albay<br />

Arzumanof’u salonuma aldım, bizim Kars Konferansı delegemizle<br />

Anı Harabelerinden geliyorduk. Bunlarla da tanıştırdım. Vaktiyle<br />

bana mektup yazmış bulunan Arzumanof biraz yalnız kalmak arzusunu<br />

gösterdi ve dedi ki; “bundan sonra Ermenilerin Türkler aleyhine<br />

-Ruslar harp bile açsa- bir daha harbe girişmemeleri için var<br />

kuvvetimle çalışacağım.” Felaketi tekrar tekrar gören subayların<br />

da bu fikirde olduklarını söyledi. Generaller de subaylar da güzel<br />

sözler söylediler. Subaylar ve erler de memnunlukla teşekkür sesleri<br />

yükseltiyorlar. Kendilerine ben de nasihatler ettim. Bizimle samimî<br />

yaşamalarını istemeyen devletler bulunabilir, fakat dökülen kanlardan<br />

politikacıların yüzü bile kızarmaz. Ermeniler Türk dostluğunu<br />

bırakmasalardı bugün daha rahat, daha zengin ve daha kuvvetli<br />

olurlardı. Türklerle kaçıncı düşmanlıktır? İstanbul sokaklarında bile<br />

Türk-Ermeni kanı dökülmesine dışarının kışkırtmasıyla Taşnak Komiteleri<br />

sebep olmuştu. Muş, Adana bölgelerinde Van’da, Bitlis’te<br />

velhasıl bizim içimizde bile ne kanlar dökmeye sebep oldular. İşte<br />

gerek Umumî Harb’te ve gerekse bizim ölüm-kalım mücadelemizde,<br />

bu son mücadelede dahi aynı eller, aynı yüzler görüldü. Eli silahsız<br />

halkı her tarafta mahvettiler. Bardız ve Oltu bölgesinde muntazam<br />

birliklerimize bile saldırmak cüretini gösterdiler. Fakat bizzat gör-<br />

607

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!