01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

1920-1938 DÖNEMİ TÜRK ROMANINDA ATATÜRK VE ANKARA 749<br />

(s.9) cümleleriyle başlayan roman, o dönem Ankara’sının şehir planlamasıyla<br />

ilgili önemli bilgileri içerir. Modernleşmenin, mekansal<br />

bir simgesi haline gelen Ankara, 1930’lu yıllarda izlenen devletçilik<br />

politikasıyla güçlenmiş, her kesimden insanın gidip geldiği bir yer<br />

olmuştur. Tanpınar; bu eserin yeni kurulan Ankara’nın atmosferinde<br />

zihniyet ve seviye farklılıklarının göstergesi olduğunu belirtir. Fethi<br />

Naci; “Memduh Şevket, bu odalarda oturan insanları anlatarak,<br />

bize o yılların Ankara’sından toplumsal bir kesit sunuyor, insanların<br />

özellikle ‘küçük insanların yaşamlarını, değer yargılarındaki değişimleri<br />

gösteriyor; düzene değilse de bürokrasiye yönelik eleştiriler<br />

getiriyor” (Naci 1981, 209) diyerek düşüncelerini açıklarken, İsmail<br />

Çetişli; geçmiş dönemdeki Türk toplumunun değer yargılarında gözlenen<br />

yozlaşma ve sosyal çözülmenin romanda konu edildiği üzerinde<br />

durur. (Çetişli 1999, 238)<br />

Anadolu’da halkla doğrudan teması olan iki aydın kesim; öğretmen<br />

ve subay tiplemesi, Anadolu halkının tanıdığı iki sosyal tabakanın<br />

yani eğitim ve askerliğin önemi bakımından dönem romanlarında<br />

işlenen figürlerdir ve “aydın” kavramı bunlar etrafında şekillenir.<br />

Millî Mücadelenin subay kadrosu; bin bir güçlükle kurulan ve savaşın<br />

kazanılmasında ilk belirleyici birimdir.<br />

Çalıkuşu’nda, Anadolu’nun geri kalmışlığı idealist bir öğretmenin<br />

serüveni eşliğinde eğitim anlayışı, eğitim camiasının değer<br />

yargıları içinde sunulur. Anadolu, romanın her bir kahramanının hikayesinde<br />

işlenirken İstanbul’la karşılaştırmalı bir biçimde anlatılır.<br />

Her ikisi de 1926 <strong>yılında</strong> yayınlanan Yeşil Gece ve Vurun Kahpeye<br />

romanlarında yeni rejimi övmek için asker ve öğretmen figürlerinin<br />

işlenişi dikkat çekicidir. (Yalçın 1998, 141) Yeşil Gece’nin Ali<br />

Şahin Efendi’si hakkını ve mağduriyetini Ankara’da aramak üzere<br />

yola çıkar.<br />

Genel bir girişten sonra, belirlenen döneme hem fert hem yazar<br />

olarak tanıklık eden iki önemli isimden biri olarak Halide Edip<br />

Adıvar; 1924-1939 yılları arasını Paris ve Londra’da geçirmiştir.<br />

Ancak özellikle 1920-1922 arasında kendi benliğini unutacak derecede<br />

inanılmaz tecrübeler yaşamış, hayatının ve sanatının ikinci<br />

ve olgun devresini Millî Mücadele sürecinde idrak etmiş (Enginün<br />

2002, 246), bir kurtuluşun destanına tanıklık etmiştir: 16 Mart

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!