01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

584<br />

ENVER KONUKÇU<br />

Colby’nin, nerde ise, Anadolu’nun doğusunu tamamen Ermenilere<br />

bırakan arabuluculuğu ve harita çizimi, tabii ki ona ve hürriyet fikirlerine<br />

inanmış aydınlarımızca, sükût-ı hayale sebep olmuştur. Mustafa<br />

Kemal, Hey’et-i Temsiliye ve Erzurum milletvekili olarak 28<br />

Aralık 1919’da, Sivas dönüşü Ankara’daki ikinci gününde Wilson<br />

ilkeleri ile ilgili ilk açıklamasında, bazı sözleri önceden sezmiş olduğu<br />

görülmüştür. Açıklamasında, Hey’et-i Temsiliye Reisi olarak XII.<br />

madde üzerinde durarak şunları söylemişti: “...Bu program, milletin<br />

kendi kaderine hâkimiyetini temin ediyordu. Programın XII. maddesi<br />

ise özellikle Türkiye’ye Devletimize ve milletimize aittir. Wilson,<br />

bu madde ile Türkiye’nin, milletimizin tam hâkimiyetine sahip<br />

olması lüzumunu ortaya koyduktan sonra, buna dair de bir iki kayıt<br />

da ilâve etmiştir. O kayıtlar şunlardır: Aramızda yaşayan gayr-ı müslim<br />

unsurların emniyetlerinin ve gelişmelerinin sağlanmasını temin<br />

etmek. Bir de Boğazların açık bulundurulmasıdır. Bütün İtilaf Devletleri<br />

Wilson’un prensiplerini kendi menfaatleri için uygun gördükleri<br />

gibi bizim devletimizde bu XII. maddeyi kabulde, hiçbir sakınca<br />

görmedi. Hakikaten kabul edilecek bir prensiptir.”<br />

Washington’un Sevres’deki görevi, İtilaf Devletleri görüşünde<br />

Ermeni yurdu meydana getirmekti. Harita üzerinde, en yetkili şahıs<br />

olarak Wilson, bu ödevi yerine getirmiş, kitap hâlinde yayınlanan<br />

metin, dolayısıyla Ankara’da hayal kırıklığı yaratmıştı.<br />

1919 ve 1920 siyasi gelişmelerini iyi bir şekilde takip eden<br />

TBMM Reisi Mustafa Kemal, Sevres için görüşlerini tabii ki millî<br />

bir heyecanla değerlendirerek, kamuoyuna duyurmaktan geri kalmadı;<br />

“Sevres Andlaşması, Türk milleti için öylesine uğursuz bir idam<br />

kararnâmesidir ki, onun bir dost ağzından çıkmamasını dileriz. Bize<br />

göre böyle bir andlaşma yoktur... Mondros’un arkasından yaşama<br />

hakkımızı ve istiklalimizi ayaklar altına alan Sevres Andlaşması<br />

yapılmıştır. Bu teklif projesinde, Ermenistan’ın sınırlarının tesbiti<br />

işi Cemiyet-i Akvam’ın göndereceği bir komisyona bırakılmakta<br />

idi... Efendiler, Mondros Mütarekesi’nden sonra düşman devletler<br />

Türkiye’ye dört defa barış şartları teklif etmişlerdir. Bunların ilki<br />

Sevres taslağıdır. Bu taslak, hiçbir görüşmenin ürünü olmayıp, İtilaf<br />

Devletleri tarafından Yunan Başvekili Mösyö Venizelos’un katılması<br />

ile düzenlenmiş ve Vahideddin’in hükûmeti tarafından 10 Ağustos

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!