01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

750<br />

NESRİN TAĞIZADE-KARACA<br />

1920’de İstanbul’un işgali üzerine bir yolunu bularak Ankara’ya gitmiş<br />

ve eşi Adnan Adıvar’la birlikte Millî Mücadelede önemli faaliyetlerde<br />

bulunmuştur. Kızılay hastanelerinde hastabakıcılık yapan,<br />

Hâkimiyet-i Millîye gazetesinde ve eş zamanlı olarak İstanbul basınında<br />

da heyecan yüklü yazılar yayımlayan Halide Edip, Sakarya<br />

Savaşı ve Büyük Taarruzda onbaşı rütbesiyle cephededir ve ayrıca<br />

teftiş için Tedkik-i Mezalim Komisyonu’nun sorumluları arasındadır.<br />

Onun memleket ve kurtuluş edebiyatımızın önemli eserlerinden<br />

Ateşten Gömlek (1922), Vurun Kahpeye (1923) İzmir’den Bursa’ya<br />

(Yakup Kadri-Falih Rıfkı-Mehmet Asım’la beraber, 1923), Dağa Çıkan<br />

Kurt (1922) Millî Mücadelenin efsane sahnelerinin tanıklığından<br />

izler taşırlar. Halide Edib’in, duygu dolu gözlem ve izlenimleri<br />

büyük ölçüde bu eserlerine yansımıştır. 1922’de İkdam gazetesinde<br />

tefrika edildikten sonra 1923’te kitap haline getirilen Ateşten Gömlek,<br />

daha sonraları Türkün Ateşle İmtihanı ismiyle kitaplaşacak olan<br />

anılarının;<br />

“…roman hali olarak düşünülebilir. Millî Mücadele’yi konu<br />

alan ilk Türk romanı ve Millî Mücadele esnasında yayımlanan ve<br />

dönemini işleyen tek Türk romanı özelliğini taşıyan eser, bu kesiti<br />

işleyen Türk romanları içinde en güzellerinden biridir. Ayşe, İhsan<br />

ve Peyami arasında teşekkül eden bir ezeli aşk üçgeni etrafında hem<br />

bireysel hem toplumsal anlamda giyilen ‘ateşten’ bir gömleğin anlatıldığı<br />

bu roman, Peyami’nin bireysel muhtevadan millî muhtevaya<br />

doğru psikolojik değişimini de içerir.” (Bekiroğlu 1999, 76)<br />

Halide Edib gibi Yakup Kadri de, aynı dönemi yaşayan, aynı<br />

olaylara tanıklık eden ve kalemiyle bunları ölümsüzleştiren bir isimdir.<br />

Yakup Kadri’nin Halide Edib’e hayranlığı Mütareke Devri ve<br />

sırasında artar ve her ikisi de Millî Mücadele şartlarında karşılaştıklarında,<br />

birbirlerini daha yakından tanıyarak duygu ve düşünce<br />

dünyalarını açarlar. Ortak düşünceleri, “bu viran yurdun, tozundan<br />

toprağından” yepyeni bir edebiyat çıkacağıdır. Yakup Kadri, Sakarya<br />

Zaferi öncesi Ankara’ya gittiğinde Halide Edib’in Kalaba’daki,<br />

Ankara’ya gelen hemen herkesin ziyaret ettiği küçük evinde kalır.<br />

Halide Edib ona küçük bir oda hazırlamıştır. Uzun uzun sohbetleri,<br />

istişareleri olur. Yakup Kadri, ‘Ateşten Gömlek’ adlı bir roman yazarak<br />

Millî Mücadeleyi ölümsüzleştirmek düşüncesini açar. Bu isim,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!