01.05.2013 Views

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

doğmunun 125. yılında mustafa kemal atatürk - Atatürk Araştırma ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ NİN TEMELLERİNİN OLUŞMASINDA ATATÜRK’ÜN<br />

GERÇEKÇİ KİŞİLİĞİNİN ROLÜ<br />

Mustafa Kemâl, İstanbul’un düşman işgaline girmesini önlemekle,<br />

Batı Anadolu’nun ve Trakya’nın ülke bütünlüğü içerisinde kalmasını;<br />

Kafkas Cephesinde 16.Kolordu Komutanı Mustafa Kemâl<br />

Paşa, Bitlis ve Muş’u düşman işgalinden kurtarmakla Doğu ve Güneydoğu<br />

Anadolu bölgelerinin ülke bütünlüğü içerisinde kalmasını<br />

temin ettiği gibi, Suriye cephesinde VII.Ordu Komutanı Mustafa<br />

Kemâl Paşa, Türk unsur ile Arap unsuru birbirinden ayıran hattı<br />

gerçekçi bir şekilde tesbit etmiştir. <strong>Atatürk</strong>’ün muharebe meydanlarında<br />

kazandığı bu tecrübelerin Misak-ı Millî’nin ilgili maddelerinin<br />

tasarlanmasında katkısı olduğu söylenebilir.<br />

Doğu Trakya’yı hiçbir şekilde tartışmaya açmadan Batı<br />

Trakya’nın geleceği halkın vereceği oylara bırakılarak, Türkiye’nin<br />

batı sınırı Meriç hattı olacaktır derken, Çanakkale cephesinde binlerce<br />

şehit verilerek kazanılan zaferlerle bu sınırın hak edildiğini; doğu<br />

sınırları tesbit edilirken Bitlis ve Muş’u geri alarak Rusların tarihî<br />

emellerine engel olduğunu, bu suretle bu hattın muharebe meydanlarında<br />

akıtılan kanların karşılığında hak edildiğini, güney sınırının<br />

ise, VII.Ordu Komutanlığı sırasındaki icraatı ile güvence altına alınmış<br />

olduğunu düşünmüş olmalıdır.<br />

Misak-ı Millî metni, sadece millî sınırların tesbitini sağlayan bir<br />

belge değildir. Ekonomik ve malî sınırlamaları da ortadan kaldırmayı<br />

amaçlamaktadır. Dolayısıyla Misak-ı Millî’nin hazırlanmasında<br />

o günkü şartların ve gerçeklerin çok önemli bir yeri vardır. Ancak<br />

bu belgenin hazırlanmasında <strong>Atatürk</strong>’ün Birinci Dünya Savaşı’nda<br />

muharebe meydanlarında kazandığı tecrübelerin katkısı da görmezden<br />

gelinemez. <strong>Atatürk</strong>, bu konuyu, 10 Ocak 1922’de Vakit gazetesi<br />

başyazarı Ahmet Emin’e verdiği bir mülâkatta, “Misak-ı Millî,<br />

barış imzalamak için en makul ve en asgarî şartlarımızı kapsayan<br />

bir programdır. Barışa ulaşmak için öngöreceğimiz esasları kapsar.<br />

Fakat memleket ve milleti kurtarmak için barış yapmak kâfî değildir.<br />

Milletin gerçek kurtuluşu için yapılacak çalışmalar ondan sonra<br />

başlayacaktır. Barıştan sonraki çalışmalarda muvaffak olabilmek,<br />

milletin istiklalinin kazanılmış olmasına bağlıdır. Misak-ı Millî’nin<br />

hedefi onu temin etmektir” şeklinde yorumlamıştır. 6 Bu tecrübeler,<br />

<strong>Atatürk</strong>’ün gerçekçi kişiliğinin oluşmasına katkıda bulunduğu gibi,<br />

6 <strong>Atatürk</strong>’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, s.49.<br />

833

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!