01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ROMANYA TÜRK TOPLUMUNUN MODERNLEŞMESİNDE<br />

ATATÜRK VE DEVRİMLERİNİN ETKİSİ<br />

olduğu şeklinde beyanlara dahi rastlamak mümkündü. Ancak bilindiği<br />

üzere ve basın organlarında da görüldüğü gibi, <strong>Atatürk</strong> Devrimlerine<br />

karşı, Romanya Türk toplumu arasında geleneksel yaşamın<br />

muhafazasında direnen bazı grupların çıkardıkları güçlükler, çeşitli<br />

inkılapların benimsenmesine engel olmaya devam ediyorlardı. Nitekim,<br />

kadılık müessesesinin Roman mahkemelerine geçmesi, şapka<br />

gibi, pek tabiî sayılan bir meseleyi, halk nazarında korkunç bir şekle<br />

sokmaya çalışmak; fes, peçe veya çarşaf konuları ve daha başkaları<br />

bunlardan sayılırdı.<br />

Bunlara karşı mücadele verirken, yenilikçi aydınlar, fesin bir<br />

Yunan serpuşu olduğunu açıklamaya çalışıyor ve kadınlarımızın<br />

dünyayı kendi gözleriyle görmeleri gerektiğini savunuyorlardı.<br />

Hatta, bazı gazetelerde: “Bu gibi çirkin kıyafetlerin, Türkler<br />

hakkında yanlış fikirler beslemeye sevk ettiğini” veya “kıyafet meselesinin,<br />

medeni âlemdeki önemini anlamanın zamanı gelmiş olduğunu”<br />

belirten yorumlara dahi yer veriliyordu.<br />

Bir taraftan, kendini irticaya kaptırmamak, “Türk gencinin biricik<br />

emel ve mefküresi” olması gerektiği anlatılırken, diğer taraftan<br />

da, halkı aydınlatılarak, onu şaşırtmak amacıyla, köy köy dolaşan<br />

yobazlara yüz verilmemesi de yürekten arzu ediliyordu.<br />

Özellikle Latin harfleriyle ilgili devrimin, Romanya Türk toplumu<br />

arasında bazı sorunlar yaratmış olduğu söylenebilir.<br />

Bilindiği üzere, 3 Kasım 1928 tarihinde, Latin alfabesi hakkında<br />

alınan kara duyulur duyulmaz, II. Meşrutiyet döneminde önemli rol<br />

oynamış olan Makedonyalı Nikolaye Batzariye, aynı ayın sonlarında,<br />

yeni harflerle makaleler yayınlamaya başlamış ve zamanla bazı<br />

güçlüklerin aşılacağını belirtmiştir. Buna rağmen, komşu köylerin<br />

birisinde yeni harflerle eğitime geçilirken, diğer köyde Arap harfleriyle<br />

okuma-yazma devam ediyordu. Özellikle, basın hayatında da<br />

bazı güçlüklerle karşılaşıldığı bilinmektedir.<br />

Nitekim, 1935 yılı sonlarında dahi, “YILDIRIM” gazetesine gelen<br />

bir mektupta; “Gazeteniz, biz Müslümanlara lâyık olmadığı için<br />

Gagavuz milletine lâyıktı. Sebebi de, okumayı bilmiyoruz.” denildiğini<br />

görüyoruz.<br />

Kadın hakları konusunda da, Romanya’da bazı şartlar mevcut<br />

335

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!