01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

652<br />

ESAT ARSLAN<br />

<strong>Atatürk</strong>, 1 Mart 1922’de Meclisin Üçüncü Yasama Yılını açarken<br />

yaptığı konuşmada şöyle diyordu:<br />

“...Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan Sovyet Cumhuriyetleriyle<br />

Moskova Muahedenamesi esasları dairesinde<br />

Kars’ta 13 Teşrinievvel (1921) tarihli muahedenameyi<br />

akdettik. Bu muahede ile şarkta hukukî bir şekil alan<br />

vaziyet-i fiiliyemiz de Sevr Muahedenamesinin gayri<br />

kabili tatbik olduğunu gösteren vakayiden biridir.<br />

Ermeni meselesi denilen ve Ermeni milletinin menafı-i<br />

hakikiyesinden ziyade cihan kapitalistlerinin menafi-i<br />

iktisadiyesine göre halledilmek istenilen mesele Kars<br />

Muahedesiyle en doğru suret-i hallini buldu. Asırlardan<br />

beri dostane yaşayan iki çalışkan halkın revabıt-ı hasenesi<br />

maalmemnuniye tekrar teessüs etti...” 11<br />

Türkiye -Ermenistan ilişkileri 1921 Kars Antlaşmasıyla rayına<br />

oturtulmuş, Mustafa Kemal <strong>Atatürk</strong> ‘ün Meclisin üçüncü yasama<br />

yılını açarken bir nevi planlama direktifi biçiminde meclise belirttiği<br />

bu konu 15 gün sonra Birinci Türkiye Millet Meclisi tarafından<br />

öncelikle ele alınarak 207 sayılı yasayla sorun tarihin derinliklerine<br />

gömülerek halledilmiş ve Türkiye-Ermenistan sınırı da kesin olarak<br />

çizilmiştir.<br />

ERMENİ SORUNU LOZAN ÖNCESİ BİTMİŞTİ, ANCAK<br />

BİR KEZ DAHA BÜYÜK DEVLETLERİN SORUNU OLDU-<br />

ĞU TEYİT EDİLDİ<br />

Osmanlı Devleti’nin tasfiyesi ve yeni Türk Devleti’nin siyasal<br />

bakımından kuruluşunu simgeleyen Lozan Antlaşması ile Ermeni Sorununun<br />

bittiği bir kez daha teyit edilerek, tarihin karanlıklarına gömülmüştü<br />

fakat, kırk yıl sonra sorun neden yeniden diriltildi?<strong>Atatürk</strong><br />

yaşasaydı, sorunun bugünkü biçimi almasına müsaade eder miydi?<br />

Füturolojist bir yaklaşımla sorunu bu şekilde günümüze bırakır mıydı?<br />

Buna verilecek yanıt, tek sözcükle hayır....Öyle olduğu halde o<br />

günlerden bugünlere nasıl gelinmiştir? Sorun nasıl yeniden alevlendirilmiştir<br />

? Ermeni Patrikleri, AB’ye üye olmaya çalışan Türkiye’ye<br />

11 <strong>Atatürk</strong>’ün Söylev ve Demeçleri I, Maarif Matbaası, İstanbul 1945, s. 226

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!